Ağrının tanımlanması ve ölçümü

Ağrının tanımlanması ve ölçümü :

Meltem Türkoğlu Ağrı (pain), latince "poena" (ceza, intikam, işkence) sözcüğünden gelen ve tanımı oldukça güç bir kavramdır. Uluslararası Ağrı Araştırmaları Derneği (IASP) Taksonomi Komitesi tarafından yapılan en geçerli tanımlamaya göre "Ağrı, vücudun belli bir bölgesinden kaynaklanan, doku harabiyetine bağlı olan veya olmayan, kişinin geçmişteki deneyimleriyle de ilgili, hoş olmayan emosyonel bir duyumdur, davranış şeklidir."Ağrı her zaman subjektifdir. Biyologlar ağrının doku harabiyetiyle ortaya çıktığım vurgularlar. Ancak bir çok insan doku harabiyeti ve fizyopatolojik değişiklik olmadan da ağrı duyduğunu belirtir. Bu duyuyu doku harabiyeti ile ilgili olandan ayırd etmeye olanak yoktur.
Eğer hastalar bir duyuyu ağrı olarak tanımlıyorlarsa, bunu ağrı olarak kabul etmek doğru olacaktır. osisepsiyon, potansiyelolarak doku hasan oluşturabilecek stimuluslar tarafından, özellikle ağrılı uyaran1ara veya uzaması halinde ağrı olacak uyaran1ara karşı duyarlı, sinir sistemi üzerinde nosiseptör adı verilen reseptörler üzerinde oluşturulan bir aktivitedir. Ağn, nosisepsiyonun algılanmasıdır ve diğer algılar gibi nörosensoriyal aktivite ve organik, psikolojik faktörler arasındaki etkileşim tarafından belirlenir. Izdırap (suffering) kavramımn tarifi oldukça güçtür. Izdırap, yaşam kalitesindeki global bozulmayı yansıtır. Ağrı, bu bozulmayla birliktedir veya değildir

Kişinin bütünlüğünü tehdit eden olaylarla birlikte ciddi sıkıntıların toplamı olarak ızdırap, ağrıdan farklıdır. İşte bu noktada ek semptomlar, ilerleyici fiziksel kötüleşme, psikososyal bozukluklar gibi diğer faktörlerde işe kanştığından analjezi tek başına ağrı dışındaki algılamalarla oluşturulan ızdırabı azaltmada yardımcı olmaz.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp