Prof. Dr. Canan Karatay Ile Anne Ve Baba Adaylarına Özel Tavsiyeler

Prof. Dr. Canan Karatay Ile Anne Ve Baba Adaylarına Özel Tavsiyeler : Bebek sahibi olmak isteyen kilolu bayanlara neler öneriyorsunuz?

Ben onlara öncelikle kilolarınızdan kurtulun, hormonlarınız dengelensin, sonra gebe kalın diyorum. Bir de Omega-3 döllenme için çok yararlı, eksikliğinde yumurtalıklarda ve adet (regl) görmede problemler oluyor. Tabii bebek sahibi olmak isteyenlerin sigara ve alkolden mutlaka uzak durması gerekiyor. İnsülin direnci olan kadınlarda erken adet görme sıkıntısı yaşanıyor. İnsülin direnci yükselmiş anne adaylarında ve annelerde yüksek tansiyon riski var.

İnsülinin metabolik etkileri çok önemlidir. Bir araştırmada 100-120 yaş arası insanlar inceleniyor. Bu grupta sigara içen veya içmeyen, tansiyonu yüksek olan olmayan, egzersiz yapan yapmayan çok farklı insanlar var. Bu insanların tek ortak paydası, kan insülin değerlerinin 5 IU/ml civarında olması. Yani uzun yaşamanın sırrı, düşük insülinde saklı! Tek hücreli canlılarda dahi bu böyle...

Gebelik sırasında yüksek glisemik indeksli karbonhidratlarla beslenen, hareket etmeyen annelerin kız bebeklerinin yumurtalıklarında insülin direnci geliştiği gösterildi.Sonuç olarak Karatay Diyeti’yle beslenen annelerin sağlıklı bir bebek dünyaya getirme şansları çok yükseliyor...Evet, aynen öyle...

Gebelik sürecinde, aylara göre alınması gereken gıda takviyeleri var mı?

Tabii var. İlk etapta Omega-3 takviyesi ve folik asit önemli. İlk 5 ay içinde balık yemek çok faydalı. Her gün balık yiyebilirler. Ben bunu bütün yakınlarıma önerdim. Folik asit normal değilse gebeliğin son dönemlerinde tansiyon fırlayabilir. Sık sık yemek yerine 3-4 saatte bir yemek de insülin düzeyini düşürüyor. Tabii gebelikte hormonal dengeler alt üst oluyor. Planlanan gebeliklerde, kanda insülin, şeker, D vitamini, B-12 vitamini, demir, folat ve folik asit gibi değerlerin önceden baktırılması çok önemli. B öylece daha rahat bir gebelik geçirirler.

Değerlere bağlı olarak, doğal yiyecekler bu değerleri normalleştirmiyorsa gebelikten önce ekstra takviye alınabilir. Gebeler yaz aylarında dondurmaya aşerebiliyorlar, izin var mı?Şekerli olduğu için hayır diyorum! Onun yerine soğuk yoğurt yesinler veya ayran içsinler. Bol bol yüzüp, yürüsünler ve rahat bir gece uykusu geçirsinler. Canları yiyecek bir şey çektiği zaman, bebeklerinin sağlıklı gelişimi için sağlıklı doğal gıdaları düşünsünler ve yesinler.Güneşlenme serbest ve D vitaminine katkı sağlıyor... Güneşten koruyucu krem veya yağları kesinlikle kullanmasınlar. Normal kişilere de bunu öneriyorum çünkü oradaki kimyasallar emiliyor, kana karışıyor hem vücuda hem de eğer gebe ise bebeğe zarar veriyor.

Eğer gebelik dönemi soğuk kış günlerine denk geliyorsa ve doğumda yaklaştıysa ne yapılmalı?

Bol su içsinler. Kilo almaktan ve vücutta su tutan maddelerden uzak durmalarını öneriyorum. Bunun için de D vitamini kontrolü ve yürümek yine çok önemli.

Gebelere de kışın vücudu sıcak tutmak için doğal yün, pamuk tavsiye ediyorsunuz değil mi?

Tabii ki... Ayrıca gebelerin beline yük bindiği için göbek öne çekiyor ve ağrıya çok meyil oluyor. Bu yüzden yataklarının altına yün battaniye sermelerini öneriyorum. Bu bilhassa kışın çok önemli çünkü gece yatak soğuyor.

Her ne kadar kaloriferle veya üstümüze çok şey örterek iyice ısınmaya çalışsak da yatağın alt kısmı gece soğuyor, bilhassa modern yataklar odanın soğukluğunu ve vücudun soğukluğunu çekiyor. Bel zaten yüklü ve dengesi bozuk olduğu için, bu durumla beraber ağrılar artıyor.

Bel ağrılarını azaltmak ve daha rahat uyumak için sıcak su torbası da kullanılabilir. Bu torba ağrıyan, soğuk kalan bölgelere veya ayakuçlarına konabilir. Hem vücudu sıcak tutup gevşetiyor, hem de soğuğa bağlı bel, diz ve adale ağrılarını önlüyor. Böylece ağrı giderici ilaçlar kullanılmadan sorun çözülebiliyor.Bir dönem domuz gribi salgını patladı ve aşı şart koşuldu, neticesinde gereksiz olduğu görüldü. Bu bağlamda grip aşısı hakkında neler söyleyebilirsiniz? Çünkü bu aşı aynı zamanda gebelere de yapılıyor. Gerçekten gripten koruyor mu?

Vücut direncine bağlı olarak bazı kişileri koruyor, bazılarını korumuyor. Aslında grip aşısı değil, yaşlılarda (65-70 yaşın üstünde) zatürree aşısı çok önemli. Bütün gripler ve zatürree sağlıklı yağ yemeyip, D vitamini azlığının sonucu vücut direncimizin zayıflamasından kaynaklanmaktadır.Aslında hepimizin vücudunda virüs, mikrop var. Hücreler güçsüz düştüğü zaman bunlar canlanıyor. Organizmadaki virüs ve bakterileri öldüren enönemli doğal maddenin kan kolesterolü olduğu gösterilmiştir.200 Bu yüzden kolesterole en kuvvetli antioksidan diyoruz.

Ayrıca virüsleri öldüren en önemli yağlardan biri ‘bakterisit’ olan doymuş yağ, yani tereyağıdır. İnsanlar bu yağlarla beslenmediği için bu salgınlar arttı diye düşünüyorum.Kanada hükümeti domuz gribi sırasında halkına aşı yaptırmamış, bunun yerine D vitamini seviyesini yükseltmiştir. D vitamininin en az 50 ng/ml, normal şartlarda ise 70 ng/ml civarında olması lazım. Bilhassa kanser hastalarının 70-100 ng/ml arasında olması gerekiyor. Yani asıl iş bağışıklık sistemini güçlendirmek!

Zaten biz Karatay Diyeti ile başından beri gebelerin doğal yollardan bağışıklık sistemlerinin güçlenmesinin peşindeyiz. Aslına bakarsak, sağlıklı yağ yersek (bunlar tereyağı, Omega-3 ve zeytinyağıdır), eğer sağlıklı bir şekilde beslenirsek hücrelerimiz sapasağlam oluyor ve böylece hastalık da olmuyor!

Hep annelerden bahsettik bir de babalardan söz açmak gerekirse onların yapmaları gerekenler, üstlerine düşen görevler nelerdir?

Öncelikle sigara ve alkol içmeyecekler! Beslenmelerine en az anne adayı kadar özen gösterecekler. Söylemeye gerek yok, anne adayları da kesinlikle sigara ve alkol kullanmayacaklar! Bazen sigara içen anne adayları görüyorum, bu adeta intihar. Anne ve baba adayları sigara dumanından bile uzak duracaklar. Sigara ve sigara dumanı hem kadında hem erkekte yumurtaları ve spermleri azaltıyor...

Erkekler hem sağlıklı bir baba olarak evlatlarının başında olmak, hem de sağlıklı bir çocuk sahibi olmak istiyorlarsa beslenme ve yaşam biçimlerinde Karatay Diyetini uygulasınlar.

Lohusalık ve emzirme döneminde ek olarak ne yapılmalı?

Süt oluşması için yeşil ve kırmızı mercimek, boza ve bira mayası. Bira mayası tabletleri var, bu amaçla kullanılabilir. Örneğin İsviçre hükümeti yeni doğum yapmış annelere fazla süt maddesi üretmesi için bira mayası tableti dağıtır. Fazla anne sütleri, süt bankalarında biriktirilir ve sütü olmayan annelere dağıtılır. İsviçreli çocuklar böylece hep anne sütüyle beslenirler.

Ayrıca hem sağlıklı kilosuna dönmesi hem de bebeğin öncelikle insülin direncine karşı korunup sağlıklı gelişmesi için, annenin bu dönemde de şeker, tatlı ve hamur işlerinden özellikle uzak durması gerekiyor.Kaç yaşına kadar anne sütü peki?En az 6-12 ay. İsviçre hükümetinin bunu yaptığını biliyorum. Tabii sütü olan anneler 24 aya kadar da emzirebilir.

Anlattığınız konulara dikkat edince yani bebek anne karnından itibaren Karatay Diyeti ile beslenince, sık sık altını çizdiğimiz dejeneratif hastalıklara karşı tamamen korunmuş oluyor mu?

Dejeneratif hastalıklara karşı korunmuş, fazla kilo almamış, kuvvetli, yağları düzgün ve sağlıklı bir bebek oluyor. Ayrıca çocuklarda alerjik reaksiyonlar ve alerjik astım olmuyor. Şimdiki çocukların çoğu astımlı nedense... Bir de şekere bağlı hiperaktivite çok yaygın. Karatay Diyeti ile çocuklar bu hastalıklardan uzak büyüyecekler.

Çocuklara kesinlikle şeker vermeyeceğiz! Tabii tüm şekerli ve asitli içecekleri de sofraya koymayacak, onları özendirmeyeceğiz, eve almayacağız. Çocuklara ödül veya hediye niyetine şeker veya çikolata vermek, onları farkında olmadan zehirlemek demektir! Büyükler, çocuklara şeker veya çikolata yerine doğal yiyecekleri mesela kuru incir, gün kurusu kayısı, fındık, fıstık, badem, ceviz vb doğal yiyecekleri vermeli, çocuklara sağlıklı alışkanlıklar aşılamalı.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp