Evlenen Çiftlerin İş Arkadaşları

İş yaşamı ve aile yaşamının kesiştiği ve bazen de iç içe geçtiği noktalardan biri de evli çiftlerin iş arkadaştandır. Çoğu alışan kimseler, iş arkadaşlannı seçme şansına sahip değildir. Onların mizaç ve karakterlerini ister kabulle özümsesinler, isterlerse de reddetsinIer, paylaştıkları mesai boyunca iş arkadaşlanyla aynı atmosferi paylaşmak zorundadırlar. Evet, iş arkadaşlanyla geçim, bir zorunluluktur. Bu zorunluluk, onlann angaryalanna, laubaliliklerine, sakarlıklarına veya kasıtlanna tahammülü zorunlu kılar.

Bazı iş yerlerinde, iş arkadaşlarıyla iyi ve hatta samimi ilişkiler içinde bulunmak, "Biz bir aileyiz!" söylemiyle işyerinin zorunlu çalışma anlayışı halindedir; Bu tip yerlerde, iş arkadaşlannın samimiyeti, genellikle bir akraba ilişkisini andırır, Herkes birbirine, ön adıyla hitap eder ve aralananda herhangi bir resmiyet ve saygı ifade eden takılan kullanma gereği duymadan ünlenir. Bu tip iş yerlerinde personeller arasında, hemen hiçbir cinsiyet farklılığı gözetilmeyen davranışlar dikkat çeker. Bay bayan aynı muhabbetleri, şakadan ve esprileri paylaşmaya zorunludurlar.

Kadınların mahrem sayılacak halleri veya erkeklerin erkeklere özgü ifadelerle diyaloglaştırdıksan şakalarına hemen herkes şahit olur. Bu laubali ortamlarda çalışma durumunda olan evli bireylerin, evlilikleri her an için sallantı altındadır. Çünkü buralarda samimiyet her an için suiistimal edilmekle yüz yüzedir. Kadın erkek sözlü sataşmaların herhangi bir limiti olmadığı gibi, bazen de fiziki sataşmalar söz konusu olmaktadır. Buralarda çoğu kere iş ortamında huzursuzluk ve sürtüşme olmaması adına, hemen her türlü sataşma içe atılır ve yok sayılır. Bazı iş arkadaşlıklarında samimiyet! Kadın erkek arasında, öyle bir had safhaya ulaşmıştır ki, bireylerin sohbet diyaloglarına şahit olduğunuzda, kişileri en yakın kan bağı bulunan akrabalar sanırsınız. Bunlann, teklifsizlikleri karşısında, insanın küçük dilini yutacağı gelir!

Bazen fertler, birtakım içsel sorunlar yaşarlar. Bunlar gerek ailevi gerek iş ortamına ait veyahut da, yaşamın diğer sahneleriyle ilintili olabilir. İş arkadaşlanyla teksifsizliği uç noktalara taşımış fertler, içsel sıkıntılanm, kadın erkek farklılığı gözetmeksizin, bir solukta anlatma ihtiyacı duyarlar ve paylaşmak adına belki de en mahrem sayılabilecek, sorunlanm bir başka kulağa dolduruverirler. Ne olursa işte o andan sonra olmaya başlar ve safdillilikle paylaşılan sır, sır olmaktan çıkıverir. İster evli olsun ister bekâr, ister kadın olsun isterse de erkek, iş arkadaşlanyla resrniyeti sarsmadan ve iş arkadaşlığı adına, kendisine sokulmak isteyen ve özeline inip, şahsi alam işgal etmek isteyen fertlere kişi hiçbir şekilde müsaade etmemelidir.

Kişi, ister bekâr, isterse de evli olsun, bireyler arası laubaliliklere katiyen müsaade etmemelidir. Bu hill iş alanında veya yaşamın diğer alanlarında olsun, hassasiyetle gözetilmelidir. İnsanlar bir kere laubali olup, kişilerin özeline en küçük bir gedikten girmeye görsünler, bir daha önlen oralardan çıkartmak, çok kere mümkün de değildir. Evliliklerse üçüncü birinin özel yaşamlarını işgal etmesini katiyen kaldırmaz. Bu durumların evliliklerin geleceği için, ne tür tehlikeli tuzaklar kurabileceğini, ilk anda kestirrnek de oldukça güçtür. İnsani ilişkilerin seviyeli bir düzeyde seyretmediği bir iş yerinde, evli veya bekâr hiçbir bireyin çalışmadan tavsiye edilemez.

Unutulmamalıdır ki, bir masa etrafında, birkaç metrekarelik bir alanda, yıllarca yanlışlara tahammül etmek ve laubaliliklere sabır gösterme konusunda hiçbir insan başarılı değildir. İnsan kendisine bir direnir, iki direnir ama sonsuza kadar direnemez! Yine unutulmamalıdır ki, hiçbir iş yeri, rızkın tek kapısı değildir. İnsani ilişkilerin seviyeli bir düzeyden aşağı düştüğü yerlerde, Rıza aramak kadar düşük, başka bir düşüklük tasavvur edemiyorum. Hiç kimsenin, şahsiyetinden ödün vererek ulaşabileceği, düzeyli bir yer yoktur. Kişi, şahsiyetinden ödün vererek ancak, şahsiyetsizlik uçurumuna ulaşabilir.

O şahsiyetsizlik uçurumu ki, kenannda dolaş Mac meraklılarının ayağına çelmeyi bir keresinde olmazsa, ikinci keresinde takmayı başarır ve kişiyi yuvarladığı aşağılıklar vadisinden çıkartacak, herhangi bir el de bulunmaz. İnsan, her şeyini kaybeder ve tekrar kazanabilir. Fakat şahsiyetini yitiren, onursuzlaşan ve yüzsüzleşen kimselerin, şahsiyetini ve onurunu tekrar kazanması mümkün değildir. Gerçek şu ki, onur ve haysiyetle, şahsiyet dünyanın hiçbir yerinde, parayla satın alınamıyor. Hâlbuki nice muhterem şahsiyetler, kişiliksiz birinin, onursuz bir girişimiyle el değiştirebiliyor, hatta bir daha dönmernek üzere elden de çıkabiliyor.

Evlenilecek kişinin iş ortamının kişilik atmosferine ve iş arkadaşlanyla olan, hill ve hareketlerine dikkat ederseniz, bu dikkat sizi evliliğiniz boyunca karşılaşabtleceğinız, pek çok felaketten de korumuş olur.