İlaç Nedenli Karaciğer Hastalıkları

İlaç nedenli karaciğer hastalıkları, hafif bir reaksiyondan ibaret olabileceği gibi, akut karaciğer yetmezliği gibi ciddi sonuçlar da doğurabilir. Çok sayıda ilaç ve kimyasal karaciğer hasarına yol açabilir . İlaca bağlı ya da toksik hasarın temel kuraldan Bölüm 8'de anlatılmıştır. Yine de, burada ilaç reaksiyonlarının beklenen (intrinsik) reaksiyonlar ve beklenmeyen (idiyosinkratik) reaksiyonlar olarak ikiye ayrıldığı belirtilmelidir, Beklenen ilaç reaksiyondan, yeterli dozu depolayan herhangi bir kişide meydana gelebilir. Beklenmeyen reaksiyonlar ise, kişideki idiyosinkraziye, özellikle de kişinin antijenim bir uyanca karşı artmış bir bağışıklık yanıtı verme eğilimine ve kişinin ajanı metabolize etme hızına bağlıdır.

Hasarani olabilir ya da haftalar ve aylar içinde gelişebilir. En önemlisi, ilaç nedenli kronik hepatit klinik ve histolojik olarak kronik viral hepatitten ve otoimmun hepatitten ayıra edilemez. Bu nedenle viral enfeksiyonun serolojik markerleri ayrımı yapmakta önem taşırlar. Hepato toksik ajanlar arasında, tahmin edilebilen ilaç reaksiyonlarının çoğunun kaynağı, asetaminofen, tetrasiklin, anti neoplastik ajanlar, Manita phalloides toksini, karbontetraklorid ve belirli bir noktaya kadar alkol olarak kabul edilir.

İdiyosinkratik reaksiyonlara yol açan ilaçlara, klorpromazin (zararsız bir maddeye metabolizasyonunu yavaş yapabilen kişilerde Kolestaz neden olur), halitan (birkaç kez bu anestetik ajana maruz kalan kişilerde ölümcül immün nedenli hepatite yol açar), sulfanamidler, ometildopa ve allopurinol örnek verilebilir. Karaciğer Hasarının mekanizması, hepatositlere direkt toksik hasar (örneğin; asetaminofen, karbon tetraklorid, mantar toksinleri) olabileceği gibi, hepatosit hasarına yol açan immün nedenli inflamasyon ve toksik hasarın kombinasyonu şeklinde de olabilir (Bölüm 8). İlaç nedenli karaciğer hasandaki pattern ilaca göre değişir: hepatosellüler nekroz, Kolestaz, steatom, steato hepatit, fibrozis ve vasküler lezyonlar. Bu hasar patternleri diğer karaciğer hastalıklarında görülenler ile benzer niteliktedir.

Hasarın nedenini belirlemek için dikkatli bir değerlendirme gereklidir. Akut karaciğer yetmezliğine neden olan ilaçlar arasında asetaminofen, halitan, anti tüberküloz ilaçlan (rifampin, izoniazid), antidepresan monoarnin oksidaz inhibitörleri, karbon tetraklorid gibi endüstriyel kimyasallar ve mantar zehirleri (A. Phalloides) sayılabilir. En sık neden ise (akut karaciğer yetmezliği vakalannın yaklaşık %40'ı) akut asetaminofen zehirlenmesidir. Bu hastaların yaklaşık %60'ı yanlışlıkla alınan yüksek doz nedeniyle zehirlenmişlerdir. Yüksek doz asetaminofen alırru özellikle çocuklarda ve asetaminofen ve opiat içerikli reçeteleri uzun süre alan kişilerde önemlidir.

Morfoloji

Masif nekroz varlığında, karaciğer hasarının dağılımı değişkendir. Tüm karaciğerde hasar olabilir ya da sadece düzensiz dağılımlı bazı odaklar etkilenmiştir. Karaciğer parenkiminse masif kayıp olduğunda, karaciğer 500700 grama kadar küçülebilir ve kırışmış gevşek bir kapsüle sahip, yumuşak kırmızı bir organa dönüşür. Kesitinde nekrotik alanlar çamurumsu kırmızı, safra ile Kekelenmiş, lapa gibi bir görünüme sahiptir. mikroskobik olarak, lobüllerdeki hepato sitlerin tamamının kaybı sonucu retikülin çatı çöker, sadece postal bölgeler korunur. Şaşırtıcı şekilde çok az inflamatuar infiltrasyon vardır.

Bazen de birkaç günlük bir hayatta kalma süresi içerisinde intlamatu ar hücreler ortamda yoğun olarak toplanır ve temizlik işlemine başlarlar. Hasta bir haftadan daha uzun süre hayatta kalırsa, sağlam kalan az sayıdaki hepatosit Rejenere olmaya başlar. Rejenerasyon en başta duktüler yapı dizilimleri şeklindedir. Bunlar daha sonra hepatosit yönüne doğru matürasyon gösterirler. parenkim al çatı sağlam kalmış ise, rejenerasyon düzenli olur ve doğal karaciğer yapısı eski haline gelebilir. Lobüllerin daha masif hasarı halinde, rejenerasyon karaciğer hücrelerinden oluşan kitleler şeklinde düzensiz olarak gerçekleşir. Subma sif ya da yama şeklinde nekrozun meydana geldiği daha yavaş bir ilerleme durumunda skor dokusu oluşabilir. Makronodüler siroz gelişimi bu şekilde olur.

Yorumlar

  • Hak** Cob**
    7 yıl önce
    benim eşim böbrek kumu nedeniyle 3 gün hastanede yattı 6 ay önce bundan sora bi kaşıntı meydana geldi vucudunun tüm her yerinde gitmedigimiz ne dahiliye ne bi gastorontrolji ne cildiyeci kaldı ilaç lardan sora dahada artarak devam etti karaciyer degerleri yüksek çıkıyormuşş ankarada tahlil ilaçlı mr yapılmayan tahlil tenkik kalmadı napacamızı şaşırdık bunun neden oldugu nu bulamadılar eger bu işin kesin bi çözümü varsa lütfen yardımcı olurmusunuz
    • Şifalı Bitkilerim
      7 yıl önce
      Kaşıntıya neden olabilecek bir çok iç hastalığı vardır. En sık rastlanılan böbrek yetmezliğine bağlı kaşıntıdır. Hepatit C yi de içeren karaciğer rahatsızlıkları, guatr ( tiroid bezinin fazla veya az hormon salgılaması) da kaşıntı nedenleri arasındadır. Demir eksikliği, polistemia vera ve multibl myeloma gibi kan hastalıklarında da kaşıntı olur. Ara sıra lenfomalarda da kaşınyı görülebilir. İnme gibi nörolojik tablolarda da kaşıntı olabilir.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp