Adaçayı Tansiyon

Adaçayı Tansiyon :

Adaçayı Yüksek Tansiyonu Düşürüyor

Akdeniz ikliminde yetişen hoş kokulu bir bitki olan adaçayının şifasına çok eski çağlardan beri inanılıyor. Birçok hastalığın önlenmesi ve tedavi sürecinde de etkili olan bu mucizevi bitki, temmuz ayında toplanarak gölgede ve havadar yerlerde kurutuluyor. Çok iyi bir antiseptik olan adaçayı, kuvvet verici ve uyarıcı özelliği nedeniyle tercih ediliyor. Adaçayının diğer özellikleri şöyle sıralanıyor:

> Kanı temizliyor. Solunum organlarını ve mideyi balgamsı salgılardan temizleyerek, iştah açıyor.
> Karaciğer rahatsızlıklarında çok olumlu etkiler oluşturduğu bilinen adaçayı, hastalık sonrası kullanıldığında vücudu kuvvetlendirerek enerji veriyor.
> Mikrop, mantar ve virüslerin oluşumuna karşı tedavi edici etkisi bulunuyor.
> Mideyi ve bağırsakları rahatlatarak, gazları gideriyor.
> Tabi bir antibiyotik olan adaçayı, göğsü yumuşatarak öksürüğü engelliyor. Aynı zamanda en etkili nezle ilacı olarak özellikle öneriliyor.
> Dişeti iltihaplarına ve dişeti çekilmesine iyi geliyor.
> Yüksek tansiyonu düşürerek, gece terlemelerini en aza indiriyor.
> İltihap kurutucu özelliği bulunan adaçayı, hem menapoz sıkıntılarını azaltıyor hem de adet düzensizliklerini gideriyor.
> Kramp çözücü bir etkiye sahip olan bu şifalı bitki, aşırı terlemelere son veriyor.
> Mide yanmalarını ve bulantılarını gideriyor.
> Mikrop öldürücü özelliğinden dolayı derideki yaralara pansuman yapmak için kullanılabilen adaçayı, aynı zamanda hazmı kolaylaştırıyor.
> Aşırı adet kanamaları olan bayanlar için adaçayı banyoları öneriliyor.
> Aşırı kullanımda kan basıncı yükseleceğinden, sürekli olarak yüksek dozda alınmaması ve günde üç kahve fincanından fazla içilmemesi tavsiye ediliyor.
> Demlenerek hazırlanan adaçayı, 2 dakikadan fazla kaynatıldığında çok yararlı bir çay olduğu halde zararlı bir maddeye dönüşebiliyor.
> Kalp krizi tehlikesini azaltıyor.
> Zayıf ve güçsüz çocuklara balla karıştırılarak verildiğinde vücuda kuvvet veriyor.
> Hamilelik döneminde kullanılmaması ısrarla vurgulanıyor.
> Yüksek miktarda alınması vücuda zarar verebiliyor.
> İçerisinde doğal fitoöstrojenlerin olması nedeniyle, erkeklerin aşırı miktarda ve uzun süreli kullanmaları önerilmiyor.

Terleme Kabusuna Son

Sıcaklık oranının günden güne arttığı bu yaz günlerinde daha da belirgin olarak hissedilen aşırı terleme kabusuna son vermek hiç de zor değil. Özellikle el, ayak, koltukaltı ve yüzde meydana gelen aşırı terleme, kişinin özel hayatını etkileyerek, özgüven eksikliğine ve asosyal bir yaşam sürmesine neden olabiliyor. Vücudun ısı fonksiyonunun düzenleyen fizyolojik bir durum olan terleme, bilinenin aksine yalnızca sıcak ortamlarda değil, soğuk ortamlarda da meydana geliyor. Tıp dilinde hiperhidrozis olarak adlandırılan aşırı terleme hastalığı için uygulanan tedavi yöntemleri şöyle sıralanıyor:

> Cerrahi tedavi olarak Endoskopik Torakal Sempatektomi, özellikle el ve koltuk altı terlemelerinde uygulanıyor ve kalıcı bir çözüm sağlıyor. Aşırı çalışarak fazla terlemeye neden olan sinirler kesiliyor ya da çıkarılıyor. Bu sinirlerin terleme dışında başka bir fonksiyonu olmadığı için ameliyatın felç oluşurma, his kaybı ya da refleks azalması gibi etkileri bulunmuyor.

> Botox yönteminde ise, botox sinek ısırığı şeklindeki minik enjeksiyonlarla, anestezi gerektirmeyen ve kişinin sosyal hayatını etkilemeyen birkaç dakikalık bir tedaviyle gerçekleştiriliyor. Uygulamadan 1-2 hafta sonra beklenen etki görülüyor fakat bu etkinin süresi 4 ile 8 ay arasında sınırlı kalıyor. Süre sona erdikten sonra tekrar edilmezse tedaviden önceki duruma geri dönülüyor.

> Terleme önleyici merhem, losyon ve spreyler genellikle ilk önerilen tedavi yöntemleri arasında yer alıyor fakat kalıcı olamıyor. Terlemeyi etkileyen birçok ilaç da yalnızca belli bir süre için faydalı olabiliyor. Bu ilaçlardan bazılarının önemli riskler içeren yan etkileri bulunduğundan genellikle önerilmiyor. Strese bağlı aşırı terlemelerde ise, sakinleştirici ve sinir sistemini etkileyen ilaç tedavileri uygulanıyor.

> İyonoforez tedavisi ise, aşırı el ve ayak terlemesinde kullanılıyor. El veya ayaklar, içinde elektrolüt solüsyonu veya metal plaka bulunan bir küvete koyuluyor. Solüsyon veya plakadan insanı rahatsız etmeyecek şekilde düşük bir elektrik akımı veriliyor. Her seansın uygulanma süreci 20-30 dakika arasında değişiyor. Tedavi sonrası terleme olmayan dönem 2-12 hafta devam ediyor. Emniyetli, zaman alıcı ve pahalı bir yöntem olmasının dışında bu tedavinin tekrarlanması gerekiyor. Cihaz satın alındığı takdirde evde de uygulanabiliyor. Hamile bayanlar, kalp pili ve metal ortopedik implantı olanlarda bu tedavi uygulanamıyor.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp