ciğer hastalıkları ve belirtileri

Karaciğer Hastalıkları 3 :

Karaciğer: Karın boşluğunun sağ üst kısmında yer alan karaciğer, kan dolaşımı içinde
mükemmel bir filtre görevini üstlenmiştir. Suda çözülebilen, vücut artığı basit maddeler böbrekte
temizlenirken, ilaçlar ve hormonlar gibi karmaşık yapılı atıkları karaciğer temizler.

Savunma sistemini lojistik yönden destekler: Karaciğer sadece beslenme ve metabolizma
atıkları için bir filtre olarak kalmamakta, ayrıca bağışıklık maddeleri olan globulinleri ve damar
tamir grupları olan enzimleri de üretmektedir.

Bakterileri temizler: Karaciğerde bulunan kupffer hücreleri, buradan geçen özellikle de
bağırsaklardan gelen kanda bulunan önemli miktardaki bakterileri yutarlar. Kupffer hücreleri
kandaki parçacıkların yada öteki yan ürünlerin artması durumunda, bunları kandan filtre
edebilmek için kendi sayılarını da arttırırlar.

Vücudun enerji kaynaklarını üretir: Karaciğerin özelliklerinden biri de vücudun en önemli
enerji kaynağı olan glikozu üretmesidir.

Normal beslenme sırasında alınan glikoz, glikojene çevrilerek karaciğerde depolanır. Karaciğer
kandaki glikoz oranını devamlı kontrol eder. Yemek aralarında besin alınmadığı ve kandaki glikoz
miktarı düşmeye başladığı zaman, karaciğer depoladığı glikojeni tekrar glikoza çevirerek kana
verir. Böylece kandaki glikoz düzeyinin fazlaca düşmesi engellenmiş olur. Karaciğer ayıracağı
asitleri ve amino asitlerden de glikoz üretebildiği gibi, enerji üretiminde kullanılması mümkün
olmayan diğer karbonhidratları da glikoza çevirebilir.

Kanı depolar: Karaciğer, genişleyebilen veya küçülebilen bir yapıya sahiptir. Bu özelliği
sayesinde kan damarlarındaki kanı depolayabilir veya salabilir.

Karaciğer sağlıklı bir vücutta, toplam kanın %10'unu, yani 450 ml kanı bünyesinde tutar. Bazı
durumlarda, örneğin kalp yetmezliği söz konusu olduğunda vücutta dolaşan kan miktarı, kalbin
çalışma temposuna fazla gelecektir. Bu durumda karaciğer kan tutma hacmini iki kat daha
artırarak, 1 litre kanı fazladan depolar.

Böylece kalbin, kaldırabileceği bir tempoda çalışmasına fırsat hazırlar.

Vücutta kan ihtiyacı arttığında ise (örneğin ağır egzersizler sırasında) karaciğer, bünyesinde
depoladığı kanı dolaşıma vererek kan ihtiyacını giderir.

Ekonomik çalışır: Kaslarda glikoz harcanması sırasında, metabolizma artığı olan laktik asit
açığa çıkar. Laktik asit kasta kaldığı sürece acı verir ve çalışmasını engeller. Karaciğer bu asidi
kaslardan toplar ve yeniden glikoza döndürebilir.

Ölü alyuvarların yenilerini üretir: Karaciğer ve dalak, ölen alyuvarların yerine yenilerinin
üretildiği, proteinin büyük bir kısmının parçalandığı ve amino asitler olarak tekrardan farklı
amaçlar için kullanıldığı yerdir. Karaciğer ayrıca, vücutta önemli işlevleri olan demirin de
depolandığı organdır.

Bu haliyle vücudun en gelişmiş deposudur. Tüm mineralleri, proteinleri, az miktarda yağı ve
vitaminleri karaciğere depolar. İhtiyaç duyulduğunda, depoladığı maddeyi en kısa yoldan gerekli
bölgeye verir. Vücudun yeterli enerjiye sahip olup olmadığını hassas bir biçimde denetler, bunun
için özel bir haberleşme sistemi geliştirmiştir. Vücuttaki tüm organlar karaciğer ile bağlantılıdır.

Kendi kendini onarabilir: Karaciğerin kendi kendisini tamir etme yeteneği de vardır. Bir kısmı
tahrip olsa kalan diğer hücreler hemen çoğalarak eksik kısmı tamamlar. Hatta organın üçte ikisi
alınsa bile, kalan kısım karaciğeri bir bütün olarak yeniden meydana getirebilir.

Organ kendi kendisini onarırken, ölen ve zedelenen hücrelerini ortamdan uzaklaştırır ve
yerine yenilerini koyar. Bir karaciğer hücresi, yaklaşık 500'den fazla işlemi yapabilecek
yetenektedir. Bu işlemleri, birbiri arkasından değil çoğu kez aynı zamanda başarmaktadır.

Mideden gıda özlerini alıp kana çevirir: Gıda maddelerini mideden karaciğere götüren
damarlar vardır. Bu damarlara giden gıda maddelerinin özünü karaciğer alıp kan haline gelene
kadar tarar, pişirir. Bu kan organlara gönderir. Bizim ısrarla karaciğer hastalıklarının Mide‘den
kaynaklandığını belirtmemiz bunun içindir. Eğer hararet verici gıdaları (tuzlular, acılar, domates,
karabiber) yersek, çok geçmeden kaşınma, sivilce oluşumunu gözleriz. Bu gıdaların özü mideden
karaciğere geçer.

Karaciğer ısıtıcı gıdalardan hoşlanmaz. Karaciğer soğutucu gıdalardan oluşur.

Karaciğerin gıdalarla korunması ve tedavisi: Karaciğerin, mide-bağırsakla irtibatı ve bu irtibata
bağlı rahatsızlıkları vardır. Karaciğer tek başına olup mide ile irtibatı olmasa, kendi hastalığını
tamir edebilecek nitelikte, karaciğeri zayıf veya hassas olanların MUTLAKA PERHİZ YAPMASI
gerekir. Karaciğere faydalı gıdaları yemeleri gerekir.

Karaciğere faydalı gıdalar: Karaciğer soğuk ve soğutucu gıdaları sever. Bal, soğuk bal şerbeti,
hurma, kuru ve yaş üzüm, elma, ayva, armut, kekik, zemzem suyu, rezene, pancar, şahtere,
kereviz yaprağı, marul, hindiba, deve sütü, misvak, yoğurt, salatalık, limon (kabuğuyla beraber),
greyfurt, turunç, çörek otu, papatya, ayrık kökü, incir, helile, zeytinyağı, enginar, deve dikeni
(diken çeşitleri), kabak, havuç, kabak çekirdeği, kabak tatlısı, oğulotu, karabaş otu, civanperçemi,
sütlaş, vişne reçeli.

Karaciğere zarar veren (perhiz) yapılacak gıdalar: Karaciğerin en iyi ilacı perhizdir. Sucuk,
turşu, acılı gıdalar yiyince vücudumuzda kaşınmalar oluşur, çoğu bunun mikrobik olduğunu,
elbiseden, deterjandan kaynaklandığını zanneder. Hâlbuki bu karaciğerden yenen gıdalardan
kaynaklanır. Kısaca safra salgısını bozacak, karaciğeri rahatsız edecek ısıtıcı gıdalardan uzak
durulur. Yine fazla yağlı, fazla proteinli gıdalardan uzak durulur.

Ekzama, sivilce ve sedefinizi artıracak gıdayı, kendi kendinizi kontrol ederek siz de tespit
edebilirsiniz. Şu gıdaları kesinlikle iyi olana kadar yemeyiniz. Suyu yavaş yavaş oturarak 3
yudumda içiniz. Yumurta, domates, domates salçası, fındık, fıstık, ayçiçeği, ceviz, mercimek, acı
biber, karabiber, turşu, tuzlular, fazla tereyağı, yağlı kırmızı et, fazla proteinli gıdalar, susam,
çikolata, sigara, alkol, kakao, domuz eti, bayat ve fazla çay.

Karaciğer rahatsızlıkları: Karaciğer hastalıklarında, stres, mide, bağırsak ve karaciğer gelir.

Karaciğer rahatsızlıklarını tedavi ederken 4 ayak 4 masa gibi düşünüp 4'üne yönelik tedavi
uygulamazsak, kayda değer bir netice elde edemeyiz.

Karaciğeri rahatsız yaşlı ve gün görmüş bir kardeşimiz asıl problemin beynindeki otonom sinir
sisteminden kaynaklandığını doktorların ifadesiyle; karaciğere komut veren sinirlerin gerili
kaldığını bunun için karaciğerinin zayıf olduğunu söyledi. Karabaş otu, oğulotu karışımını (stres
çayı) içtiklerinde çok fayda gördüğünü söylediler. Tedavide en önemli unsur teşhistir. İyi bir
muayenedir, iyi teşhis konulmazsa, sonuç almak zordur. Karaciğer hastalıklarının isimlerini
açıklayıp bitkilerle tedavisini açıklayacağız.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp