Zihin Ve Baş Ağrısı

Israrcı ve yinelenen baş ağrısı daima bir uzman hekim tarafından incelenmelidir. Nadiren de olsa tümör gibi ciddi bir sorunun işareti olabilir.

Burada baş ağrısı konusunun bıktırıcı bir tekrarına gitme niyetinde değilim fakat benim deneyimlerimde rastladığım baş ağrılarının çoğunun gerilimden türediği, yani GMS'nin akraba sı olduğudur. İkisinde de işleyişin tam olarak aynı, yani kılcal damarların daralarak baştaki kaslar iyi beslenmemesi biçiminde oluştuğu görüşündeyim. Söylendiği gibi GMS'de neden gerilim olduğundan şiddet ve seyirde çeşitlilik görülmektedir.

Başın arka kısmını kapsayan ağrılarda GMS'de etkin olan arka boyun kaslarıyla doğrudan bir ilişki söz konusudur. Hastaların kimi ağrının başın tamamında olduğunu, kimileri ise sadece ön kısmında olduğunu bildirmektedir.Y aygın bir şikayet ise "gözlerin arkasında şiddetli ağrı"dır. Ağrılar tek yanlıysa (yalnızca tek yanı etkiliyorsa), şiddetliyse ve bir de bulantıya neden oluyorsa, insanlar buna doğrudan migren adını takmaktadır. Gerilim kaynaklı baş ağrısı şiddetli boyun, omuz ve sırt ağrısı kadar sınırlandırıcı olabilmektedir.

Migrene bağlı baş ağrısının altında yatan psikolojik neden gerilime bağlı baş ağrısındakiyle aynıdır ancak fizyolojisi farklılık gösterir. Yıllarca migren ağrısı çekmiş biri olarak deneyimlerim üzerinden konuşabilirim. Bunu gerilim kaynaklı baş ağrısından ayıran genellikle gözle görülür ve baş ağrısı nöbetinden önce beliren bir takım nörolojik olgulara dayanmasıdır. Bunu yaşadığım sırada görüş alanımın farklı farklı bölümleri sivri ya da kıvrımlı çizgilerce işgal ediliyordu. Bunlar kırık camı andırıyor, titreşerek parlıyor, yani hızla yanıp sönüyordu. Bir nedenden ötürü bunlara "ışıklar' deniliyordu. Genellikle ufak bir nokta biçiminde başlayıp görüş açısının bir kısmını bulandırıyor, birkaç dakika gibi bir süre sonra da, yukarıda anlatıldığı gibi büyüyerek son haline ulaşıyordu. Bu durum on beş dakika kadar sürüyor, yavaş yavaş kayboluyor ve ardından gitgide oldukça şiddetli bir boyuta ulaşabilen baş ağrısı geliyordu.

Migrenin azıcık korkutucu olabilecek yanı beyine giden kan damarlarında bir daralma meydana geldiği görüşünün yerleşmiş olmasıdır. Bir keresinde başımdan geçen ve birkaç saat boyunca tutarsız konuşmama neden olan afazi adı verilen rahatsızlık beynin konuşma kısmındaki yaşamsal bir atardamarın geçici olarak daralması sonucu oluşmuştur.

Ancak migrenin iyi yanı GMS'nirı eşdeğeri olması ve en azından benim deneyimlerime göre tıpkı aynı yolla da durdurulabilir olmasıdır. Bu benim başıma yıllar önce, daha GMS'den tamamen habersizken gelmişti. Benden büyükçe bir doktorla konuşup ondan bir yerde migrenin bastırılmış öfkeyle ilişkili olabileceğini okuduğunu duyduğumda, arada tekrarlayan migrenden yakınan genç bir aile hekimiydim. Bir sonraki defa "ışıkları" görmeye başladığımda, yani düşünmek için hala on beş dakikam varken kendime neye kızgın olabileceğimi sordum ve hiçbir yanıt bulamadım. Ancak beni hayrete düşüren bir şey oldu ve ağrıyı yaşamadım; bundan sonra da yılda birkaç kez bu "ışıkları" görmeyi sürdürsem de bir daha baş ağrım olmadı.

Geriye dönüp baktığımda o zaman neden migren ağrısı çekiyor olduğumu, neyi bastırmış olduğumu çok iyi görebiliyorum. Artık uyarı işaretini aldığımda neye öfkeli olduğumu bulabiliyorum ve sürekli olarak öfkeyi bastırdığımın kaç kez farkına varmış olursam olayım bunu tekrar tekrar yapacağım, bunun doğamın bir parçası kın. Ne yapmadığımın farkına vararak oldukça berbat bir bedensel tepkiyi durdurmayı başarabildim, Tıpkı GMS'de olduğu gibi.