Karaciğer Tümörleri Kanser Ve Viral Hepatit

Karaciğer Tümörleri Kanser Ve Viral Hepatit : Karaciğer kanseriyle B tipi hepatit hastalığı arasında değil, ama B tipi hepatit virüsü arasında bir bağlantının varlığını gösteren çok sayıda veri elde edilmiştir. Gerçekten birçok kişinin kronik virüs taşıyıcısı olmakla birlikte hiçbir he- patit belinisi göstermediği bilinmektedir Karaciğer kanserinin coğrafi olarak görülme sıklığı ile B tipi hepatit virüsü taşıyıcılannın dağılımı arasındaki örtüş- me bu açıdan ilginç bir gözlemdir, ama bilimsel açıdan yeterli değildir. Aynı coğrafi çakışma daha sonra göreceğimiz gibi aflatoksin ile zehirlenme oranları için de geçerlidir ve geçmişte kwashiorkor (protein yetersizliğine bağlı bir hastalık) olguları için kanıtlanmıştır. Coğrafi çakışma yalnızca birden çok hastalıkta rol oynayan çevresel etkenlerin varlığını gösterir. Ama bu hastalıklar arasında zorunlu olarak nedensel bir bağ bulunduğu anlamına gelmez. İkinci bir veri karaciğer kanseri hastalarında hepatit virüsü antijenine (HBsAg ya da Avustralya antijeni) sağlıklı kişilerden 10-50 kez daha yüksek oranlarda rastlanmasıdır. HBsAg taşıyıcılarında karaciğer kanserine yakalanma riskinin taşıyıcı olmayanlara göre 270 kez fazla olduğu hesaplanmıştır. Bu risk örneğin sigara içenlerin akciğer kanserine yakalanma riskinden çok daha yüksektir.

Sirozsuz kanser olgularının büyük bölümü B tipi hepatit virüsü taşıyıcılarında ortaya çıkar. Karaciğer kanserine yakalanma olasılığı yüksek kişiler yalnızca HBsAg taşıyıcıları değildir. Bu risk geçmişte B tipi virüs enfeksiyonu geçirmiş olan ve kanında yalnızca anti-HBc (B tipi virüsün kendisine karşı gelişmiş antikor) bulunan kişiler için de vardır. Karaciğer kanserinin oluşumunda B tipi hepatit virüsü enfeksiyonunun rolüne ilişkin başka gözlemler de yapılmıştır. Tümörün genç yaştaki insanlarda da ortaya çıktığı Tayvan, Senegal, Kore gibi ülkelerde B tipi hepatit enfeksiyonunun dikey geçiş yaptığı, yani anneden bebeğe bulaştığı sık görülür. Hastalık gebelik sırasında etene yoluyla geçmediğinden, burada doğum sırasında bir bulaşma söz konusudur. Bu durumda taşıyıcı annelerden doğan bebeklerin uygun bir doğum sonrası koruyucu tedavi görmesi önem kazanmaktadır.

Erken bir enfeksiyonun, karaciğerde tümör oluşma riskini 5-12 kez artırdığı sanılmaktadır. Doğrudan insana bağlanmayan, ama öbür bilgilerle birlikte önem kazanan bir başka deneysel veri daha vardır. B tipi hepatit virüsü kemirici hayvanlardan olan Amerika marmotuna bulaştınldığın- da yalnız akut ve kronik hepatit gelişme- mekte, olguların yüzde 25’inde karaciğer kanserinden ölüm de görülmektedir. Bu veriler kanserin gelişiminin yalnız siroza değil, aslmda siroza da yol açan B tipi hepatit virüsüne de bağlı olduğunu düşündürmektedir. Bazı uzmanlar B tipi hepatit virüsünün, tek başma kansere yol açmasa da başka etkenlerle birlikte bu hastalığın ortaya çıkması için gerekli olduğunu öne sürmektedirler. Birçok ülkede B tipi hepatit virüsüne karşı aşılama başlatılmıştır. Bu aşının yalnızca B tipi akut hepatiti değil, kronik karaciğer iltihabı olgularını, aynca sözü edilen varsayımlar doğruysa sirozun ve bir ölçüde karaciğer kanserinin görülme sıklığını belirgin biçimde azaltması beklenmektedir.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp