Şeker Yükselmesinden Korunma

Şeker Yükselmesinden Korunma 

1) İftar ve sahurda kesinlikle beyaz rafine un ve şekerden kaçının.
 
2) Şekerli meyveleri ve tatlı özellikli gıdaları tüketmeyin. Eğer yenecekse ara öğün olarak iftardan 2-3 saat sonra yiyin.
 
3) Asla çok hızlı yemeyin. Yavaş yavaş ve uzun uzun çiğneyerek, küçük lokmalar halinde yiyin. Birden sindirim sistemine yüklenmeyin.
 
4) İftar ve sahurdan yaklaşık 20 dakika sonra hafif bir yürüyüş yapın. Ağır spor yapmayın.
 
5) iftar ve sahur arasında en az 2 litre ılık sıvı ve 1-2 şişe maden- suyu için.
 
6) Kuşburnu, zencefil, kekik, melisa çayları ve genelde şekersiz içilen buruk ve acımsı çaylar şekerin düşmesine yardımcı olabilir.
 
7) Chromium hapları pankreasın daha sağlıklı çalışmasına yardımcı olabilir. Kan şekerini düşürmekle görevli organ pankreas insülin pompalamasını olumlu yönde etkiler ve kan şekerinde yüzde 20-25’lik bir ayarlama sağlayabilir. Günde 1 veya 2 kere Chromium tabletlerinden alınabilir.
 
8) Zinc (çinko): Kan şekerini ve insülin düzeyini olumlu etkileyebilir. Günde 1 doz alınması yeterlidir.
 
9) B vitaminleri: Şeker hastalarında böbreği, damarları ve sinir sistemini korumak önemlidir. Enerjiyi artırır.
 
10) Ginseng: Günde 1 adet alınırsa güç verir. Şekere bağlı halsizliği azaltır ve dokuları kanlandırır. Kırmızı ginseng uyarıcı olabileceğinden ramazanda kullanmak doğru olmayabilir.
 
11) Acıbadem: Günde 6-7 adet yenmesi yararlıdır. Şekerin düşmesine yardımcı olabilir.
 
12) Kekik suyu: Sabah ve akşam aç karnına biraz suyla karıştırılıp içilir. Yaklaşık 3-4 çorba kaşığı yeterlidir. Yüksek tansiyonu olan kişilere önerilmez.
 
13) Kuşburnu meyvesi veya şekersiz marmeladı: Yüksek oranda potasyum içerir. Şekerin düşmesine yardımcıdır. Ancak meyvesi değil de marmeladı kullanılacaksa kesinlikle şeker eklenmemiş markalar tercih edilmelidir.
 
14) Baharatlar: Mahlep, toz zerdeçal, kekik, toz zencefil, tarçınve genelde hafif acı, buruk baharatlar şekeri düşürmeye yardımcı olur.
 
15) Ayrıca C vitamini günde 500-1 000 mgr, GLA günde 240- 480 mgr, magnezyum günde 500 mgr. Alfa Lipoik asit, sarımsak ve ketentohumu yağı da şeker hastalığında yararlıdır.

Şeker Yükselmesi Diyeti

Yağ ve protein gerekli
Son yapılan araştırmalardan Dukan’ın haberdar olmadığını düşündüğünü belirten Karatay, “İnsan vücudunda hücre yapısı yüzde 60 sudur, yüzde 20 proteindir, yüzde 19’dan fazlası da yağdır. Yüzde 1’den aşağısı ise karbonhidrattır. Sağlık için protein ve yağ oranı belirli bir oranda vücuda girmesi lazım. Dukan diyetini 4 evreye bölmüş ilk devrede yalnız protein öneriyor. Yalnız protein yediğin zaman vücut birden bire çöküyor. Kilo veriyorsunuz ama vücudun metabolizması alt üst oluyor. Çünkü bu kilo almak demek, yağların birikmesi demek. Karatay zaten diyet değil sağlıklı beslenme biçimi. Dukan fındık, fıstık hiç vermiyor. Onlar kalp hastalığını, şeker hastalığını, damar sertliğini önlüyor. Bilmiyor da ondan konuşuyor” dedi.

‘Gelişmeleri bilmiyor’
Sağlıklı yağların, doğal köy tereyağı, sızma zeytin yağı ve doğal balık yağı olduğunu söyleyen Prof. Dr. Karatay, hastalıkların sebebinin Omega 6 dediğimiz çok çabuk bozulan bitkisel yağların fazlalığından olduğuna dikkat çekti. Dukan’ın hiç yağ önermediğini fakat bunun da “Yağ yersen yağlanırsın” görüşünden çıktığını vurgulayan Karatay, “Böyle bir görüş yanlış. Artık gösterildi ki yalnız trans yağ dediğimiz bozuk yağlar tehlikeli. Geçen sene İsveç Sağlık Bakanlığı artık az yağlı diyet uygulaması önerisini reddettiğini belirtti. Çünkü hastalıkların sebebi yağlar değil, şekerlerdir. İnsülin şekeri yağ olarak depo edilir. Yağ, yağ olarak depo edilmez. O zaman Dukan’ın bu çalışmalardan haberi yok, beni ilgilendirmez. Kolestrol yağ değildir, tehlikeli de değildir. İyi ve kötü kolestrol diye birşey yoktur. Her zaman iyidir ve hayatidir. Düşük kolestrol ölüm sebebi. Kolestrol ve hayvansal yağ kalp hastalıklarını önler” diye konuştu.

‘Doğum yaptırabilirim’
Hamilelerde şeker yüklemesi yapılmasını doğru bulmadığı için kimi televizyon kanallarında kendini eleştirenlere de Karatay şu şekilde yanıt verdi: “Hamilelerde normalde gebelik hormonları olduğu için, plasante dediğimiz çocuk eşiğinden de hormonlar salgılanır. Vücut gebeliğe ve vücut gelişimine hazırlanır. Bu hormonlar genelde insülin direnci yapan hormonlardır. İnsülin gebelerde yavaş yavaş ay ilerledikçe yükselmeye başlar.

Kadın doğumcular bana ‘Çizmeden yukarı çıktı’ diyorlar. Ben dahiliye, iç hastalıkları ve kalp hastalıkları uzmanıyım. Gebelikte meydana gelen insülin ve metabolik bozukluklarını da iç hastalıkları uzmanının konusudur. Ben bir kadın hekim olarak, doğum yapmış bir ana olarak hamileliğin ne demek olduğunu, hamilelikte yaşanan sıkıntıların ne olduğunu erkek olan kadın doğum hekimlerinden çok daha iyi bilirim.Nasreddin Hoca damdan düştükten sonra ‘Siz bana bir tane damdan düşeni bulun’ demiş. Ben mecbur kaldığım zaman zorunlu şartlarda doğum dahi yaptırabilirim.

Doğum fizyolojik bir olaydır. Cerrah olmadığım için kürtaj ve sezeryan ameliyatı yapamam. Bu nedenle hamilelerin 24 haftadan sonra yükselen kan değerleri insülini mutlaka olur. Vücuttaki hormonal değişiklikliğin sonucudur. Kadın doğum meslektaşımın söylediği gibi hamilelerde insülin eksikliği yoktur. Bilakis insülin fazlalığı vardır. Yani pankreas insülin üretemez değildir. Pankreas fazlasıyla insülin üretmektedir.

Bu nedenle hamilelere şeker yüklemesi yapmak 50-75 gram saf şeker yüklemek ağızdan vermek tehlikeli ve zararlıdır. Anne karnında 2,5 gram bir bebeğin pankreası ve kalbi daha gelişmektedir. Durum böyleyken 2,5 kilo bir bebeğe 50-75 gram toksit gram şeker veremezsiniz. Şeker yüklemesi yapılan yüzde 80’ini fenalaşıyor. Bu nedenle gerek İsviçre de gerek Fransa’da anne çocuk zarar görmesin diye şeker yüklemesi yapılmaz. Ben tetkik yapılmasın demiyorum. Anneyi ve çocuğun zarar görmeden yapılan tetkikler yapılsın istiyorum. Bu tetkiklerin en önemlisi kanda insülin hormonunun bakılmasıdır.

Şeker Yükselmesi Zararlımı

Yanlış bir kanı vardır: ‘Benim daha önce şekerim yoktu, şeker yükleme testinin yapılması bende şekere yol açtı’. Şeker yükleme testinde alınan şeker miktarı çok önemli boyutlarda değildir. Bu test sadece var olan bir tablonun ortaya çıkmasını sağlar. Eğer şeker metabolizmasında bir sorun yoksa bir tepsi baklava yenilse bile herhangi bir kan şekeri düzensizliği gelişmeyecektir. Test sırasındaki en fazla yakınmalardan biri bulantı-kusma şikâyetleridir. Verilen glikoz sadece 1 bardakta eritilip içirilmeye çalışıldığında ortaya çıkan bir yakınmadır. Toplam glikoz 3 bardak suda eritilip, bir miktar limon sıkıldığında böyle bir sorun gelişmeyecektir.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp