Türk Sinernasında Kahve ve Kahvehaneler

Türk Sinernasında Kahve ve Kahvehaneler : Geçmişten günümüze sinema filmlerinde mekan olarak kullanılan kahvehanelerin, erkeklerin kahve, çay, nargile içme zevkini ev dışında paylaşma ihtiyacının dışında işlevleri de üstlendiği görülmektedir. İşlevler, filmin konu malzemesine göre göreceli olup genelolarak vakit geçirmek, eğlenmek, gazete okumak, tavla, iskambil, okey oynamak, güçsüzü korumak, kötüye dersini vermek, arkadaşlık, dert paylaşmak, misafir ağırlamak, bir soruna çözüm için yardım aramak, sohbet etmek, iş bulmak, iş aramak gibi iyi niyetli amaçlara hizmet etmektedir. Tarih boyunca önemli bir kültürel hacme sahip olan kahvehane mekanlarının, sinema filmlerinde oyun ve eğlencelerin gerçekleştiği bir yer olmanın dışında bazen kabadayıların güç gösterileri yaptıkları, haklının yanında yer alan koruyucu tavırlarını sergiledikleri, mahallenin namusunu ve güvenliğini savunmalarıyla bir dostluk, sırdaşlık ortamının sağlıklı devamını sağladıkları mekanlar olarak kurgulandıkları göze çarpmaktadır. Bazen de kahvehanelerin, iyi niyet ve huzurun yanı sıra düşmanlık üretimi, casusluk, kanundan kaçma, kanlıdan saklanma, dedikodu üretme, şişirme haber yayma gibi kötü eylemleri hedef edinmiş art niyetli insanların da araya sıkıştırıldığı bir kurgu mekan işlevselliği de karşımıza çıkmaktadır.

Kahvehaneler, yüzyıllardır aydınların yuvası olduğu kadar Türk halk sanatının en önemli taşıyıcıları olan 'öykü anlatıcıları, meddah1ar, halk ozanları, Karagöz-Hacivat oynatırnı gibi etkile-şimleri besleyen ve devamını sağlayan mekan işlevini görmüşlerdir. Gittikçe rağbet gören ve kalabalıklaşan kahvehaneler, yalan söylemlerin yayıldığı hatta yeniden üretildiği mekanlar halini almışlardır. Tarihsel süreci içerisinde ilk günlerdeki eğlence, bilgi ve haber paylaşımı ortamından yalan haber üretmeye, yasadışı adam saklamaya, iş aranan ve bulunan, iş çevrilen hatta kötü eylemler planlanan mekanlar haline dönüşmelerinden dolayı sinema filmlerinde olayların düğüm veya çözüm yerleri olarak kurgulanmışlardır.

Sinema, kitle iletişim araçları içinde televizyondan sonra etki alanı en geniş olanıdır. Görüntü, seslerne ve müzik eşliğinde akan olaylar kurgusu elitten eğitimsize kadar her kesime hitap edecek konu çeşitliliğine sahip olan sinema filmleri, temalarında gelenek ve görenekleri anımsatarak, halkın bilgi ve görgüsünü yineleyerek, kültürel sürekliliği sağlayıcı ve gücünü pekiştirici bir işlevi de yerine getirir. Sinemada kurgulanan kahvehane mekanlarında olay akışı, insanların davranış değişikliklerini hep olumlu yönde etkileme yönündedir; dostluğun, iyiliğin, paylaşımın önemi vurgulanır, hikayenin çözüm kısmında kötü olanların cezalarıro bulduğu bir sorıla film tamamlanır. İyiler mutluluğa, kötüler kötü sonlara layıktır. Arkadaşlık, paylaşım, ihanet, kötülük gibi kavramların en güzel örneklerinin sinema filmlerinin kahvehane sahnelerinde nasıl temsil edildikleri, konu malzemesi olarak ele alınan film örneklerinde rahatça görülebilmektedir.

Kahve içme seremonilerinin kız isteme, görücüye çıkma, arkadaş dost ziyaretleri gibi evlerde tüketim nedeni olan toplumsal ve kültürel bağlamlarına da sayısız film örneklerinde rastlamak olası-dır. Çalışılan film örneklerinde bu sahneler de sınıflanarak kahvenin işlevi sunulmaya çalışılmıştır. Sinema, bir ülkenin toplumsal problemlerini de aksettirir.Gençlik sorunları, mülk edinme, evlenme, parasızlık, cinsel sorunlar, işçi sorunları, göçler, kadın, şiddet, suçluluk, siyasal problemler gibi sorunlar, senaryo doğrultusunda çeşitli sebeplerle kahvehanelerde tartışılır; orada bulunanlar tarafından eleştirisi yapılarak çözümler aranır, hal çareleri üretilir. Film izlemek, okuma veya dinlemeye göre çok daha az bir çaba gerektirdiği için kitleleri etkileme oranı daha yüksektir. Fikir ve kanaatlerin yayılma ve açıklanmasında sinema filmleri önemli bir işlev yüklenirler. Bu bağlamda sinema, bir kültürün norm, tutum ve değer yargılarını yerrnek veya övmek suretiyle bilgiIendirici ve eğitici bir görev yapmaktadır. Sinema filmi senaryolarında, kahvehanelerin bu etkileşimi sağlayacak en uygun ortamlar olarak kurgulandıkları görülmektedir. İlgi çekici bir nokta, Yeşilçam sinemasının kahvehanelerde gelişip ortaya çıkmış bir alt yapıya sahip olmasıdır. 1960'lı yıllarda 'Azmi'nin kahvesi', 'Reşit'in kahvesi' ve Ata'nın kahvesi' olarak bilinen bu kahvehaneler, Eski 'Yeni Melek' Sineması sokağında konuşlanmışlardı. Azmi'nin kahvehanesi yönetmenlerin ve artistlerin, diğer ikisi teknik elemanların (set işçileri, ışıkçılar vb) sabahtan akşama kadar oturup iş bekledikleri, iş bağlantısı kurdukları, kahvehane telefonunu iş telefonu yerine kullandıkları mekanlar olup geçmişte Yeşilçam sinernasıron kalbinin attığı yerler olarak anımsarunaktadır. Şimdilerde adı 'ünlüler kahvehanesi' olarak geçen mekanlar. halen ayın sokakta bulunmakta ve aym yönde hizmet vermeye devam etmektedir.

"Şu yaşımıza geldik hala Yeşilçam sokağına geliyoruz. Ben şu sokağa günde bir defa uğramazsam yaşayamam. Yaşayamam kardeşim. Burası benim ve benim gibi arkadaşlar için bir mabet, bir iş yeri. Burada hiçbir şey yapmasan bile bir arkadaşını görüyor, mutlu oluyorsun. Eski arkadaşlarımızın hepsinde bu terbiye var. Hal hatır sorarlar; baba nasılsın, derler."

Çoğunlukla kısal kesim ve kasabaları konu alan filmlerde kahvehanelere daha çok yer verildiği görülür. Kısa ya da uzun olsun kahvehane sahneleri, genellikle olayların başladığı, haberin duyulduğu, haksıza dersinin verildiği, yardımların toplandığı, çarelerin bulunduğu ya da güç gösterilerinin yapıldığı, meydan okunup tehditlerin savrulduğu, fikir ve düşüncelerin değiştirilmeye çalışıldığı, yalan haber ve bilginin çıkış noktası olan, dertlerin paylaşıldığı, dostluk ve arkadaşlıkların pekiştiği, dayanışma mekanları olarak izler kitleye sunulur.

İncelenen Türk filmlerinde ister kırsal kesim isterse büyük şehir kahvehaneleri olsun, kahvehane mekanı ile müşterileri arasında varoluşsal bir bağlantı tespit edilmiştir. Bu ilişki, kişilerin mekanda bulunma nedenleri bağlamında iki ana başlık altında toplanabilir:

Kahvehanenin kişilerce amaç olarak kullanılması

• Bölgeyi hakimiyet altına almak, korku salmak için güç gösterisine her an hazır kişiler,
• Mahallenin namusunu görevedinmiş olanlar,
• Haksızın yanında olup hakkını gerekirse kaba kuvvetle koruyacak olan mert kişiler, kabadayılar,
• Yanlış bilgi yayma, kışkırtma gibi amaçları olanlar,
• Gizli bilgi toplamak için bulunanlar,
• Kanun dışı iş görenler, kanuna karşı gelenler, gelmiş olanlar,
• İş arayanlar, yardıma muhtaç olanlar,
• Kahvehaneyi büro gibi kullananlar,
• Kahvehaneyi buluşma yeri olarak kullananlar.
Kahvehanenin kişilerce araç olarak kullanılması
• Kahve, çay içmeye gelenler,
• Vakit geçirmeye, eğlenmeye gelenler,
• Adres soranlar,
• Birini arayanlar.

Filmde olayların akışı, kahvehanedekilerin eylemlerine koşut olarak gelişir. Genelde her kahvehanede sözü geçen, hatırı sayılır, saygı gösterilen, sağduyu sahibi bilge kişiler vardır. Bu kişilerin yönlendirmeleri, akıl vermeleri ile kahve halkı kenetlenir, maddi manevi güç birliği yapar, soruna çözüm üretir; gerekirse kanunu karşısına alır. Kırsal kesimi konu edinmiş filmlerde kahvehanelerde, genelde bu tarz yaklaşımla olayakışı sağlandığı görülür.

Türk sinernasında kahvehanelerin işlevleri, 1960-2010 yılları arasındaki süreçte tarama yöntemiyle araştırılıp rasgele seçilen filmlerde var olan kahvehane sahnelerinin durum çözümlemeleri yapılarak işlevleri betimlenmiştir.' Kahvehanelerin yaklaşık her türden filmde (dram, komedi, macera, toplumsal, psikolojik, polisiye, duygusal, korku vb) az çok kullanıldığı hatta Muhsin Bey, Mahalleye Gelen Gelin, Anadolu Çocuğu, Bizim Kız gibi filmlerde temel mekanın kahvehane olduğu görülmektedir. Bazı filınlerde içeriğine ters olarak kahvehane sahnelerine rastlanırken, bazı filmlerde kahvehanelere hiç yer verilmediği de görülmüştür. Bu da kahvehanelerin belirli temaya sahip filmlere ait bir mekan olmadığının göstergesi olarak kabul edilmelidir.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp