Bitkisel Yağlar

Bitkisel Yağlar : Bitkisel yağlı tohumların başında soya, pamuk, yer fıstığı, ayçiçeği, kolza, palm, Hindistan cevizi ve zeytin gelmektedir.Bitkisel yağ sanayi kapsamında sıvı yağ ve margarin üretimi yer almaktadır. Bitkisel yağ, margarin yağ ve zeytinyağı teknolojilerindeki farklılıklar itibariyle ayrı sanayiler olarak kabul edilebilmektedir. Bu gruplamaya göre ayçiçek çekirdeği ve pamuk çekirdeğinden ham yağ elde edilen ham yağın rafinasyonu aşamaları bitkisel yağ sanayini oluşturmaktadır.Ülkemizde yağlı tohumlardan elde edilen yağların bir kısmı rafine sıvı yağ olarak, bir kısmı margarine işlenerek tüketilmektedir.

Türkiye'de margarin üretiminde başlıca ayçiçeği, pamuk ve soya yağları yanında palm yağı fraksiyonları da kullanılır.Margarin sanayii, bitkisel sıvı yağların hidrojene edilmesi sonucu elde edilen ve içinde emülsiyon halinde su, süt tozu ve peynir tozu bulunabilen bir yağ türünün üretimidir. Yaygın olanı bitkisel yağlardan üretilenidir.

Hammaddesi ham yağ ve natürel yağdır. Margarin üretimi kendi içerisinde kahvaltılık, yemeklik ve sanayi tipleri olmak üzere üç türe ayrılabilir.Bitkisel yağ sektöründe dolaylı olarak zeytinyağı üretimi, tarımsal bir ürün olan zeytinin preslerde ezilmesi ile elde edilmektedir. Kullanılan teknoloji ve kaliteye göre sınıflandırılmaktadır. Zeytinyağı sınıfı içerisinde sızma, extra-extra, extra- natürel, lampant, rafine ve rivyera tipi yağlar bulunmaktadır.

Bitkisel yağ sektöründe kullanılan teknoloji üretim aşamalarına göre üç grupta değerlendirilebilir. Birinci aşamayı yağlı tohumlardan ham yağ üretim tekniği olan solvent ekstraksiyon, ikinci aşamayı ham bitkisel yağların rafinasyonu oluşturur. Üçüncü grup teknoloji ise bitkisel sıvı yağların hidrojene edilmesiyle margarin üretim tekniğidir.

Ayçiçek çekirdeği ve pamuk çekirdeğinden ham yağ elde edilmesi yaklaşık 90 tesiste yapılmaktadır ve kapasiteleri 3,5 milyon ton yağlı tohum ekstraksiyonudur. 1990 yılı yağlı tohum rekoltelerine göre, ayçiçek çekirdeği işleme tesislerinde kapasite kullanım oranı %51, pamuk çekirdeği işleme tesislerinde ise % 52 olmuştur. Pamuk yağının rafine olarak üretim ve tüketimi düşük düzeydedir ve büyük ölçüde margarin üretiminde kullanılmaktadır.

Bu iki yağın dışında bir yağ bitkisi olan soya fasulyesi üretimine ağırlık verilmektedir. Margarin Hammaddesi olan soya yağının ekstraksiyonu ve rafinasyonu mevcut ayçiçek ve pamuk rafinaj tesislerinde yapılmaktadır.Türkiye de ayçiçek yağı ekstraksiyon tesislerinde kapasite fazlalığı vardır ve her yıl ham yağ ithal edilmektedir. Sektörde entegre tesisler, yağlı tohumlardan ham yağ elde eden ham yağı rafine edip likit yağ olarak piyasaya sunan ve margarin üretim tesisinde da sahip olan kuruluşlardır.

Modem teknolojiye sahip entegre kuruluşlar, toplam ayçiçeği rafinaj kapasitesinin %60'mı oluşturmaktadır.Ülkemizde ayçiçek yağı sektöründe faaliyet gösteren firmalar genellikle özel sektöre ait olup bir kamu iktisadi kuruluşu ve 5 kooperatif de bu alanda faaliyet göstermektedir Tesisler Marmara bölgesinde özellikle de Trakya da yoğunlaşmıştır.Sektörde atıl kapasite nedeniyle ek yatırım yerine yağ kaybını azaltıcı modernizasyon çalışmalarına gidilmesi önerilmektedir.Sektörün teknolojik açıdan eksiklikleri şunlardır:

• Nem içerikleri yüksek ürünler olan yağlı tohumların depolanması özen istemektedir. Diğer sektörlerde olduğu gibi depolama sırasında gerekli ilkelere uyulmaması sorunu bu sektörde de varlığını sürdürülmektedir.

• Küspedeki yağ oranını %2,3 a düşüren modern presler olmakla birlikte, ülkemiz yağ sanayindeki presler küspedeki yağ oranı ancak %4,5 düzeyine indirilebilmektedir.

• Ham yağların rafinasyonunda fiziksel rafinasyon yöntemi özellikle yemeklik yağ sanayinde gereken bir yöntem olmasına karşın, getirdiği ekonomik yük nedeniyle ülkemizde kısmen yaygınlaşabilmişimKozla tohumu, yüksek yağ içeriği, ekiminin sorunsuz olması, Türkiye şartlarına adapte olabilecek iklim ve toprak istekleri, mevcut ayçiçeği tesislerinde kolay işlenebilir olması yüzünden Türkiye nin yağ açığının kapatılmasında üzerinde durulması gereken önemli bir hammaddedir.

Kozla yatağının önemli özellikleri; en az doymuş yağ asidi içeriği tıbbi açıdan koroner kalp yetersizliğine karşı en uygun olması, tek çift bağlı doymamış yağ içeriği zeytinyağından sonra en yüksek, anti tümör etkilere sahip olması, margarin üretimi için en uygun sıvı yağ çeşidi olması, yağ elde edildikten sonra kalan küspesinin çok iyi hayvan yemi olarak değerlendirilmesi özellikleri açısından önemlidir.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp