Dışarıda Yeme Önerileri
Dışarıda Yeme Önerileri : Dışarıda yemek keyifli bir alışkanlık haline gelmiştir. Dışarıda yemek yiyen insanların daha fazla yağlı, doymuş yağlı, tuzlu ve kolesterollü besin alımlarıyüksek; kalsiyum, lif, folik asit ve C vitamini alımları düşük olmaktadır. Lokantada yemek yerken, aşağıdaki ipuçlarını akılda tutmak lehinize olacaktır:
• Yemek yiyeceğiniz yeri iyi seçin: Yemek çeşidi çok olan bir restoran seçerseniz, kendi istediğinizi yeme şansınız daha yüksek olur. Diğer durumda istemeseniz de sağlıksız bir yemek yemek zorunda kalabilirsiniz.
• Açlığınızı kontrol altında tutun: Dışarıda yiyeceğiniz gün öğün atlamayın. En iyisi yemeğe çıkmadan bir saat önce hafif bir şeyler atıştırın, bu sizin restoranda aşırı yemenizi engeller.
• Mönüyü dikkatlice inceleyin: Et dolu bir tabak yerine, yağsız ya da çok az yağlı et, tercihen tavuk içeren, bol sebzeli bir yemek isteyin ve biraz ekmekle birlikte tüketin.
• Akıllıca sipariş verin: “Alakart” sipariş vermek daha pahalı olsa da, size seçim özgürlüğü tanır. Yemekleri az miktarda ama çeşitli sipariş verin. Kremalı çorbalar yerine, et suyuna çorbaları tercih edin. Ara sıcakları kızartılmış besinlerden değil, haşlanmış ya da fırınlanmışlardan seçin.
• isteklerinizi belirtin: Büyük porsiyonlar yerine, yarım ya da küçük porsiyonlar sipariş edin. Eğer mümkün değilse, tabağa yarım porsiyon koymalarını ve artanını paket yapmalarını isteyin. Bu, doyduğunuz halde, sadece tadı güzel olduğu için yemek yemenizi engeller. Yemeğin yanında garnitür olarak kızarmış patates yerine haşlanmış sebze isteyin. Tavuk sipariş ettiyseniz, derisini soyarak pişirmelerini rica edin. Sebze ve yemeklerin üzerine sos koymamalarını söyleyin.
• Yemekte yemek dışı şeylerle ilgilenin: Dikkatinizi sadece yemeğe vermeyin. Lokmalar arasında çatalınızı bırakın. Yemeğe biriyle gitmeye çalışın. Arkadaşınızla konuşun. Tavuk kanadı gibi, ayıklaması zor olan yemekleri seçin. Yemeğin birazını paket yaptırın. Bu tip önlemlerle yediğiniz yemek miktarını azaltmaya çalışın.
• Sos eklemekten kaçının: Sos eklerseniz hem daha çok yer, hem de ek kalori alırsınız. Birçok insan daha yemeği tatmadan tuz, karabiber, sos ekler. Bundan kaçının, iyi pişirilmiş bir yemeğe bu tür eklemeler yapmak genellikle gerekmez. Önce yemeği tadın. Eğer sos yemek istiyorsanız, sosu yemeğin üstüne değil, kenarına koydurun. Çatalınızı önce sosa, sonra yemeğe batırın. Bu şekilde sosun tadını alır, ama daha az miktarda tüketirsiniz.
• Açık büfelere dikkat: Açık büfeler, insanın tabağını gereğinden fazla doldurma isteğini kamçılar. Önce bütün masayı dolaşın ve yemek istediklerinizi tespit ederek, sadece bunları alın. Salataları önce yiyin. Böylece iştahınızı kontrol altına almış olursunuz.
• Tabağınızdaki her şeyi bitirmek zorunda değilsiniz: Sadece açlığınızı gide- rinceye kadar yiyin. Tabağınızda bir miktar yemek bırakmaktan korkmayın.
• Yemeğiniz tamamen bitene kadar tatlı siparişi yapmayın: Belki de çok doymuş ve yiyemeyecek durumda olacağınızdan, yemekten sonra hiç tatlı siparişi vermezsiniz. Tatlı alsanız da, bir arkadaşınızla bölüşerek yiyin. Tatlı yerine, daha az yağ içeren taze meyve ve jöleyi tercih edin.
Fast food
Fast food restoranlarının yaygınlaşması ve özellikle öğle yemeklerini çabucak geçiştirme ihtiyacı, Batı ülkelerindeki gibi, ülkemizde de fast food’u yaygınlaştırdı. Bu şekilde yemek yeme alışkanlığı, düşünebileceğinizden çok daha fazla yağ ve kalori almanıza neden olur.
Bir fast food restoranında yenen bir yemekteki kalorilerin yüzde 40-55’i yağlardan gelir. Aslında en doğrusu, fast food restoranlarına fazla uğramamak olacaktır. Fast food ürünlerle beslenmek son derece tehlikeli olabilen trans yağ asitlerini bol miktarda almamıza sebep olur. Bu “plastik besinler” sağlıklı beslenmenin köşe taşları olan vitamin ve mineralleri yeterince içermez. Lif yönünden son derece fakir besinlerdir. Kullanılan soslar ve mayonezler renk, koku, tat verici kimyasal maddeler ile besin koruyucu katkılar içerir.
Fazla kiloların, yüksek kolesterol ve trigliserit düzeylerinin, kan şekeri yükselmeleri ile hızla daha erken yaşlara kaymakta olan şişmanlık, koroner kalp hastalığı ve sindirim sistemi kanserlerinin temelinde, yanlış beslenme alışkanlığının çok önemli rolü olduğu düşünülmektedir.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
