Akupunkturun Endikasyonları

Akupunkturun Endikasyonları :


AKUPUNKTURUN ENDİKASYONLARI

Akupunturun endikasyonlanna Batı tıbbı açısından bakılamaz. Gerçekten de Batılı doktorlar, sorun ortaya çıkmadan hasta kabulüne alışkın değillerdir. Bizde hastalıktan korunma, tıbbın zayıf kaldığı bir bölümdür.Çin'de hastalar doktorlarına abone olurlardı. Doktor müşterisini sağlıklı tutmak için ücret alırdı. Bedenin temel enerjisini güçlendirmeye ve normal fizyolojik durumunu korumaya yönelmiş enerji tıbbı, akupunktur, koruyucu bir tıp uygulamasıydı.Batılı doktorlarca bilinmeyen bu belirtiler ve pülsoloji yardımıyla akupunkturcu, hastalık oluşmadan önce başgösterebilen boşlukla doluluğun simgeleri olan dengesizlikleri arar.

Bu gerekçeyle de, büyük düzensiz hava dönemlerinde, ilkbahar ile sonbahar ılımlarında, hastalarına birkaç yeniden dengeleme seansı önerir.Günümüzde ilaç kullanımının artmasından kaygılanan kamuoyu, akupunktura, daha doğal bir tedaviye yakınlık duymaktadır. Ama ne yazık ki hasta, hastalık yıkıcı bir evreye ulaştığında ve öteki tedavilerin tümü başarısızlıkla sonuçlandığında akupunktur doktoruna gelmektedir. Bu yüzden de yeniden dengeleme işlemi daha uzun süre almaktadır.

I. Hangi Hastalıklarda Akupunktura Başvurulur?

1. Ağrılar Bir yandan romatizma terimi altında toplanan tüm ağrıları kapsar: artrit ve eklemle ilgili ya da ilgisiz tüm ağrılı hastalıklara yolaçan,ana ve ikincil meridyenlerde sıkışıp kalmış rüzgâr,soğuk ve nemlilik etkenli hastalıklar. Daha açık anlatımla kasları, kirişleri ve kılıfları tutan hastalıklar, aponevrozlar, seröz burslar ya da bir hareketintekrarlanmasıyla beliren (tendinit) ya da yaşlanma sürecinden kaynaklanan hastalıklar.
Bir yandan da tüm nevraljileri kapsar: kol sinirağı nevraljileri, siyatik nevraljileri, yüz nevraljileri; baş ağrıları ve migrenler, zona. Akupunktur ağrıları dindirir ve genellikle iyileştirir. Her ne olursa olsun ağrı kesici ve iltihap önleyici ilaç dozunu azaltmayı sağlar.

2. Spazmlı Hastalıklar İç organlara ilişkin,mide, bağırsak spazmları (kabızlık, ishal, mide ülseri); kas kasılmaları ve spazmları (hasta organları yeniden çalışır duruma getirmedeki ve hemiplejiile polyomiyelit tedavisindeki yaran bundan kay
naklanır).

3. Uyku bozuklukları.
4. Enürezi.

5. Alerjik Hastalıklar Çoğu kez, özellikle saman nezleleri, spazmlı rinitler, ekzema, prurit ile astımda (modern tedavileri kaldıramayan astımlının yoğun kortizon tedavisinden kurtulmasını sağlar) beklenmedik ve şaşırtıcı sonuçlar verir.

6. Basit çöküntü ve kaygı durumları üstünde tikkat çekici etkiler gösterir.

7. Travmatoloji ve Ameliyat Sonrası Tıbbı Çok hızlı en iyi nitelikte bir iyileşme sağlar. Kemikleri tutturma amacıyla kullanılan metal parçalar düzeyinde kireçleşme güç gerçekleşir. Akupunktur tedavisinin ise kaynama oluşumunu kolaylaştırdığı düşünülür.

8. Sağırlar ve sağırdilsizler akupunktur yöntemiyle iyileştirilebilirler. Duymayı kolaylaştırıcı alıştırmalarda akupunkturdan yararlanılabilir:"Kulağın arkasına derin olarak uygulanan akupunktur, ses algılama bandını genişletir. Bu da sağırların işitmesini sağlar".

9. Hamilelik ve Doğum Sırasında Son dönemlerde Paris Diaconnesses Hastanesi'nde ve
Caen Üniversite Hastanesi'nde yapılan çalışmalar,
bu durumlarda akupunkturun endikasyonlannı
saptamaya olanak verdi.
Düzenlenen istatistikler, hamileliğe eşlik eden bulantı, kusma, hıçkırık, dolaşım bozuklukları, iç sıkıntısı, korku gibi sorunlarla savaşmada akupunturun yararını göstermektedir.
Doğum başladığı sırada, bazı olaylarda akupunktur, daha elverişli olarak oksitosik ilaçların yerini alabilir. Doğum sırasında genişleme, akupunktur uygulamasıyla hızlandırılır. Doğum yapan kadınların yüzde 70'inde kasılmaların düzelmesi yoluyla, doğum sonrası ve doğum öncesi ağrılarda bir azalma kaydedilmiştir. Bu yöntemle doğum kolay laştırılır ve süresi kısaltılır.

II. Akupunkturla Anestezi

Akupunkturla anestezi, üstünde çok tartışılan güncel bir konudur. Bu yöntemle Çin Halk Cumhuriyeti'nde, Fransa'da, İtalya'da ve Avusturya'da binlerce uygulama gerçekleştirilmiştir.
Çinliler tarafından ortaya konan üstünlükleri şunlardır: karmaşık malzeme gerektirmemesi, kırsal bölgelerde, ıssız yörelerde ve savaşta uygulama kolaylığı, ameliyatların yan etkilerini basitleştirme, enfeksiyonları azaltma (bu, Avrupa'da diş hekimliği alanında doğrulanmıştır), göz anestezileri ve kimi eklemlerde tek yanlı olarak hareketi denetleme olanağı, alerjik kişilerde ve kimi kalp hastalarında anestezi olanağı.
Sorunun önemi nedeniyle, anestezi uzmanının bildiği klasik anestezinin özelliklerini, akupunktur anestezisi ile karşılaştırmak üzere bir hatırlatma yapalım (Dr. Janine Mirabel'in çalışmaları).
1. Anestezinin Unsurları Modern anestezinin temelleri, henüz bu yüzyılın başında birkaç öncü tarafından atıldı: diş hekimleri, cerrahlar ve kimyacılar.
1850'de Snow, ilk anestezi doktoru olarak tarihe geçti. Bu uzmanlık dalının yayılması için yaklaşık yüz yıl kadar beklemek gerekti. İlk adımlar, ancak İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra atıldı.
Terimin modem anlamıyla anestezi, şu beş görevi yerine getirmelidir:
1) Analjezi sağlanmalı, yani hastanın acı duyma
yetisini yoketmelidir:
2) Hastanın bilincini kendine ve dış dünyaya karşı denetlemelidir;
3) Kas gerilimini azaltmalı ya da yoketmelidir; bu, cerraha ameliyat sırasında rahatlık sağlar;
4) Nörovejetatif sistemi, atardamar basıncında ve kalp ritminde beklenmedik değişmeler, bulantı, terleme gibi saldırılardan ayırmalıdır;
5) Son olarak anestezi uzmanı hastayı "canlandırabilmeli"dir; yani oksijen verebilmeli, kan aktarabilmeli, yapay solunum, kalp canlandırma işlemlerini uygulayabilmeli, su, mineral tuzları, vitamin ve kaloriyi düzenleyerek hidroelektrolit ve besin dengesini yeniden kurabilmelidir.
Anestezi, analjezi ile eşanlamlı bir terim değildir. Analjezi, anestezinin görünümlerinden yalnızca biridir.

2. Analjezi Sorunu Hasta için kuşkusuz en önemli sorundur. Akupunkturun ağrıyı kestiği çok iyi bilinen bir kavramdır. Akupunktur çeşitli lumbago ağrılarını, baş, diş ve başka birçok ağrıyı dindirir.
Anestezi sırasında, ağrı oluşumunu önlemek gerekir. Akupunktur uzmanı hastayı, ameliyat bölgesine göre hazırlamalıdır.
Çok uzun süreden beri önemli ağrı yolları, yani ağrıyı beyne iletebilen yollar incelenmekteydi. Bu aktarım mekanizmaları üstünde etkili olan pek çok belirsizlik vardı. Ama şimdiye kadar, analjezi elde etmek için yalnızca, çevreden beyne artarak ilerleyen bu ağrılı aktarım yollarını lokal anestezi ya da genel anestezi ilaçları ile kesmenin gerekli ve kaçınılmaz olduğu düşünülüyordu.
Son yıllarda önemli ve üstünde pek durulmamış bir olay aydınlığa kavuşturuldu. Sinir sisteminin çeşitli düzeylerinde, ağrı bilgilerinin çevreden beyne dağılmasını önleyen denetim kuşaklarındaki baskılayıcı sistemler ortaya çıkartıldı.
Klasik tıpta önemsenmeyen bu sistemler, kuşkusuz akupunktur uzmanınca uyarılan sistemlerdir.
Sözkonusu verilerden hareketle akupunktur, nörofîzyoloji dili ile açıklanmaya başlamıştır.
Süreç içinde akupunkturcu anestezi uzmanı, yeni tekniğinde üstünlük kazanacak ve başarılarını artıracaktır. Ama kimyasal analjezi dalı da aynı şekilde gelişimini sürdürecektir ve Batıda uzun zaman, büyük olasılıkla her zaman, en önemli teknik olarak varlığını koruyacaktır.

3. Bilinç Sorunu Ameliyatın tüm aşamalarında bilinç yitiminin, hasta için en iyi durum olduğu açıkça ortadadır. Uyutucu ilaçlan "kokteyller'e karıştıran genel anestezi, bu beklentileri karşılar.
Bir nöroleptikle (yani bilinci zayıflatan bir ürün) düzenlenen güçlü bir analjezikten yararlanan bir başka anestezi şekli olan nörolept analjezi de aynı amaca ulaşır.
Akupunktur uzmanı da hastasını sakinleştirebilir, yatıştırabilir. Bu çok iyi bilinen bir kavramdır. Anestezi doktorunun ikinci bir rolü de, yöntemi yoluyla hastayı, belirli ölçüler çerçevesinde hoşnut etmektir. Ancak akupunkturun bu özelliği çoğu zaman önemsenmez ve telkinden, güdülemeden, sosyokültürel etkiden sözedilir.
Büyük önemi olmakla birlikte küçümsemeyle karşılanan bu kavramlara, ustaca uygulandığı zaman telkinin tek başına, başka hiçbir anestezi tekniği gerektirmeden istenen etkiyi sağladığını ekleyelim. Bilimsel anestezi çağından önce, binlerce hasta hipnoz altında ameliyat edilebiliyordu; çok yakınlarda sofronizasyon adıyla anılan benzer deneyler, Fransa'da ve İspanya'da gerçekleştirildi.

Bu fenomenleri küçümsemenin bir yanılgı olacağını düşünüyoruz. Anılan mekanizmanın akupunkturla anestezi sırasında bir ölçüde sözkonusu olması olasıdır. Gerçekten de, burada sofronizasyon sürecinden gelen unsurlar bulunur:
Güdüleme: Hasta acı çekmek istemez ve işlemin etkili olacağını umar;
Aktarma ya da sofronik bağlaşma, hastanın bilincinin doktoruna ya da bir düşünceye uygun olmasıdır;

Belirtiiğne belirtisi: Hastaya telkin yoluyla, uygulanan iğnelerin birkaç dakika sonunda analjezik etki yapacağı benimsetilir.
Günlük tedavilerde doktorun hastaya bilinçsizce verdiği telkinler genellikle tehlikelidir. Bu fenomenlerden henüz plasebo kullanımı sırasından yararlanılmaktadır ve tehlikelerini bilmemek korkunç bir yanlışa yolaçabilir. Ancak, akupunkturun etkilerini sofronizasyon yoluyla potansiyel hale getirmek, çok istenen bir olaydır.

4. Kas Gerginliği Sorunu En iyi biçimde kurarla önlenir. Kas hipertonisi akupunktur uzmanı tarafından sağlanmalıdır. Bunlar ilgili deri noktalarıyla uyum içindedirler.

5. Nörovejetatif Ayırma Ağrı direndiği ölçüde iç organlar üstündeki çekme, nörovejetatif bir saldırganlık gösterir. Akupunkturla anestezi sırasında soğuk soğuk terleme, tansiyon değişiklikleri, kalp ritminde bozukluklar gibi olgulara bakılırsa, sözkonusu saldırının varlığı görülür. Okuyucu Fransa'da ya da Çin'de akupunkturla anestezi üstüne çekilmiş bir film izlediyse, bu durumu gözlemlemiş olabilir. Anılan etken henüz tümüyle önlenememiştir. Bu nedenle girişimden önce, sıklıkla koruyucu bir ilaç verilir. Günümüz uygulamalarında novokain perfüzyonundan yararlanılmaktadır.

6*. Ameliyat Sonrası Reanimasyonu Anestezi uzmanı tarafından her durumda yapılabilir. Akupunktur, önemli ameliyatlarda bile yara kapanma sürecini hızlandırmaya büyük bir yardım sağlayabilir ve ameliyat sonrasındaki gelişmeleri kolaylaştırabilir.

7. Kulak Akupunkturu Yeni bir yöntemdir. Lyon'dan Dr. Nogier'nin nöroanatomi hakkındaki dikkat çekici düşüncesine dayanır. Kulak şemasında ters dönmüş embriyonu gören Nogier, bu organda bedenin tüm bölümlerini, merkezi ve otonom sinir sistemleri ile çeşitli organları bulmaktadır. Kulak akupunkturunun analjezik etki gücü, duyumlar üstünde kesin bir üstünlük gösterir. Henüz denenmemiş yöntemlerin akupunkturla analjeziyi gerçek başarıya götürmesi çok güçlü bir olasılıktır.

8. Anestezi Uzmanı İçin Akupunkturun Önemi Nörofizyolojide, baskılayıcı sistemlere ilişkin araştırmaları başlatması bakımından, önemli bir olay gibi görünmektedir.
Akupunktur kuşkusuz, yeni kimyasal aracıların incelenmesine de olanak verecektir. Çapraz dolaşım deneyleri ile, serum verilmiş hayvanlarda da analjezi oluşturulabilmiştir. Analjeziden sorumlu maddenin ayrılması, like(*) ya da rakibi gibi davranan baskılayıcı maddeleri sentezlemeyi sağlayacaktır. Bu maddeler, olasılıkla anestezi farmakopesinin başını çekecekler ve birkaç yıl içinde de kullanılabilir hale geleceklerdir.

Anestezi uzmanı için akupunktur, manevi bir kazanca, meslek açısından bir genişlemeye neden olabilir. Teknik bakımdan ise, henüz bazı göz ve üstçene ile yüze ilişkin ameliyatlarla doğumda uygulanma aşamasındadır.Akupunktur ameliyata hazırlamaya, ameliyat sonrasına, enfeksiyon tedavisine çok önemli kavramlar getirir. Ama bugüne kadar, akupunkturla anestezi tekniğinin uzun zaman aldığı ve güvenilir olmadığını unutmamak gerekir. Bu, bir araştırma yöntemidir. Uzakdoğu'da ilginç sonuçlara ulaşmış gibi görünürse de, özellikle ağrı eşiğini içeren ırksal fizyoloji farklılıkları nedeniyle Batılılara önerilmez.

III. Akupunkturun Sınırları

Hastalıklar, organlarda değişime ve yıkıma yolaçacak ölçüde önemli olduğunda akupunkturun etkisi durur. Akupunktur doktoru mikroplu hastalıklarda, akut ve enfeksiyonlu durumlarda allopati doktoru gibi davranmak ve antibiyotik kullanmak zorundadır. Bedendeki temel yaşam enerjisini güçlendirmeye girişebilir, ama Çinlilerin dedikleri gibi "Kapı açık bırakılırsa düşmanı yakalamak neye yarar?" Kanser, verem gibi organ yozlaşmasının gerçekleştiği durumlarda, akupunktur tümüyle reddedilmezse de, hastanın yalnızca ikinci derecedeki ağrılarını dindirebilir.
Kısa bir süre önce, tavşanlar üstünde yapılan çapraz dolaşım deneyleri, Bruce Pomeranz'ı akupunkturcular tarafından aranan nöromediatörün endomorfin3 olabileceği düşüncesine götürdü. 1977'de Kanada'da Prof. Chr^tien ve ekibi, Guillemin'in başlangıç çalışmalarından yola çıkarak endomorfinin kimyasal incelemesine girişti.

Akupunkturu reddetme deneyim yoksunluğunun bir sonucudur: 1980 yılının ilk sömestresinde, Stockholm'deki İsveç Geleneksel Çin Tıbbı Akademisi'nde, Upsala Üniversitesi'nden bir istatistik uzmanının da işbirliği ile üç hasta grubu (200) kişi üstünde ilginç bir deney yapılmış; sonuçlar sigarayı bırakma konusunda akupunktur tedavisinin kesin bir etki sağladığını göstermiştir.


(3) Endomorfinler ya da endorfinler: Hipofiz tarafından salgılanan analjezik etki göstererek beyindeki alıcı bölgelerine yönelen maddelerdir. Bu sinir aracıları bir deri uyarısı etkisinde salgınabilirler.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp