Elektro Akupunktur

Natural elektrositi uzun yıllardan beri kullanılmaktadır. Kaynaklarını deniz ve tatlı su balığı, özellikle Torpedo Marmarata ve elektrikli MaIcpterus ile elektrikli Gymnotus balıkları oluşturmaktadır. Nile Catfish (Nil kedi balığı) ,M. Ö. 2750'de Mısır'da hastalıkları iyileştirmek için kullanılmış. Aristotales, elektrik balığı Torpedo için "Torpedonun insanlarda dahi uyuşukluğa sebep olduğu bilinir" der. Naturel tarihci Pliny ve Plutarch ise, bu balığın uyuşturucu etkisinden bahsederler. M. S. 46 yıllarında yaşayan Scribonus Largus, ağrıdan kurtulmak için Torpedo balığı ile yapılan elektro terapiden bahseder. Tiberuslu Anterus, baş ağrılarından bu şekilde kurtarılmıştır. Müzmin ve dayanılmaz olan bu baş ağrısı azalana kadar, canlı siyah Torpedo balığı ağrılı alana konulmuş ve uyuşukluk başladığında balık yerinden alınmıştır. aksitaktirde normal hislerin kaybolması söz konusu olabilirdi. Cladius Galen, canlı ve ölü elektrik balıklarını incelemiştir. Bu balıklar yenildiği zaman iyileşme olmamıştır. Buna karşılık canlı Torpedo balığı, baş ağrısı çeken hastaya konulduğunda ağrı kaybolmuştur. Galen 'in uyguladığı gözlemler, bu tedavinin uyuşturucu etkisi ve ağrıyı giderdiği tespit edilmiştir. Torpedo, Marcellus Empricus ve birçok bilim adamı tarafından 19' uncu yüzyıla kadar ağrı tedavisinde kullanılmıştır. Elektrik balığı tarafından üretilen etkinin karakteristiği, lokal elektrikal analjezi tarafından yapay olarak üretilen etki benzeridir. Yalnız voltajda farklılık göstermektedir. Torpedo 40-50 voJt, elektroanaljezi için kullanılan cihaz ise 1-350 volt olup, impuls sayısı 100 ile birkaç bin arasındadır. i650 yılında Von Guericke, elektrostatik bir alet geliştinniştir. 1745' ele Kleist, üretme ve depolamayı başardığı aleti yapmıştır. Daha sonra lhan Wesley bu elektrik türü ile iyileşen birçok vak'ayı açıklamıştır. Bataryanın gelişmesi ve induksiyonlu aletlerin yapılması, elektro tıbbın gelişmesini sağlamıştır. Voltaj veya galvanik ve faradik akımlar daha güçlü ve statik elektrikten daha kolay modüle edilmiştir. 1858' de Francis, ilk olarak, Philedelphia' da elektrik kullanarak diş ağrısından kurtulmayı açıklamıştır. Ağrıyı kesmeyi, bir elektrodu dişin yanına, öteki elektrodu hastanın eline tutturarak gerçekleştirmiştir. Her yerıiliğe tarih boyunca her zaman karşı çıkıldığı gibi, bu yöntemin diş hekimliğinde kullanılması kararlaştırılmış, ancak genel kullanım için uygun olmadığı ileri sürülerek çalışmalara son verilmiştir. Buna rağmen bu teknik o yıllarda Kuzey Amerika'da ve Avrupa'da popülerliğini muhafaza etmiştir. Garrat, 1858' de Boston' da aynı tekniği uygulamıştır. Diş ağrısı olan 26 hastada ağrıyı kesebilecek 64 nokta tespit etmişti. Hastaların 1/3 'ünün ağrı duymadığını, geri kalanların az da olsa ağrıdan kurtulduklarını ve tahammül edilebilir bir ağrı duyduklarını söylemiştir. Garrat aynı zamanda elek trik tedavisinin periferal nöropatide, trigeminal nöraljide ve diş ağrılarında kullanıldığını söylemiştir. Bir başka Amerikalı W. G. Oliver, l857'de bufalolarla çalışmış ve elektrik analjeziyi bulduğunu iddia etmiştir. Francis ve Oliver arasındaki bu iddia mücadeleye dönüşmüş, sonunda Francis patenti almıştır. Oliver ise Magno-elektrik cihazını keşfetmiştir. Daha sonraları Oliver ameliyatta anestezi için, elektrodu hastanın ellerine, kollarına ve bacaklarına yerleştir miştir. Bu yöntem ile, 10 Şubat 1858'de hastanın sol bacağındaki ülserin çıkarılmasını sağladı. Oliver, bunun doğum için kulIanılabileceğini ve amacın ağrıyı kesmek olduğunu açıkladı. İngiltere'de elektro analjezi ilk kez 1858 yılında uygulanmıştır. İngil tere'deki bu uygulamanın, alektro akupunktur tedavisinin Avrupa'da ya yılmasında önemli rolü olmuştur. İngiltere Sağlık komitesi, bu yöntemin lokal anestezi etkisi olduğunu ve diş çekimlerinde kullanılabileceğini bildirdi. Londra Diş Hekimliği Fakültesi 40 vak'ada diş çekimini incelenmiştir. Bütün hastaların el ve kollarında uyuşma hissi varlığı belirlenmiş ve ağırlı yok edilmiştir. Hastanın birinde yanlış bağlama uygulanmış ve şiddetli ağrı oluşmuştur. Bu uygulama daha sonra Hollanda, Almanya, Belçika ve ıtalya'da kulanılmaya başlanmıştır.