Sorumluluğun Dağılması

Sorumluluğun Dağılması : Çoğulcu görmezden gelme, bireylerin bir durumu acil olmayan bir durum olarak tanımlamalarına yol açabilir. Ancak bu süreç, durumun acil olduğunun yeterince açık olduğu Genovese cinayeti gibi olaylan açıklamaz. Üstelik, Kitty Genovese’in komşulan kapalı perdelerin arkasından birbirini göremez ve dolayısıyla diğerlerinin sakin mi, yoksa panik içinde mi olduğunu bilemezlerdi. Buradaki can alıcı süreç, sorumluluğun dağılması idi. Her birey başka birçok kişinin varlığım bildiği zaman, sorumluluğun yükü yalnızca ona düşmez. Her biri, “Kuşkusuz başka biri şimdiye kadar bir şeyler yapmıştır; başka biri müdahale eder,” diye düşünebilirBu varsayımı sınamak için yapılan bir deneyde, her denek ayrı bir bölmede oturtuldu ve kendisine üniversite öğrencilerinin karşılaştığı kişisel sorunlar hakkında bir grup tartışmasına katılacağı söylendi. Kişisel sorunlardan söz etmenin yaratacağı sıkınüyı önlemek için, deneğe tartışmanın dahili bir telefon sistemi aracılığıyla yapılacağı söylendi. Herkes 2 dakika konuşacaktı. Mikrofon yalnızca konuşan kişinin bölmesinde açık olacak ve araştırmacı konuşmalan dinlemeyecekti. Aslında, deneğinki dışında tüm katılımcılann sesleri bant kaydı idi. İlk turda, bant kaydı olan katılımcılardan biri nöbet geçirme sorunu olduğundan söz etti; ikinci turda bu kişinin sesi gerçekten nöbet geçirmeye başlayacakmış gibi geliyordu ve yardım istiyordu. Araşturnacılar, deneğin acil durumu bildirmek için bölmeden çıkıp çıkmayacağını ve bunun ne kadar zaman alacağını görmek için bekliyorlardı.

(a) Acil durumun hiç de belirsiz olmadığına, (b) deneğin diğer kulübelerdeki “seyirciler”in nasıl tepki verdiklerini bilemeyeceğine ve (c) deneğin, araştırmacının acil durumu duyamadığım bildiğine dikkat edin. Bazı denekler, tartışma grubunun yalnızca kendilerinden ve nöbet geçiren kişiden oluştuğuna inandırılmışlardı. Bazı deneklere üç kişilik bir grup, bazılarına ise altı kişilik bir grup olduklan söylenmişti.Karşısındaki kişinin nöbet geçirdiğinden yalnız kendilerinin haberdar olduğuna inanan deneklerden % 85’i olayı haber verdi; 3 kişilik bir grupta olduklannı düşünenlerden % 62’si, 6 kişilik grupta olduğunu düşünenlerin ise yalnızca % 31’i olayı haber verdiYapılan görüşmeler tüm deneklerin durumu gerçek bir acil durum olarak algıladıklarım gösterdi. Çoğu, nöbet geçiren kişinin acı çekmesine izin vermekle, aptalca ve gereksizce yardıma koşma arasındaki çelişki nedeniyle zor anlar yaşadı. Nöbeti haber vermeyen denekler, haber veren deneklerden daha üzgün görünüyordu. Bu kişilerin müdahale etmeyişlerini kayıtsızlık ya-da ilgisizlik olarak yorumlayamayaca- ğımız açıktır. Burada daha çok, başkalarının varlığı eyleme geçme sorumluluğunu dağıtmıştı. Eğer çoğulcu görmezden gelme ve sorumluluk dağılması en aza indirgenirse, insanlar birbirlerine yardım ederler mi? Bu soruyu yanıtlamak için üç psikolog New York kenti metro sistemini laboratuvar olarak kullandı .

2 erkek ve 2 kadın araştırmacı bir metro trenine ayn ayrı biniyorlardı; kadın araştırmacılar oturuyor ve sonuçlan kaydediyor, bu arada iki erkek ayakta kalıyorlardı. Tren hareket edince, erkeklerden biri ileri doğru sendeliyor ve yıkılıyor, yardım alıncaya kadar yatar durumda ve gözlerini tavana dikmiş olarak kalıyordu. Eğer yardım gelmezse diğer erkek onu ayağa kaldınyordu. Bu çalışmanın birçok çeşidi denendi: Kurban ya bir baston taşıyor (hasta görünmek için) ya da alkol kokuyordu (sarhoş görünmek için). Kurban bazen beyaz bazen siyah oluyordu. Belirsizlik olmaması gerekiyordu. Yardıma gereksinim olduğu açıkça görülmeliydi. Sorumluluk dağılması enaza indirgenmiş olmalıydı, çünkü eğer hiç kimse müdahale etmezse, herkes bir başkasının müdahale edeceğini düşünmeyi sürdüremezdi. Bu nedenle insanların yardım etmesi gerekiyordu.Sonuçlar bu iyimser beklentiyi destekledi.

Bastonlu kurban, denemelerin % 95’inden fazlasında, ortalama olarak 5 saniye içinde yardım gördü. “Sarhoş” kurban bile denemelerin yansında, ortalama olarak 109 saniye içinde yardım gördü. “Bastonlu” kurbanlara (hem siyah hem beyaz), beyaz ve siyah izleyiciler yardım etti. Seyircilerin sayısı ile yardımın hızı arasında hiçbir ilişki yoktu; bu da sorumluluk dağılmasının gerçekten en aza indirgenmiş olduğunu düşündürmektedir. Bütün bunlar New York kenti metro sisteminde oluyordu. Bu sonuç, yalnızca izleyicilerin müdahale etmesiyle ilgili olarak önerilen açıklamalan desteklemekle kalmaz, New York kenti metro yolculan hakkındaki önyargılarımızı düzeltmemize de yardımcı olabilir.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp