Epilepsi Teşhisi Çocuğunuza Nasıl Söyleyeceksiniz?

Epilepsi Teşhisi Çocuğunuza Nasıl Söyleyeceksiniz? :

Çocuklara onların hastalıklarını söylerken altın kural; gerçekleri yaşlarına uygun olarak yansıtmaktır.

Bunu söylemek ne kadar kolay ise, uygulamak o kadar zordur. Bir kere, yaşlarına neyin uygun olduğuna karar verebilmeniz için, yaşa uygun çocuk duygudurumları hakkında bilgili olmanız gerekir. (Bu konuda daha fazla bilgi için: Prof. Dr. Sabiha Paktuna Keskin, Düşe Kalka Çocuk'''''''' u okuyabilirsiniz.)iki yaş öncesi çocuğa bir şey anlatmanın gereği yoktur. Onun ihtiyaçlarının anında karşılanması önemlidir. Yani acıkınca hemen yiyeceğinin, uykusu gelince hemen uyumasının sağlanması yeterlidir. Bu, onu şımartmaz. Yalnız burada önemli bir ipucu vardır. Çocuğun ihtiyaçlarını tahmin edip, daha o istemeden sunmakla o bir şeyi ağlayarak istediği zaman ağlamasın diyerek hemen vermek arasında çok önemli bir fark vardır. Aman ağlamasın diye isteği yerine getirilen çocuk isteklerinin ağlayarak ifade edileceğini öğrenir. Daha sonraki isteklerini anlatmak için de bu yolu seçmeye devam eder. Çocuğun ihtiyaçlarını önceden farketmek ise, annenin çocuğu ile iyi bir iletişim kurduğunun belirtisidir.3-5 yaş çocukları “bandaj yaşı”nı yaşarlar.

Onlar için olayların geriye dönüşü yoktur.

Sudan buz buzdan su olacağını kavrayamazlar. “Kar erir su olur, su donar buz olur.” cümlesini ezberleyebilirler. Fakat maddenin şekil değiştirebileceğini akılları almaz. Bunun gibi hastalandıklarında iyileşebileceklerini de algılayamazlar. Onlar için yaraları bereleri çok önemlidir. Bu yaşa “bandaj yaşı” denmesinin sebebi de budur.Bu yaş çocuklarına hastalıkları, masallarla süslenerek anlatılmalıdır. İlacı sevgi ile verilmelidir. İyi ki doktoru ona bu ilacı vermektedir. Bu ilacı bulan amcalara teşekkür etmelidirler. Herkes onu düşünmekte, herkes onu sevmektedir. Doktor da zaten televizyon yasak dememiştir. Birlikte çizgi film seçmişler, sadece onları seyredeceklerdir, vs, vs...İlkokul çağındaki çocuk yapıcı, yaratıcı bir dönem içindedir. Grup oyunlarına katılır, mizansenli entrikalı oyunlarda yer alır. Arkadaşlarına katılım içinde olmalı, hastalığınedeni ile aşağılık kompleksine kapılmama- lıdır. Hele arkadaşları içinde düşer bayılırsa bu onun için onarılmaz bir acı olur.

Çocukların ilerideki olumsuz yorumlarına da muhatap olur.

Diğer çocukların çocuğunuza olumsuz yaklaşmalarının önüne geçmek çok güçtür. Çünkü, o yaş çocukları oldukça bencil olurlar ve başkalarının içinde bulunduğu durum onları hiç ilgilendirmez. Biz nasıl kendi çocuğumuzun içinde bulunduğu durumu anlamaya çalışıyorsak, diğer çocukların da durumunu dikkate almayı bilmeliyiz.Burada, sıklıkla yapılan hata çocuğumuzun epilepsisini alay konusu yapan çocukların ailelerini, çocuklarını iyi eğitmemekle suçlamak olur. Hele bunu çocuğumuzun yanında ve hele de onu korumak maksadı ile söylüyorsak, daha da kötü bir sonuca hazırlıklı olmalıyız. Çünkü bu, çocuğumuzun diğer çocuklardan uzaklaşmasına, onlardan nefret etmesine ve epilepsisinden, başka bir deyişle kendinden utanmasına, aşağılık duygusuna kapılmasına yol açar.Yapılacak en doğru şey, onu kendine güvenini arttırıcı faaliyetlere teşvik etmektir.

Koruma şemsiyesi altında değil, kendi yetenekleri ile arkadaş grubuna dahil olmasına yardımcı olunmalıdır. Müziğe merakı varsa müziğe, resim yapmaya merakı varsa resme, şiir okumaya, kompozisyon yazmaya merakı varsa bunları yapmaya yönlendirilmeli, teşvik edilmelidir. İlle de bir konuda başarılı olması gerekmez. Gülüşü, oturuşu, pijamalarını katlayıp yerine koyması biledeğerlendirilip, onun kendine olan güveni arttırılabilir.Ergenlik çağındaki çocuklar kimlik arayışı içindedirler. Bu döneme özgü bana bir şey olmaz duygulanımı ile ilaçlarına, yaşantılarına dikkat etmezler. Ancak, bu sadece görüntüde böyledir. Diğer taraftan gelecek kaygıları çok fazladır.

Epilepsileri, gelecekleri hakkında umutsuzluk ve mutsuzluğa kapılmalarına yol açar.
Genç çocuk, epilepsisi ile akademik ve sosyal yaşantısını nasıl birlikte götüreceği, karşı cinsten arkadaşının bu konudaki tutumunun ne olacağı, cinsel girişim sırasında bir nöbet varlığında onu nelerin beklediği, ehliyet alıp alamayacağı, yüzme vb. spor faaliyetlerine katılıp katılamayacağı gibi yanıtı zor gerçeklerin endişesini hisseder.Esasında bir anne olarak siz de benzer endişeler taşırsınız. Ergenlik yaşlarında kişi kendini zor ifade eder. Burada size düşen, onunkilere benzer endişelerinizi tekrarlamak yerine, onun bu duygularını açığa vurmasına olanak yaratmak olmalıdır.

Bu yaşta da kendine güven çok önemlidir. Bir gruba dahil olma arzusu vardır.Fakat grup dinamiktir ve grupta zayıflara yer yoktur. Gruptan dışlanmamak kişilik ister, yiğitlik ister, yetenek ister. “Senin epilepsin var, arkadaşlarından ve grup faaliyetlerinden uzak dur.” demek yerine mutlaka çocuğunuzun olduğu kadarı ile yeteneklerini geliştirmesine yardımcı olun.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp