Canan Karatay Metabolizmandaki Bozuklukları Düzelt!

Canan Karatay Metabolizmandaki Bozuklukları Düzelt! : Soru:Metabolik sendrom hastalık değil, dediniz, o zaman anlamı nedir?

Cevap:Yukarıda da değindiğimiz gibi, metabolik sendrom, karbonhidrat metabolizmasının bozulduğunu gösteren, çeşitli belirtilerin aynı anda, bir arada bulunması ve görülmesidir.“Benim metabolik sendromum var” demek, “Benim metabolizmamda birçok dengesizlik ve bozukluk meydana gelmiştir” demektir.Bu nedenle bilimadamları tam manasıyla bir araya gelip bu konuda anlaşabilmiş değillerdir. Çünkü belirtilerden herhangi biri bile bulunmuş olsa, o kişide hücresel ve hormonal düzeyde ciddi bozukluklar oluşmuştur zaten.Metabolik sendrom ya da sendrom X ya da insülin direnci ya da obezite ya da diyabet ya da kalp damar hastalıkları vb gibi saydığımız belirtilerin görülmesi, bir buz dağının tepesidir! Altında binlerce sistemde işlem ve metabolik bozukluk uzun süreden beri, yani senelerden beri devam edegelmektedir.Gözümüzle görebildiğimiz en önemli klinik belirti, daha önce de söylemiş olduğumuz gibi bel çevresinin giderek genişlemesi ve göbek yağlanmasıdır. Bel çevresinin giderek genişlemesini anlamak için hekim olmak ya da hekime gitmek gerekmez, bunun normal bir gelişme olmadığını herkes gözleyebilir. Göbek çevresinin genişlemesi ve karaciğer yağlanmasının temel ve ana nedeni de, kan şekerinin ve kan insülinin yüksek olmasıdır, yani karbonhidrat metabolizması alt üst olmuştur ve tren çoktan raydan çıkmıştır.

METABOLİK SENDROM ifadesini ilk kez 1977 yılında Alman bilimada- mı Haller kullanmıştır. Haller, obezite, diyabet, kan yağlarının yüksekliği,ürik asit yüksekliği, tansiyon yüksekliği ve karaciğer yağlanması gibi belirtilerin bir arada bulunarak, kalp krizi riskini artırdığım bildirmiştir.1988 yılında da Gerald M. Raven, bütün bu klinik belirtileri içeren topluluk için insülin direnci ya da sendrom X ifadesini kullanmayı önermiştir.220Aslında metabolik sendromun ne olduğu, sendrom X deyip demeyeceğimiz o kadar da önemli bir konu değildir! Birçok bozukluğun vücudumuzda nasıl başladığını, neden meydana geldiğini anlamak, öğrenmek daha önemlidir.Daha önce de belirtmiş olduğumuz gibi, kan insülin yüksekliği, karaciğer yağlanması belirtisi olan ALT enziminin yüksekliği ve früktoz toksitesinin belirtisi olarak ürik asit değerlerinin yüksekliği, metabolizma bozukluğu ve diyabet ve kalp krizi ve felç hastalıkları için önemli göstergelerdir.

ÖNLEM ALINDIĞI TAKDİRDE (DİYABET HASTASI OLSUN YA DA OLMASIN), BU METABOLİK BOZUKLUKLAR GİDEREK, YAVAŞ YAVAŞ GERİLEMEKTE VE DÜZELMEKTEDİR.

Dengeli bir şekilde düşük glisemik indeksli karbonhidratla birlikte, sağlıklı yağ ve sağlıklı protein yenildiği zaman, doğal bir şekilde insülin ve kan şekeri normale dönmektedir! Karatay Diyetinin binlerce kişiyi sağlığına kavuşturmasının asıl nedeni de işte budur! Çünkü kan şekerini ve insülini yükselten faktörler, sağlıklı diye halkımıza yedirilmekte olan, boş kalori içeren yüksek glisemik indeksli karbonhidratlardır.

Kıssadan hisse:
1. Şeker ve insülin metabolizması bozukluklarının nedeni, rafine karbonhidratlar, şekerli içecekler, aşırı tüketilen meyve ve meyve sularıdır.
2. Bozulmuş olan şeker ve insülin metabolizması düzeltilince, diyabet, obezite, kalp krizi ve felç gibi öldürücü hastalıklar da düzelmektedir.
3. Metabolizmayı düzelterek, saydığımız hastalıkları önlemek ya da düzeltmek yalnız ve yalnız kendi elimizdedir.
4. Günlük yiyeceklerimizin karbonhidrat miktarını giderek azaltmamız kendi elimizdedir.
5. Sık sık yiyerek, karaciğer ve pankreasımızı yormamak kendi elimizdedir.
6. Başlangıçta, her gün kendi tempomuzda, günün herhangi bir saatinde 20-30 dakika kadar yürümek kendi elimizdedir.
7. Bozulmuş metabolizma düzensizliklerinin, her yaşta ve her zaman düzelmesi mümkündür ve başka kimsenin değil, kendi elimizdedir!
8. Başta obezite olmak üzere, diyabet, kalp ve damar hastalıkları, felç gibi hastalıkları önlemek kendi elimizdedir.
9. Hastalanmamak, sağlığımızı korumak en ucuz ve en kolay yoldur ve kendi elimizdedir.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp