Mononöropatiler

Ağrılı nöropatilerin en sık görülen şekli mononöropatilerdir. Tuzak nöropatileri ve travma en sık görülen mononöropatilerdir. Burada yalnızca ağrının eşlik ettiği tanılar ele alınacaktır. Bazı ağrıların dejenere veya demyelinize olan aksonlardan kaynaklanan anormal aktiviteye bağlı olduğu sanılmaktadır. Bir başka ağrı nedeni ise denerve kaslardan köken alan ağrılardır. Dorsal boynuz ve daha rostral yapılardaki değişiklikler de bir roloynuyor olabilir. Ağrılı mononöropatiler görülme sıklığına göre aşağıdaki gibi sınıflandınlabilir:

Travma: Travmatik mononöropatide ağrı sıklıkla 2 komponente sahiptir. Birincisi travma bölgesinde lokal hassasiyet ve hareketle ağrının artmasıdır. İkincisi sinirin periferik dağılımında duyu bozuklukları ile yansıyan ağrıdır. Yansıyan ağrı yanıcı, acı şeklinde veya zonklayıcı olabilir. Travma bölgesinde nöroma gelişti ise veya sinir nedbe dokusu içinde sıkıştı ise eksploratris cerrahi gerekir. Sistemik analjezikler etkili olmaz. Antikonvulzan ve antidepressanlar bazı hastalarda yararlı olabilir. Eğer sinir skar dokusu ile çevrili ise skar içine steroid enjeksiyonu yapılması da önerilmektedir. Ancak bu tip tedavinin etkili olduğuna dair yeterli delil yoktur.

Tuzak nöropatiIeri:
Tuzak sendromlarının çoğu tekrarlayan mikrotravmalar sonucudur. Tuzak nöropatileri sinirin kemik kanal içinde sıkışması ile veya rölatif olarak sınırlı bir kanaldan geçerken sıkışma ile olur. Tekrarlayan multiple tuzak sendromlanmn bir herediter formu da tanımlanmıştır, oldukça seyrektir. Tuzak nöropatisi tanısı elektrodiagnostik çalışmalar ile konur. Tedaviye semptomlann şiddetine göre karar verilir. Sinire bası yapan tekrarlayıcı hareketleri engellemekle veya bu bölgenin immobilizasyonu ile semptomlar ortadan kalkabilir. Örneğin bilek ateli, karpal tünel sendromlu hastalardaki semptomlan ortadan kaldırabilir. Lokal steroid enjeksiyonu da uygulanabilir. Eğer semptomlar ısrarlıysa veya anlamlı nörolojik defisit varsa sıkışıklık bölgesinin cerrahi dekompresyonu gerekir.

Brakial ve lomber pleksitis: Brakial pleksitiste (BP) omuz ve üst ekstremitelerde, lomber pleksitiste (LP) kalça ve alt ekstremitelerde ağrı vardır. Her iki durumun da nedeni iyi bilinmemektedir. Otosomal resessif geçişi olan ve tekrarlayan bir BP formu bildirilmiştir. Patolojisi iyi bilinmemektedir. BP ve LP te virüslerin de etken olabileceği ileri sürülmektedir. Diğer nedenler arasında inflamasyon ve radyasyon tedavisi bulunmaktadır. Paraziden önce omuzlar veya kalçalarda ağrı yakınması sıktır. Genellikle proksimal kaslar distal kaslardan daha fazla tutulur ve motor değişiklikler duysal değişikliklerden daha belirgindir. Ağrılar duysal anormalliğin olduğu bölgelerde gelişir. Hastalık genellikle 2 yıl içinde iyileşir. Hafif olgularda aksonal hasar olmaksızın demiyelinizasyon olur. Şiddetli olgularda ise aksonal dejenerasyon oluşur. Tedavide akut fazda sistemik steroidler (hidrokortizon 10 gün süreyle ımg/kg/gün) önerilmektedir. Her iki klinik tablo genelde kendi kendine sınırlıdır ve spontan da iyileşebilir.

Konnektif doku hastalıkları: Romatoid artrit, poliarteritris nodosa, sistemik lupus eritematosus, skleroderma gibi konnektif doku hastalıklan bir çeşit iskemik nöropatiye yol açar. Bu hastalıklarda genellikle bir mononöropati gelişir. Ancak birden fazla sinir de tutulabilir (Mononöritis Mu/tip/eks). Eğer mononöropati multipleks varsa hastalık çok aktif demektir ve agressif steroid tedavi gerektirir. Bu hastalıkların tümünde patoloji birbirine benzer. Orta çaplı arterlerde inflamasyon, multipl demyelinize ve dejenere alanlar yansıra rejenere aksonlar bulunur. Sonuçta sinirlerde infarkt gelişir. Spesifık bir sinir dağılımında ağrılı paresteziler olmasıtipiktir. Paresteziler duysal ve motor defisitten birkaç saat veya gün sonra gelişir. Nöropati daha çok sinirin distalini tutan, yavaş progressif duysal değişiklikler ile beraberdir. Yüksek doz steroidler kullanılmalıdır. .

Postberpetik Nevralji: Latent herpes zoster virusunun reaktivasyonunun neden olduğu bir mononöropatidir. Ağrı genellikle 2 komponentlidir. Biri hafif dokunma ile şiddetlenen yüzeyel yanma duyusudur. Diğeri derin, zonklayıcı, acı şeklindeki Ağrıdır. Yaşlılarda ve immunosupressif kullananlarda görülür. Ağrı, periferik sinir yaralanmasına bağlı değildir. Patolojik değişiklikler dorsal kökler ve dorsal kök giriş zonundadır. Postherpetik nevralji tedavisi başanlı değildir. Döküntü fazında lokal kortikosteroidler özellikle komeal skan önlemede yararlıdır. .

Karsinomatöz Nöropati:
Kanserli hastaların çok az bir kısmında Ağrılı nöropati gelişir. Ağrılı nöropatinin bir nedeni sinirin tümör ile direkt invazyonudur. Simetrik, diffüz nöropati, lenfoma veya miyeloma tarafından, daha seyrek olarak ise solid tümörler tarafından sinirlerin infiltre olmasına bağlıdır. Periferik sinirler ve dorsal kök gangliyonu tutulabilir. Histolojik olarak sinir kılıfı içine tümör invazyonu, myelin ve akson de jenerasyonu görülür. Hastalar genellikle infiltrasyon tarafında acı duyumundan bahsederler. Tutulan sinirin innerve ettiği bölgede aHodini olabilir. Primer malinitenin tedavisi nöropatiyi düzeltebilir. Antikonvülzan ve antidepressan ilaçlar ile Ağrının semptomatik tedavisi bazen işe yarar. Nöropatiler malign hastalık periferik siniri invaze etmeden de karşımıza çıkabilir. Bunlar Ağrılı veya Ağrısız olabilir. Ağrı genellikle simetrik distal parestezi ve dizestezi şeklindedir. Hastalık distalden proksimale ilerler, motor ve duysal kayba neden olur. Miyaljik Ağrılar da tanımlanmıştır. Bu tip nöropatinin etyolojisi açık değildir. Toksik, metabolik, vasküler, viral ve iİnmunolojik mekanizmalar ileri sürülmüştür. Karsinomatöz nöropatilerin tedavisi destek tedavisidir. Bazen steroidler, antidepressan ve antikonvulzanlar yararlı olabilir. Primer tümörün çıkarılması semptomlarda remisyona yol açabilir. .

Diabetik Mononöropati: Diabette nedeni iyi bilinmeyen çok sayıda nöropati görülür. Özellikle retroorbital Ağrımn eşlik ettiği ani başlangıçlı 3.kranial sinir lezyonu diabetiklerde iyi bilinen bir tablodur. Olguların yaklaşık yansında oküler felçten birkaç gün önce göz arkası ve çevresinde Ağrı başlar. Diabetik nöropatiye bağlı 3.kranial sinir lezyonu, anevrizma rüptürüne bağlı lezyonlardan pupillomotor liflerin korunması ile ayrılır. Ağrı için iki neden ileri sürülür. Biri lezyonlann Ağrı oluşturan nervi nervorurnlan tutması, ikincisi kavemoz sinus içindeki trigeminal sinir dallanmn basısıdır. Diabette insan vücudundaki her çeşit sinir tutulabilir. Ekstraoküler kaslan innerve eden motor sinirler dışında median, ulnar, peroneal, femoral ve lateral kutanöz sinir tutuluşu da olabilir. Bunlarda Ağrı sık görülen bir semptomdur ve genellikle geçicidir. Duysal mekanik travmalar tuzak sendromlanna neden olabilir. Diabetikterde Ağrı yakınması lokal acıma, zonklama, yanma ve ekstremitelerin distalinde kramp şeklinde olabilir. Diabetik nöropatilerde tedavinin en güç kısmı ağrı tedavisidir. Multivitaminler ve vitamin B12 ve B6 ile fenitoin ve karbamazepin gibi antikonvu1zanlar etkili olabilir. Diabete bağlı tuzak nöropatilerinde cerrahi dekompresyona rağmen motor ve duysal fonksiyonların geri dönerneyeceği unutulmamalıdır.

Diabetik amiotropi: Spinal köklerin nöropatisidir. Proksimal kaslarda güçsüzlük ve atrofiye neden olur. Bel ve kalçada acıma ve kramp şeklinde Ağrılar olur. Ağrılar gece ve istirahatte şiddetlenir. Çoğunlukla yaşlı diabetiklerde görülür ve birçok hasta spontan iyileşir.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp