Diabet Kliniği

DİABET KLİNİĞİ

Diabet, pankreas guddesinin insülin yapım azlığı ve onunla birlikte insülin, glucagon oranının değişmesine bağlı bir metabolizma hastalığı olduğuna göre bu hormonların yapım ve salgılanmalarında ortaya çıkacak değişiklikler hestahörn klinik tablosunu meydana getirecektir.

Tip I ve Tip II diabet kliniğine ayrı ayrı geçmeden önce genelolarak diabet kliniğinden bahsedelim.

I - insülin eksikliği veya etkisizliği karbonhidrat(seker) metabolizmasıında şunlara neden olur:

1) - Gıdalarla alınan glikozun Karaciğer, yağ dokusu ve kaslarda kullanılması azalır.

2) - Karaciğerde glukozun fosforilizasyonu azalır.

3) - Karaciğerde depo şekeri olarak bulunan glikojenin parçalanması (glikojenoliz) artar·şekere dönüşür.

4) - Şeker olmayan maddelerden Karaciğerde glikoz yepuru (Glikoneojenez) artar.

Bu dört reaksiyonun sonucu, kan şekeri yükselir yani (Hiperglisemi) oluşur. Kan şekerinin yükselmesi, idrarta şekerin zorunlu olarak atılmasına idrar hacminin artmasına yani poliüri, polifaji ve polidipsi çok su içmek, çok idrara çıkmak, çok yemek yemek» gibi klinik belirtilerin ortaya çıkmasına neden olur. Eğer kan şekeri çok ciddi düzeylerde ise bunlara ilave olarak hastada su kaybı, cilt ve cllt altı sıvı azalması, tansiyon düşüklüğü ve taşikardi ortaya çıkar.

II- Protein metabolizmasındaki değişiklikler ve bu nun klinik bulguları :

Amino asid kullanımı azalır. Yani besinlerle alınan proteinlerin ana maddeleri kullanılamaz. Bunlar iskelet kasları için gereklidir.Besinlerle alınan protein ve amino asidler kullanılamıyorsa kas dokusu kendi içindeki proteini parçalar dolayısıyla kas erimesi, zayıflama başlar. Adale yorgunluğu veağrılar buna eklenir.

III- Lipid - Yağ metabolizması değişikliği:

İnsülin anabolik yani yağ depolayıcı hormondur. Onun eksikliği depolardaki yağın parçalanıp, depoların azalmasına neden olur. Parçalanan yağlardan ayrılan bazı ara ürünler, bulantı ve kusmaya, asetorı ve benzeri maddelerin toplanmasına, karın ağrısı ve asetondan oluşan klinik tabloya, göz kapakları dirsek veya kalça ve sırttaXanthoma denen sarı beyaz yağ taneciklerinin toplanmasına neden olur. Bu yağ yıkılma işi durdurulmazsametabolik asidoz denen tablo ortaya çıkar ve hasta yavaş yavaş hiperglisemik·ketoz kornasına girer.Böylelikle pankreas insülin değişikliğinin neden olduğu klinik tabloyu genel yapısıyla gördükten sonra kaç şekilde belirti verir onu görelim.

A - insülin eksikliği geçicidir.

Veya başka bir hastalığın sonucudur. Gebelikte olduğu gibi endokrin veya hormonal hastalıkların başlangıcında görüldüğü gibi, bunlar tedavi edilir, veya gebelik sona ererse hadise normale döner.

B - Diabet aşikar hale gelmemiştir.

Gizli devrededir,pankreasda insülin yapı m ve salgısı çok azdır. Ancak arya giren bir faktör bunu ortaya çıkarır. Ateşli hastalıklar,aşırı stres s sendromları veya bazı ilaçlar gibi, bunların etkili olduğu durumlarda diabetin klinik bulguları görülür.Etkileri kalkınca diabetik klinik arazlarda kaybolur.

C - Çocuk yaşı - Genç yaşı

Jüvenil diabet. Tipi: Bunun özelliği ve bulgularını kitabın başında çok geniş bir şekilde anlatmıştık. Genellikle % 70 vak'a tümüne yakın Insülin noksanlığı ile ortaya çıktığı için tablo ağır ve ciddidir. Her üç metabolizma bozukluğu bulguları ile hastalık kendini gösterir.

D - Erişkin yaşı - Tip II diabet:

Bu tipte insülin eksikliği çok azdır. Ancak hastalığın ilerlemiş devrelerinde insülin eksikliği tablosu görülür. Fakat insülin etkisi azalmış veya insüline karşı direnç husule gelmiştir. Bu hastalar genellikle şişman olur. Açlık kan şekerleri normal,hatta düşük olup post-prandiyalleri yüksek olup sık sık acıkan ve devamlı yemek ihtiyacı olan kimselerdir. Diabet etmeyen ve açlık kan şekerinin düşüklüğüne aldanarak zayıflamayan bu hastalarda diabetin komplikasyonları erken devrede görülmeye başlar ve klinik tabloyu bu bulgularla dolu görürüz. Ya göz (retina) damarları komplkasyonu, ya böbrek (glomerul) mikroanjiopatisi ve ona bağlı idrarda albumin, üre yükselmesi tansiyonda artış ve nihayet böbrek yetersizliği durumu, veyahutta alt taraf arterlerindeki ateroskleratik değişmelerle dolaşım yetersizliği veya beslenme bozukluğu tablosu ön plana çıkar.Hangi tip olursa olsun diabet kliniği, diabetin şimik ve hümoral bozukluğu ile parelel seyrettiği için erken devrede yeni ve hassas metodlarla bunları tesbit etmek imkan dahilindedir.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp