Osman Müftüoğlu Doğal Kaynaklan Keşfedin

Osman Müftüoğlu Doğal Kaynaklan Keşfedin : BUZ DOLABINIZDAKİ VİTAMİN DEPOLARI

Maalesef, vitamin kaynaklarının zaten elimizin altında olduğunun farkında değiliz. Mesela, kültürümüzde demir hindi şerbeti vardır. Hint kökenli olan ve keçiboynuzuna benzeyen bir bitkinin tohumundan yapılan bu şerbet Osmanlı mutfağında çok popülerdi. Çok lezzetli olmasının ötesinde, olağanüstü bir vitamin içeriği ve antioksidan gücü vardır. Yabancı kökenli içeceklere neden bu kadar meraklı olduğumuzu ve bu şerbetin neden unutulduğunu hiç anlamıyorum.Yerel bir meyvemiz olan narı ele alalım. Son yıllarda antioksidan gücü ile tüm dünyada tanınan bu meyve, aynı zamanda zengin bir Omega-5 kaynağıdır. Omega-5, nar çekirdeğinde bulunan bir yağ asididir ve en az Ome- ga-3 kadar değerlidir. Peki, yabani iğdenin Omega-6 yağ asidi içerdiğini biliyor muydunuz?Ceviz, siyah üzüm ve balık, hepsi birer vitamin ve mineral deposudur. Kanserden korunmak için vitamin, antioksidan hapı alacağınıza, turp yiyin. Bu sebze, rastlayabileceğiniz en güçlü anti-kanser besinlerden biridir. Turp ne kadar renkli olursa o kadar iyi. Karnabahar ve lahana da turpla aynı aileden gelir. Karnabaharın, brokoliden çok daha zengin besleyici özellikleri olduğu pek bilinmez. Başka bir vitamin deposu olan biberden daha fazla yararlanmak için her zaman yeşil olanları değil, kırmızı ve sarı olanları da tüketin.

MUCİZE BESİNLER

Son zamanlarda çok moda olan, herkesin avuç avuç yuttuğu vitamin hapları bizi daha güçlü, daha sağlıklı mı yapıyor? Hayır! Vitamin, mineral ve benzeri doğal mucizelerden faydalanmak, bu haplara gerek kalmadan, sadece doğru beslenerek de başarılabilir. Bu mucizeler zaten besinlerin kendilerinde bol bol var. İşte bunlardan bazıları.Beta karoten: Beta karoten, A vitamininin öncü maddesi ve çok güçlü bir antioksidandır. Sarı, turuncu meyve ve sebzelerin çoğunda bulunuyor. Havuç ve kayısı ise en zengin kaynaklar.Likopen: Kırmızı mucize olarak bilinen bu doğal antioksidan, kanserden damar sertliğine kadar pek çok soruna çare olarak gösteriliyor.

Cilt yaşlanmasını geciktirdiği de doğru. En çok bulunduğu besinlerin başında domates ve domates ürünleri (salça, domates suyu) geliyor. Diyetinize bol bol pişmiş domates ekleyin. Kayısı, karpuz ve pembe greyfurtta da likopen bulunuyor.Kuversetin: Bu antioksidan madde, özellikle kanserden korunma ve virüs enfeksiyonlarını önlemede etkili. En zengin olduğu besinlerin başında kırmızı soğan ve elma geliyor. Bu nedenle her gün bir soğan ve bir elma yemek son derece mantıklı.Antosiyaninler: Siyah, mor ya da koyu kırmızı sebze ve meyveler en zengin kaynaklar. Son derece güçlü bir antioksidan ve kanserden ve damar sertliğinden korumada oldukça faydalı bulunan bu maddenin yabanmer- sini, kiraz, vişne ve üzümde bol bulunduğu aklınızda olsun. Karadut veböğürtlen de çok güçlü birer antosiyanin kaynağıdır.

Resveratrol: Üzüm ve şaraptaki siyah mucize olarak ünlenen bu değerli antioksidanın üzüm asmasının yaprağında, pekmez ve üzüm suyunda da bulunduğu aklınızda olsun. Üzüm yemek, üzüm suyu içmek ve pekmez yemek bu nedenle akılcı.Sülforafan: Bilinen en güçlü, doğal kanser koruyücu maddelerden biri olan sülforafam lahana, karalahana, karnabahar ve turpta bol miktarda bulabilirsiniz.Kapsaisin: Son yıllarda önemi daha da anlaşılan kapsaisinin metabolizmayı hızlandırdığı, kolesterol seviyesini az da olsa azalttığı, iltihabi süreçleri baskıladığı kanıtlandı. Kırmızı bibere acısını veren madde de aynı kimyasal. Kırmızı acı biber bu nedenle tavsiye ediliyor.Kateşinler: Üzerinde en çok çalışılan antioksidan gruplarından biri.

Çok sayıda kateşin var ve hepsi faydalı, hepsi değerli. En zengin kaynakları ise çay ve böğürtlengiller. Yeşil çayda siyah çaydan biraz daha fazla bulunuyor.Elajik asit: Yıldızı son yıllarda parlayan güçlü bir antioksidan. Üzüm, kiraz ve çilekte bulunuyor ama en zengin olduğu yiyeceklerin başında nar var. Her gün dörtte bir su bardağı kadar nar suyu ihtiyacı karşılıyor.Pektin: Kıymeti son yıllarda anlaşılan bir madde çok güçlü bir kolesterol azaltıcı olarak tanımlanıyor. Elma ve greyfurt en çok bulunduğu yiyecekler.Ve diğerleri: Zeytinyağı, fındık ve badem, ayçiçeği çekirdeği ve baklagil grubu besinler. Kurufasulye -mümkünse siyahı- bezelye, mercimek ve nohudu sofradan eksik etmeyin. Zeytinyağını -abartmamak koşuluyla- her yemekte kullanın. Fındık, ceviz ve badem elinizin altında olsun, atıştırmalık olarak bu üçlüden birini tercih edin.

ÇOK ÖNEMLİ BİR NOT

Bazı doğal maddeler, sağlık sorunlarım önlemek dışında, çözümünde de faydalıdırlar. Bunlar, hücrelerde belirli fonksiyonları yöneterek, yavaşlatıp hızlandırarak ya da belirli kimyasal süreçlere doğrudan katılarak etkili olurlar. Böylesine güçlü etkilere sahip maddelerin başında alfa lipoik asit ve Omega-3 yağ asitleri geliyor.Bu maddeler vücudun hemen hemen her hücresinde etkin bir role sahipler. Beyin, sinir sistemi, kalp ve damar yapılanmasından, kanserden korunmaya ve enerji üretimine kadar pek çok alanda önemli işler başarıyorlar.

Ben bu listeye D ve B12 vitaminlerini de eklemenin doğru olacağını düşünüyorum. Bütün bu maddeler, neredeyse bir ‘iç doktor’ gibi çalışıyor.Ama ne yazık ki onları her yiyecek içecekte kolayca ve bol bol bulmak pek mümkün değil. Ayrıca, onlardan yeteri kadar yararlanabilmek için ciddi bir bilgi birikimi de gerekiyor. Dolayısıyla bunları besin desteği olarak kullanmayı düşünmekte fayda var.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp