İnsülinomalar

Hücre tümörleri (insülinomalar) pankreasın endokrin tümörlerinin en yaygın olanıdır. Klinik olarak belirgin hipoglisemiye neden olacak düzeyde insülin üretiminden sorumludurlar. Pankreasın bu lezyonlarının karakteristik üçlü klinik bulgusu vardır: (l) 50 mg/dL altında kan glukoz düzeyi ile birlikte ortaya çıkan hipoglisemi atakları, (2) Bu ataklarda esa olarak merkezinir sisteme ile ilgili kon füzyon, bilinç bulanıklığı veya kaybı gibi belirtiler görülür, (3) Ataklara açlık veya egzersiz neden olur, beslenme veya damar yoluyla glukoz verildiğinde hemen kaybolur.

Morfoloji

İnsülinomalar en sık pankreas içinde bulunur ve genel olarak benigndir. Çoklu tümörler veya ektopik pankreas dışında ektopik tümörlere de rastlanmakla birlikte çoğu tek lezyonlardır. Olguların yalnızca yaklaşık %10'unu oluşturan gerçek karsinomlara yukarıdaki malignite ölçütleri temel alınarak tanı konulur. Tek tümörler. pankreasın herhangi bir yerinde yerleşmiş, genellikle küçük (sıklıkla çapları 2 cm 'den az) ve kapsüllü, soluk kırmızı kahverengi nodüllerdir. Histolojik olarak bu benign tümörler belirgin şekilde dev adaelkiara benzerler. Damarlara göre yönelimlerini koruyan tekdüze hücrelerin oluşturduğu düzenli kordonlar şeklindedir. Malign lezyonlar bile çok fazla anaplazi bulgusu göstermezler (Şekil 2034A) ve yalancı bir kapsülle çevrili olabilir. immunohistokimyasal inceleme ile tümör hücrelerinde insülin varlığı belirlenebilir.

Elektron mikroskop altında tümöral f3 hücreleri, normal benzerleri gibi, kendilerini çevreleyen zardan belirgin bir boşlukla ayrılmış, poligonal veya dörtgen şeklinde yoğun kristaller içeren belirgin yuvarlak granüller görülür. Klinikte anlamlı bir hormon etkinliği görülmese de bu granüllerin bulunabildiğine dikkat edilmelidir. Adacık hücreli tümörlerin %80'ine yakını aşırı insülin salgılarken bunların %20' si dışında tümünde ancak hafif bir hipoglisemi görülür.

Bazı olgular hiçbir zaman klinik belirti vermez. İnsülinomalarda kritik laboratuar bulgular, kan insülin düzeyinin yüksekliği ve insülin glukoz oranının yüksek olmasıdır. Tümörün cerrahi olarak çıkarılmasını genellikle hipogliseminin aniden tersine dönmesi izler. Hipogliseminin insülinomarun yanısım çok savıda başka nedenleri olduğunu kaydetmek önemlidir. Bunlar arasında yaygın karaciğer hastalığı, bazı fibrosarkomlar tarafından insülin benzeri büyüme faktörüz (IGF2) salgılanması ve kişinin kendine insülin enjeksiyonu yer alır.