Dengesizlik Döngüsü Nedir?
Dengesizlik Döngüsü Nedir? : Evdeki çöplerinizi bir yıl atmadığınızı hayalinizde canlandırmaya çalışın. İnanılmaz derecede mide bulandırıcı bir dağınıklığın yanı sıra tahmin edemeyeceğiniz sayıda mahlukatın sizinle birlikte yaşamaya devam edeceğine emin olabilirsiniz. Bir yıllık özensiz bir yaşam ve beslenme biçimi de vücut ortamınızı aynı şekilde kirletir ve tıpkı evin içinde üreyen mahlu- katlar gibi vücudunuz da mikroskopik canlılara tüm kapıları açar.İşte şimdi benim Dengesizlik Döngüsü olarak adlandırdığım sürece girmiş bulunuyorsunuz. Hipo- ve hiperglisemi, Tip 1 ve Tip 2 diyabet de dahil olmak üzeren tüm rahatsızlık ve hastalıklara giden bir yolun başlangıcı ve bu yol dört evreden oluşuyor:
Evre 1: Ortamda fiziksel ve hatta duygusal bir rahatsızlık söz konusudur. Diyabet olgusunda bu durum, mega dozda şeker alımı ya da çok yüksek miktarda şeker içeren bir diyet anlamına gelebilir (bakınız bölüm 6); ya da kirletilmiş bir dış ortama (araba ve kamyonlardan kaynaklanan karbon monoksit ya da elektromanyetik dalgalar) karşılık gelebilir.
Evre 2: Hücre ve mikrozimlerinin dezorganizsayonu. Hücreler dezorganize oldukça daha fazla asit oluşur ve bu durum iç ortamı tehlikeye atar.
Evre 3: Hücreler gittikçe asitleşen ortama uyum sağladıkça biçim ve işlevlerini değiştirmeye başlarlar bakteri, ardından maya, ardından küf formuna dönüşürler.
Evre 4: Bu yeni biyolojik yapılar önce vücuttaki glikozu (hipoglisemiye neden olur ve süreç devam eder), sonra yağı ve son olarak proteinleri fermente eder, daha fazla asit oluştururlar; bu oluşum söz konusu kısır döngüyü başlatır.Sergilediğimiz semptomlar - bir arada ele alındığında hastalık olarak adlandırılan- vücudun hassas pH dengesini korumak ve Dengesizlik Döngüsünden kaçmak için gösterdiği çabadan başka bir şey değil aslında. Dengesizlik durumunun erken evrelerinde semptomlar görece önemsiz olabilir: Baş ağrıları, deri erüpsiyonları, alerjiler, sinüs sorunları, yangı ve iritas- yon gibi. Bu erken belirtiler genellikle ilaçlarla tedavi edilirler, ancak bu yaklaşım esas sorunu elimine etmekten çok maskelemektedir.
Gerçekte semptomların manipülasyonu aynı semptomların yoğunlaşmasına katkıda bulunur.Her şey çığırından çıktıktan sonra, zayıflamış organlar ve sistemler (örneğin pankreas) tükenmeye başlar. Neyse ki bu döngüden nasıl kaçınmamız gerektiğini biliyoruz - bu sizin elinizde. “Diyabet” kazanılan bir süreç değil, onu kendiniz “oluşturuyorsunuz.” Sizi Dengesizlik Döngüsü içine sokacak ve orada tutacak şeyleri yaptığınızda, pH dengesini tehdit eden bir tutum içinde olup vücudunuzu bu dengeyi korumak için elinden gelen her şeyi yapmaya zorladığınızda diyabeti kendiniz "oluşturuyorsunuz.” Sizi bu döngüye sokan birkaç şey içinde başlıcaları zayıf besinlerin seçimi ve zayıf sindirimdir. Bunlar hakkında ileriki bölümlerde ayrıntılı bilgiler verilmiştir.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
