Jyontish - Gezegenlerin fizyolojimize etkisi

Jyontish - Gezegenlerin fizyolojimize etkisi :

Jyontish - Gezegenlerin fizyolojimize etkisi

jyotish, Veda biliminin bir dalıdır. Bilincin bilim ve teknolojisi olup, sürekli genişleyen evrenin tüm alanı üzerine hakimdir. jyoti kelime anlamı olarak ışık; jyotish ise ışıkların en yücesi demektir. Işık ile bilgi eş anlamlı olduğu gibi cehalet de karanlıktır. jyotish, geçmişi, şimdiki zamanı bilmemize ve gelecekle ilgili eğilimleri saptamamıza yardımcı olarak, hataları azaltmamıza ve güvenle ilerlememize olanak sağlar. Tehlikeleri henüz gelmeden önlemeyi sağlayan M. jyotish'e Veda matematiği de denir. Çünkü bu bilimde her şey kesin hesaplara dayanır. Raslantı diye bir şey yoktur Evrende her şey sistematik bir şekilde doğa yasaları tarafından yönetilmektedir; bir nedeni vardır, hiçbir şey raslantı değildir. Etki-tepki yasasına göre, geçmişte yaptığımız, şimdiki zamanı ve geleceği belirlemektedir. "Ne ekersen o'nu biçersin" atasözü bunu çok iyi ifade etmektedir. Dolayısıyla insan, özgür iradesini kullanarak, bugün yaptıklarıyla geleceğini belirli bir ölçüde değiştirme gücüne sahiptir. jyotish'de geleceği öngörmek için yapılan matematiksel hesaplamaların sonucunda, horoskop (doğum haritası) çizilir ve yorumlanır. Doğum haritası insan için çıkarılabileceği gibi, bir hayvan veya bir nesne, örneğin bir bina için de çıkarılabilir. Eğitimin başlangıcı, inşaatın başlangıcı, seyahat, işe başlamak, evlilik başlangıcı gibi konularda da harita çizilir ve yorumlanır. Ayrıca dünyayla ilgili savaşlar, depremler, toplu felaketler önceden görülebilir. Herhangi bir işe doğa yasalarının uygun olduğu zamanda (doğru zamanda) başlamak daha iyi sonuç verir. Örneğin bir iş anlaşması, evliliğin doğru zamanda başlatılması gibi. "İyi bir başlangıç, yarı yarıya bitirmek demektir." Yeni doğan bebeğe doğru ismin konması da önemlidir. Çünkü kişiye yaşamı boyunca, kendisi için uygun olan bir titreşimde hitap edilerek, uyumlu etkiler yaratılması söz konusudur. Evlenmeyi düşünen çift, doğum haritalarını inceleterek birbirlerine ne kadar uygun olduklarını bilebilirler. Her şeyin bir başlangıcı, devamı ve sonu vardır. Canlıların, özellikle insanların yaşamındaki ana olayların genel eğilimleri vardır. Fizik biliminin doğruladığı gibi, kuvantum alanı içinde bir tanecik belirdiği zaman beraberinde tüm geleceğin bilgisini de bulundurmaktadır. Jyotish'de bu prensibe dayanmaktadır. Gece-gündüz, mevsimler, tohum-ağaç gibi doğada her şey döngüden ibaret olduğundan, hesaplamalar yapılırken şu üç döngü unsuru kullanılır: 1- 12 burç: Koç, Boğa, İkizler, Yengeç, Aslan, Başak, Terazi Akrep, Yay, Oğlak, Kova, Balık. 2- 9 gezegen: Güneş, Ay, Mars, Merkür, Jüpiter, Venüs, Satürn, Rahu, Ketu (Rahu ayın yükselen düğümüdür). Rahu ve Ketu bedensiz (cisimsiz) gezegenler olup, dünyadan bakıldığında güneşin ve ayın çizdikleri yörüngelerin kesişme noktalarıdırlar ve bir gezegen gibi her şeyi etkilemektedirler. 3- 27 nakşatra: Ayın konakladığı evler diye tanınan, zodyaktaki yıldız kümeleridir. M. Jyotish geçmişe, şimdiki zamana teşhis koyar, geleceğe ait eğilimleri saptar. Eğer gelecek için bir olumsuzluk görünüyorsa bunları gidermek için yagyalar ve değerli taşlar kullanılır. Yagya: Yagya akıllıca eylem anlamındadır. Genel anlamda ya-şamı destekleyen ve evrimi olumlu yönde hızlandıran demektir. Bu açıdan bakıldığında meditasyon ve ileri bir teknik olan Sidhi programları da güçlü yagyalardır. Yagya'lar hayatın zayıf yönlerini güçlendirir; temel ilkesi, bilinçleri birleşik alan düzeyinde yapılanmış uzman ve bilge kişilerin, özel ses frekanslarıyla, gezegenlerin kişi ya da nesne üzerindeki olumsuz etkilerini azaltmalarıdır. Taşlar: Kuvantum fiziğinden yola çıkarak yaratılışta her şeyin titreşimden oluştuğunu biliyoruz. Gezegenlerin titreşiminin bazı taşların titreşimiyle eşdeğer olduğunu, binlerce yıl önce bilgeler algılamış ve kaydetmişlerdir. Her gezegenin etkisini destekleyecek taş vardır. Örneğin Jüpiter için sarı safir; Venüs için elmas; Mars için mercan gibi. Pandit adı verilen Jyotish uzmanları, kişinin haritasına bakar ve bu taşların boyna, kulağa veya hangi parmağa takılacağını söyler. Böylece eksik olan bazı gezegen etkilerini artırabilir ve hayatın zayıf alanlarını destekleyebilir. değildir. Ayrıca Batı astrolojisi sorunlara teşhis koyabilse bile, tehlikeleri gidermek için köklü çareler henüz önerememekteki. Her ne kadar Jyotish öngörülerde ve geleceği olumlu yönde etkilemek için birtakım yaklaşımlarda bulunursa da, orijinal Jyotish kitaplarında geçmiş, şimdiki zaman ve gelecekle ilgili tasarrufun, sonuçta, Yaratan'a ait olduğu vurgulanır. Jyotish ile insan bedeninin bağlantısı: Dr. Tonyader Vedin Insan Fizyolojisindeki Keşfi adlı kitabı-nı Hindistan'da tanıtırken severek vurguladığı bir örnek vardı. Dr. Tonyader'in buluşuna göre insan beynindeki çekirdekler ve merkezler Güneş Sistemi'ndeki gezegenlerin yerleşimine benzer bir konumdadır ve her biri bir gezegene karşılık gelir. Jyotish'e göre Mars gezegeninin insan üzerine çeşitli etkileri söz konusudur. Bunlardan bir bölümü de kaza, düşme, çarpma gibi eğilimlerdir. Mars gezegeni kırmızı olan tek gezegendir, Güneş Sistemi içinde belli bir büyüklük, yörünge ve konuma sahiptir. Beyin küresi içinde de nukleus rubrum (kırmızı çekirdek) adı verilen, büyüklük ve yerleşim olarak aynen Güneş Sistemi'ndeki Mars'ın bulunduğu konuma denk gelen bir oluşum vardır. Beynin içinde kırmızımsı olan tek oluşum budur. Bu yüzden Latince'de kırmızı çekirdek adı verilmiştir. Bu merkeze deneysel olarak elektriksel bir uyarı verildi-ğinde baş dönmesi, denge kaybı ve buna bağlı olarak düşme, çarpma ve yaralanmalar olmaktadır. Yani siz Mars gezegeninin etkisi altında bulunduğunuzda veya bunun küçük örneği olan, nukleus rubrum uyarıldığında ortaya çıkan sonuç aynıdır. Buradan hareketle, makrokozmosun insanda mikrokozmos olarak yapılanmış olduğunu öne sürebiliriz. Dolayısıyla büyük evrende olan her şey, bizi ve bizim içimizdeki küçük evreni de etkilemektedir

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp