Canan Karatay Yağ Ye, Hasta Olma!

Canan Karatay Yağ Ye, Hasta Olma! : SORU:

Bağışıklık sistemimizin zayıflayıp çökmesine neden olan etkenleri sıralayabilir miyiz?

CEVAP:

Bağışıklık sistemimizi zayıflatan, çökerten birçok etken bulunmaktadır. Bunlardan 10 önemli etkeni şöyle sıralayabiliriz:

1. Sağlıksız trans yağlar (margarinler, rafine edilmiş/rivyera adıyla satılan tüm bitkisel yağlar, fabrikasyon yiyeceklerde ya da pastane ürünlerinde kullanılan hidrojenize bitkisel yağlar)

2. Tatlılar, şekerler, hamur işleri, asitli ve şekerli içecekler (glisemik indeksi yüksek karbonhidratlar)

3. Kan şekeri yüksekliğine, insülin yüksekliğine, karaciğer yağlanmasına, obeziteye ve diyabete neden olan bütün etkenler

4. Kötü beslenme ve yaşam biçimi

5. Gizli ve aşikâr olan alerjiler

6. Çevremizde aşırı düzeyde bulunan kimyasal toksinler

7. Kişisel bakım ve temizlik ürünlerinde bulunan kimyasallar

8. Yüksek elektrik gerilim hatları ve çeşitli elektromanyetik alanlar, röntgen ışınları

9. Fiziki ve mental (ruhi) stresler, agresiflik, saldırganlık

10. Yalnızlık, kimsesizlik

Peki, kronik/dejeneratif hastalıkların temeli nasıl atılıyor?

Az yağlı ya da yağsız beslenme sonucunda, vücudumuzun ihtiyacı olan önemli ve yağda çözünen vitaminlerin (A, D, E, K vitaminleri gibi) eksikliği ortaya çıkar. Ayrıca bu az yağlı ya da yağsız beslenme sırasında sağlıklı yağlardan mahrum kalınması sebebiyle kronik/dejeneratif hastalıklara da meydan açılmış olur.KİLO ALMAKTAN KORKUP, VÜCUDUMUZ İÇİN GEREKLİ SAĞLIKLI YAĞLARI YEMEDİĞİMİZ ZAMAN, BÜTÜN HÜCRELERİMİZDE, DOKULARIMIZDA VE ORGANİZMAMIZDA CİDDİ BİR ŞEKİLDE BİRÇOK EKSİKLİKLİK VE BOZULMA MEYDANA GELMEKTE, BİRÇOK SAĞLIK SORUNU ORTAYA ÇIKMAKTADIR!

Niye yağ oranmı az buluyorsunuz? Bağışıklık sistemimizi güçlendirsek ve az yağlı yesek, hem kilo sorunundan hem de hastalıklardan korunmaz mıyız?

Evet, bağışıklık sistemimiz güçlü ve kuvvetli olduğu zaman üşütünce bile hastalanmayız. Yani “Üşüttüm de, hastalandım” ya da “Çocuklar soğuk su içti de hastalandı” veya “Çocuklar çok terledi de hastalandı” demeyiz. Çünkü ‘soğuk’ kimseyi hastalandırmaz (yaşlılarda ağrı, sızı, adale tutulması hariç tabii). Hastalık sebepleri bakterilerdir, virüslerdir, alerjen maddelerdir. Soğuk, mikrop da değildir, bakteri de değildir, virüs de değildir (bilakis virüsler sıcak havada daha çok artarak faaliyet gösterirler). Eğer soğuk hastalık sebebi olsaydı, hayatları sıfıra yakın ısıda geçen Eskimoların her daim hasta olmaları gerekirdi...Ama bağışıklık sistemini güçlendirmenin yolu, az yağlı beslenmeden değil aksine sabahları sağlıklı yağ, sağlıklı protein ve sağlıklı karbonhidratın bir arada bulunduğu iyi ve güçlü bir kavatlıdan geçer.

Bu iyi ve güçlü kahvaltının nasıl olacağının cevabı da Karatay Mutfağı kitabında yer alan Karatay Kahvaltı Tabağında yer almaktadır.İyi ve güçlü bir kahvaltı ile aynı zamanda damarlarımızın içini kaplayan endotel’ dediğimiz tek hücreli zar da güçlenmekte ve kuvvetlenmektedir. Böy- lece özellikle aşırı miktarda şeker tüketimi sonucu oluşan serbest oksijen radikallerinin ve trans yağların zararlı etkilerine karşı, vücudumuzun direnebilme gücü de artmaktadır.Doğal tereyağı, soğuk sıkım sızma zeytinyağı (rivyera olmayacak) ve temel yağlardan saf Omega-3 tüketimi, kalp ve damar hastalıklarını da önlemektedir. Amerikan Kalp Derneği, günde 3 gr Omega-3 alınmasının, kalbi koruduğunu ve ani kalp ölümlerini önlediğini bildirmektedir.

Kalp krizi ve kronik/dejeneratif hastalıkların nedeni, daha önce de açıklamış olduğumuz gibi, az miktarda da olsa sıkça tükettiğimiz margarin, mısırözü ya da ayçiçeği gibi bitkisel yağlarda bulunan Omega-6 yağlarıdır. Omega-6 yağlarının sağlığımıza zarar vermelerinin sebebi, aşırı kırılgan olmaları ve çok çabuk bozularak trans yağa dönüşmeleridir.Trans yağları daha önce bahsettiğimiz zararlı etkilerinin yanında, organizmada serbest oksijen radikallerinin üretimini de artırmaktadır.Bir parantez açıp, keten tohumu gibi Omega-3 içeren yağların yüksek ısıya maruz kaldığında da bozulduğunu ve trans yağa dönüştüğünü vurgulamak, özellikle margarinlerin içinde “Omega-3 içerir” diye katkı olarak kullanılan bu yağlarda o fabrikasyon işlemler sırasında Omega-3 kalmadığını vurgulamak isterim.

Bilerek ya da bilmeyerek tüketilen trans yağlar, vücutta normalde 1/4 olması gereken Omaga-3/Omega-6 oranının, günümüzde neredeyse 1/20’lere çıkmasına sebep olmuştur. İşte kronik/dejeneratif hastalıkların temelindeki sebeplerden biri budur ve yoğun miktarda sağlıklı yağ yemeden, yani az yağlı veya yağsız beslenerek bu durumun düzelmesi mümkün değildir.Sağlıklı doğal yağları dengeli bir şekilde tükettiğimiz takdirde, trans yağların sebep olduğu kronik/dejeneratif hastalıklar önlenebiliyor, yani hastalanmıyoruz. Ayrıca eğer hastaysak, iyileşip o hastalıklardan kurtulabiliyoruz.

Karatay Diyeti, Karatay Diyetiyle Yaşam Boyu Sağlık, Karatay Mutfağı ve Karatay Diyetiyle Obezite ve Diyabete Çözüm Var kitaplarında defalarca belirtmiş olduğumuz gibi, kronik/dejeneratif hastalıklar genetik değildir, bu nedenle önlenebiliyorlar.50 yılını hekimliğe adamış bir insan olarak bu kitapları yazmadaki amacım, önlenebilir olan bu hastalıkları anlatıp açıklayarak farkındalık oluşturmak ve halkımızın sağlıklı kalmasını, kronik/dejeneratif hastalıkların önlenmesini ve hastalarında sağlığım geri kazanmasını sağlamaktır.BİR KEZ DAHA VURGULAMAK İSTİYORUM Kİ, KRONİK/DEJENA- TİF HASTALIKLARI ÖNLEMEK SADECE KENDİ ELİMİZDEDİR, BAŞKA KİMSENİN ELİNDE DEĞİLDİR.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp