Ayurveda’ da sindirimle ilgili bazı kavramlar

Ayurveda‘ da sindirimle ilgili bazı kavramlar :

Ayurveda' da sindirimle ilgili bazı kavramlar

İyi bir sindirimin ürünü, sindirimin en ince düzeydeki yaşamsal parçacıkları: "Oja'/Iar

Oja, bütün dokuları besleyen ve temel oluşturan, sindirimin en ince düzeyde ve yaşamsal bir ürünüdür. Oja'sı iyi olan bir insan son derece sağlıklı ve ulvidir. Oja'lar, ama'nın tersine; iyi bir fizyolojiye, mutlu ve huzurlu bir kişilik yapısına sahip insanlarda bulunur. Sağlıklı beslenme ve iyi bir sindirim sonucu oluşan en ince düzeydeki pozitif, yaşamsal parçacıklardır. Oja'lar mutsuzluk, üzüntü, kötü ve hatalı beslenme, kötü çevre koşulları gibi nedenlerle azalırlarsa, o kişide buna bağlı olarak hastalıklar ortaya çıkabilir. Tüberküloz gibi. Çok ilginçtir ki, aynı toplumda hem AİDS, hem tüberküloz, ikisi birlikte çok yaygın olarak bulunmaz; biri çoksa, diğeri daha azdır. Örneğin gelişmiş Batı toplumlarında oja'ları az kişilerde, AİDS yaygınken; benzer hijyenik şartlar altında, gelişmemiş ülkelerde, oja'ları az kişilerde, tüberküloz daha yaygındır. Oja'lar aynı zamanda her dhatu'nun, yani doku düzeyinin özleridir. Dhatu'ların şekillenmesine yardımcı olurlar. Oja'lar, fizyolojinin en ince düzeyde ifade edildikleri yapılardır. Aynı zamanda bilinçle maddenin kesişim yeri ve bağlantı noktasıdırlar. Oja' lar yeterliyse, kişinin sağlık durumu da iyidir.

Doğal Rasayana'lar

Rasayana, kelime anlamıyla rasa, vücut dokusu; yana, doğru hareket demektir. Rasanaya'lar oja'ya pozitif etki veren, kalitesini artıran, dolayısıyla beden ile ruhsal yapı arasındaki bağı olumlu yöne çeviren maddelerdir. Yaşamı olumlu yönde destekleyen her şey rasayana etkisi yapar.

Süt, ghee, bal, pirinç doğal rasayana' lardır ve Ayurveda'nın düzenli alınmasını önerdiği gıdalardır. Ruhsal gelişmeyi olumsuz etkileyen, rasayana'ların tersi bir etkiye sahip, bazı yiyecekler vardır. Bunlar mantar, soğan, sarmısak ve yerfıstığıdır. Mantarın temel gıdası, ormanlardaki çürüyen yapraklar, ölü atıkların hücreleridir. Görevi çürümüş hücreleri temizlemektir. Ancak kültür mantarları için bu durum tam olarak geçerli değildir. Mantar, genelde, meditasyon yapan kişilerde derinleşmeyi olumsuz etkiler. Bunlar ihtiyaç halinde tüketilebilir. Bu bilgi, sadece, meditasyon yapan veya kendinde ruhsal bir gelişme, evrimleşme planlayan insanlar için geçerlidir.

Süt:

Süt, Ayurvedik literatür de doğal ve çok besleyici bir gıdadır. Özellikle Pitta'yı ve diğer dosha'ları dengeler ve dhatu'lar tarafından hemen emilir. Tatlı bir lezzeti vardır. Kalsiyum, magnezyum, pek çok vitamin ve mineral açısından zengin olan süt, sağlıklı bir indirimle iyi bir oja oluşturur. Yüksek kan basıncını ve kanseri önleyici etkisinden söz edilir. Yağlı özelliğiyle sağlıklı dışkılamayı, kadın ve erkeğin üreme organlarının faaliyetlerini, sağlıklı sperm ve yumurta oluşmasını sağlar. Bedenin kemik yapısı için, özellikle gelişme çağındaki çocuklar ve yaşlılar için çok önemlidir. Sakinleştirici bir özelliği vardır, uykuya çabuk dalmaya yardımcı olur. Enerji verir, kalbi kuvvetlendirir. Gençleştirici, yaşam gücünü ve zekayı destekleyici özelliğinden dolayı, düzenli alınması önerilir. Son yıllarda sütün zor sindiriminden ve alerjik rahatsızlıklara yol açtığından söz edilmeye başlandı. Ayurveda'ya göre bunun üç nedeni olabilir. Sütün kalitesi, sütün yanlış gıdalarla ve yanlış kombinasyonlar yapılarak alınması ve bozuk bir sindirim sistemi. Sütün sağlıklı sindirimi için, açık shrota'lar gerekir. Ama'dan dolayı bloke olmuş shrota'lar sütü kolay sindirememenin nedenleridir. Sütü hangi gıdalarla aldığımız sindirim açısından çok önemlidir. Sütü tuzla, tuzlandırılmış ve ekşi tatlarla, tuzlu tereyağ, ekşi peynir ve meyvelerle ve muzla yememek gerekir. Süt ile Pitta ve Kapha Çurna (baharat karışımları) karışımları önerilir. Vata Çurna tuzlu bir tat verdiği için önerilmez. Süt, sadece tatlı tatlarla beraber alınmalıdır. Özellikle hayvansal gıdalarla ve tatlı dışındaki tatlarla beraber tüketilmemelidir. Ilık veya sıcak içilmesi daha uygundur. En uygun alınma zamanı da kahvaltıdır. Tatlılarla beraber derken; ekmek, pirinç, tahıllar gibi Ayurveda'ya göre tatlı etkisi yaratan yiyecekler kastedilmektedir. Sütle yapılabilecek kombinasyonlar - Süt + ghee + tarçın + vanilya + kakule + zerdeçal - Süt + ghee + zencefil + karabiber - Süt + ghee + hindistancevizi + zencefil + kakule + zerdeçal + nöbet şeker Süt içemeyenler için özel bir tarif: süt zencefille beraber kaynatılır ve yoğurt yapılır. Bu yoğurttan ayran yapılır ve içine biraz suyu, dövülmüş kakule ve bal eklenip içilir.

Yoğurt ve lassi:

Bağırsak florasını regüle eder, ishal ve kabızlığı giderir. Çeşitli doğal antibiyotikler içermektedir. Bağışıklık sistemini kuvvetlendirr kanser önleyici etkisi vardır. Mide rahatsızlıklarında koruyucu madde prostaglandin E içerir, yağsız yoğurtta bu madde daha azdır. Bedenin kanal sistemi, shrota'lar ve sindirim bozukluklarında da sulandırılmış yoğurt, lassi önerilir. Öğlen yemeğinde veya öğün arasında, öğleden sonra alınması önerilir. Tuzsuz, sulu, soğuk olmayan ayrandır. Ortalama olarak bir ölçek yoğurda, bir buçuk-iki ölçek oda sıcaklığında su koyulur. Ayrıca içine az miktarda gül suyu ve tarçın, kişniş, kakule bazen de kimyon, zencefil, beden tipine ve isteğine göre eklenebilir. Vata ve Pitta'lar için az miktarda da nöbet şekeriyle tatlarıdırmak faydalıdır. Düzenli lassi içmemizin sonsuz yararı vardır. Sütü zor içen insanlar için iyi bir seçenektir. Özellikle Pitta'lar için çok yararlı, Vata'lar için faydalı, Kapha'lar içinse en rahat alınabilecek sütlü gıdadır.

Ghee:

Protein açısından çok zengindir. Çeşidi hastalıklara sebep olan serbest radikalleri bağlayıcıdır. İyi bir oja oluşumunun en etkin maddelerindendir. Ama temizliğinde kullanılır. Panchakarma'nın en önemli maddelerindendir. Sindirim ateşi agni'yi güçlendirir. A, E, C vitaminleri, niasin, sodyum, kalsiyum, fosfor, magnezyum, demir açısından zengindir. Sadeyağ yani ghee, Ayurveda'daki en önemli temel gıda maddelerinden biridir. Hazırlanışında acılaşmamış, taze, tercihen tuzsuz, iyi kalite bir tereyağı alınır ve orta, kısık ateşte kaynatılır. Ancak, doğrudan ateşle temas etmelidir; benmari usulü, kaynayan suyun içersine koyarak eritme yeterli olmaz. Orta, kısık ateşte kaynatılan, eritilen tereyağı sürekli karıştırılır ve üzerinde oluşan beyaz köpükler sürekli alınıp atılır ve bir müddet sonra bu beyaz köpükler artık oluşmamaya başlar. O zaman yağ hazır demektir. Burada çok önemli bir püf noktası da, ghee'yi hazırlarken sürekli karıştırmak ve yanık kokusu çıkmadan, yağ pembeleşmeden, kahverengileşmeden beyaz köpüklerini alıp atmaktır. Bu öyle hassas bir ısıdır ki hem onu eritecek, kaynatacak ama, asla yanık kokusu ortaya çıkmayacaktır. Ghee'tıuı Ayurveda'da çok fazla kullanım yeri ve faydası vardır. Eğer kolestrol problemi veya aşırı bir şişmanlık problemi yoksa, bu yağı belli aralarla tüketrnek, vücuda besleyici etki yaratmak ve oja adını verdiğimiz fizyolojinin en ince ve temel düzeydeki yararlı maddelerini artırmak açısından oldukça faydalıdır.

Susam yağı:

Genelde ağız yoluyla alınması pek önerilmez; hazmı zordur. Ancak, tahin olarak özellikle Vata'lara önerilen bir gıdadır.

Zeytinyağı:

Özellikle Pitta'lara önerilen bir gıdadır. Ayurveda' da zeytin ve zeytinyağı çok değerli bir besin maddesi olarak bilinmesine rağmen Hindistan'da pahalı olduğu için çok yaygın tüketime girememiştir. Bu nedenle, örneğin Pitta'lar için masajda hindistancevizi yağı kullanırlar. Oysa doğanın bize armağan ettiği zeytinyağı, ülkemizde bolalduğu için, tüketimi daha yaygındır. Zeytinyağı kolestrolü düşürür, kanalları açar, cildi besler sayı-sız yararları vardır. Son dönemde yapılan tüm tıbbi araştırmalarda, zeytinyağı ağırlıklı beslenen toplumlarda, anlamlı bir biçimde kanser, kalp ve damar hastalıkları, cilt hastalıkları, sindirim sistemi bozukluklarında azalma görülmüştür.

Bal:

Beden ve zihin için çok önemli bir gıdadır. Sinirleri yatıştırıcı ve uykuya hazırlayıcıdır. Vitamin, mineral ve süper elementler açısından çok zengindir. Bedendeki sekresyonu (balgam, sümük, vb) ve yağ dokusunu çözmeye yardımcı olur. Fazla kilosu olanlara, doktorun verdiği diyet çerçevesinde, yemekten önce ve sonra bir çay kaşığı ballı ılık su önerilir. Antibakteriyel özelliğiyle ishali tedavi eder. Kırk derece üzerinde ısıtılmamalı ve pişirilmemelidir. Çünkü çok değerli ve toksin çözücü bir yiyecek olan bal, kırk dereceyi geçtiği takdirde bizzat kendisi de bir toksine, ama'ya dönüşmekte ve bu toksini vücuttan temizlemek çok zor olmaktadır. Kapha'ların da alabileceği, tatlı ihtiyacını gideren, fazla miktarda alınmadığı sürece Kapha'yı dengeleyen satvik bir gıdadır.

Pirinç:

Ayurveda'da tatlı etkisi olduğu kabul edilir. Vitamin ve mineral açısından zengin olmasının yanı sıra sindirimi uyumlu hale getırır. Tüm tahıllar içerisinde sindirimi en kolay gıdadır. Su toplayıcı özelliğinden dolayı, diyet programlarında ve ödem tedavilerinde önerilir. Vitamin E, Bl, B2, B6, aminoasit, niasin. sodyum, kalsiyum, fosfor, magnezyum, demir içerir. Kabuklu. esmer pirincin sindirimi zordur. Beyaz pirinç, özellikle, basmari önerilir.

Hurma:

Özellikle Vata'lar için, zihinsel yorgunluğa karşı ve bağışıklık sistemini kuvvetlendirilmesinin gerektiği durumlarda hurma kürü çok faydalıdır.

Hurma kürü:

Bir günlük kür için gerekli malzemeler: LO-12 adet hurma, az miktarda ghee, dövülmüş kakule. Hurmalar yıkanır, bir komposto kabı içinde, akşamdan suya ıslatılır. Sabahleyin sudan çıkarılır, kabukları soyulur, çekirdekleri atılır, ezilir veya parçalanır, kendi suyuyla birlikte, ateşte bir miktar ghee ve kakuleyle beraber pişirilir. Yumuşaklık veya sertlik, isteğe göre ayarlanır. Sıcak veya soğuk yenir; şeker koymaya gerek yoktur; yarısının sabah, yarısının öğleden sonra çay saatinde alınması önerilir.

Mung fasulyesi:

Ülkemizde yeşili, maş fasulyesi olarak bilinir. Fakat en iyisi, sarı mung (maş) fasulyesidir; gıda değeri yüksektir. Avrupa ve Uzakdoğu'da dhal olarak da bilinir. Bitkisel gıdalar arasında demir açısından en zengin gıdalardandır. Diğer tahıllarla birlikte kombine edildiğinde Vata'yı daha kolay dengeler. Bu fasulye ve basmati pirincinin kombinasyonu protein özelliği gösterir. Serbest radikallerin oluşmasını engelleyici özelliğiyle kanserin oluşumunu önler.

Badem:

Vata'yı dengeler. Sinir sistemini güçlendirir. Demir, A, Bl, B2, B6, E, nikotinamid, enzimler, süper elementler ve mineraller açısından zengindir. Tatlı badem yağı masajı, sinir sistemi için yatıştırıcıdır. Sabah ve akşam, bir tatlı kaşığı, sütle alınırsa sinir sistemi ve iyi bir uyku için yararlıdır.

Gül suyu:

Losyon olarak değil, içmek için kullanılan gül suyu, özellikle ;tta'lar için, serinletici satvik bir gıdadır. Lassi, tatlı yiyecekler ve limonatada kullanılır.

Nöbet şekeri ve esmer şeker:

Vata'lar ve Pitta'lara yararlıdır. Ancak Kapha'lar için, tatlandırıcı olarak, sadece bal uygundur. Nöbet şekerinin, böbreği yormama--1, vücudu ısıtmaması ve serinletici etkisi oluşu, beyaz kristal şekere göre avantajlarıdır. Ses kısıklığında, sinir sistemi rahatsızlıklarında, kanser tedavisinde olumlu etkileri vardır. Ayurveda'da rafine edilmiş şeker, beyaz un gibi gıdalar pek önerilmez; bu nedenle beyaz şekeri :azla tüketmek iyi değildir. Onun yerine esmer şeker ve nöbet şekeri tüketmek daha faydalıdır.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp