Sülük

Sülük :

Bütün ağrılara, sızılara, aşın baş dönmelerine, kaşıntılara, mayasıla, ayak şişlerine, kızartılara, sık sık çıkan çıbanlara karşı sülük kullanılır. Halk inançlarına göre yukarıda adı geçen tedirginlikler, hastalıklar kan bozukluğundan, pis kanın çoğalmasından ileri gelir. Sülük yalnız pis kanı bozulmuş kanı sever, onu emermiş.
Ağrıyan yere konan sülük biraz gezinir, emeceği yere yapışır kalır. Bunu halk pis kanın yoğunlaştığı, ağrının doğduğu yer olarak yorumlar.

Sülük, bu işi bilenlerce daha önceden sağlanır. Tutulan sülükler içinde yaşamlarına elverişli su bulunan şişelere konur. Şişenin içindeki su ara sıra değiştirilir. Sülüklerini yaşamlarınıı sürdürecek olanak sağlanır. Kan aldırması gereken kimse, o işten anlayana, başvurunca ağrıyan yeri açılır (giysilerin içindeyse, el, ayak, bacak, boyun gibi yer değilse) elle şöyle bir yoklanır. Sonra oraya sülük bırakılır. Sülük bir süre bırakıldığı yerde gezinir. Sonra bir yere takılır, kanı emmeye başlar: Kan emdikçe şişen sülük bir süre sonra kendiliğinden düşer. Bunu kimi yerde külün içine bırakır öldürürler, kimi yerde yeniden suya koyar başkalarına satarlar.

Sülük, hastanın durumuna göre, birkaç tane olabilir. Sülük yapıştığı yerden koparılamaz, ancak kendiliğinden düşer.

Sülüklerin kan emdiği yerde açılan incecik delik kendiliğinden kapanmaz. Öyle olur ki sülük düştükten sonra kan hızla akar. Bu gibi durumlarda, kanı durdurmak için, kan akan yere kırmızı biber ile zeytinyağı karıştıırlır bir merhem sürülür ya da kanı durdurmaya yarayan ilaçlar (halk ilaçlan) konur.

Sülük, yalnız, kanlı kimselere uygulanır. Kansız cılız kimselere takılmaz. Halk arasında yaygın bir inanca göre sülük Eyub Peygamber çağından kalmalıdır. O, insanların kanındaki kötülüğü, hastalık verici özleri bulup emen, kanı arıtan, insanın gövdesine giren kötülüğü alan "iyi" bir hayvandır.

Sülük, Anadolu'nun bütün yörelerinde "kan yürüme çağı denen mayıs ayında, bir de güz dönemlerinde takılır. Kışın sülük takılmaz.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp