Sindirim Çeşitleri

Sindirim Çeşitleri

Yediğiniz besinler ağızdan başlayarak sindirim sisteminde işlenir. Çiğnedikçe, dişleriniz besinleri daha ufak parçalara ayırır ve tükürük bu besin parçalarının çözülerek dağılmasını sağlar.Ardından bu besinler sırasıyla yemek borusu, mide, ince ve kalın bağırsağı takip ederek sindirim sistemi boyunca ilerler. Sistemin her bir organında, besinler biraz daha parçalanır ve artık maddeler vücuttan atılmadan önce, içlerindeki gerekli besin maddelerini serbest bırakmaya yarayan çeşitli enzimler yoluyla işlenir.Sindirim sistemi, her zaman sorunsuz çalışamayan karmaşık bir sistemdir. 
 
Sorunlara yol açabilecek çeşitli etkenler vardır. Enfeksiyon, mide bulantısı ve ishale yol açabilir; içki ve sigarakullanımı hazımsızlığı artırabilir; belirli maddeler bazı kişilerde alerjik reaksiyonlara neden olabilir; yine yoğun stresin sindirim sistemine olumsuz etkileri olabilir. Tüm bu rahatsızlıkları iyileştirecek ya da hafifletecek birçok tedavi yolu vardır.

a)Fiziksel Sindirim : Büyük yapılı besin maddelerinin enzim kullanılmadan bazı organlar tarafından küçük parçalara ayrılması olayıdır.

Örnek : Katı besinlerin dişler etkisiyle öğütülmesi… gibi.

b)Kimyasal Sindirim : Besin maddelerinin enzim kullanılarak yapıtaşlarına kadar parçalanması olayıdır.
Örnek : Proteinlerin mide ve ince bağırsakta aminoasitlere kadar parçalanması… gibi.

Gerçekleştiği Yere Göre Sindirim Çeşitleri

a)Hücre içi sindirimi : Hücre içerisine alınan büyük moleküllü besinlerin lizozom enzimleri ile sindirilmesine denir. Örnek olarak amipin beslenmesi gibi.

b)Hücre dışı sindirim : Besinlerin hücre dışında ve organlar içerisinde enzimlerle sindirilmesi olayıdır. Sindirilen besinler daha sonra porlardan hücre içine emilir. Örneğin ince bağırsaktaki sindirim gibi.

Sindirim nedir?

En basit tanımıyla sindirim, “besin maddelerinin, vücudumuz tarafından kullanılabilir hale gelinceye kadar küçük parçalara bölünmesidir.” Besinlerin küçük parçalara bölünmesinin asıl nedeni hücre içine girebilmelerini sağlamaktır. Eğer besin maddeleri hücre içine giremiyorsa vücudun işine yaramazlar.

Sindirim Organları

Ağız : Besinlerin dişler yardımıyla koparılıp, çiğnenip parçalanarak ve tükürükle ıslatılarak yumuşatıldığı yerdir. Ağızda hem mekanik hem kimyasal sindirim gerçekleşir. Besinlerin mekanik sindirimi, dişler yardımı ile kesilip parçalanarak ve çiğneme ile gerçekleşir. Besinlerden sadece karbonhidratların kimyasal sindirimi ağızda başlar. Bu ise tükürük içinde bulunan tükürük salgısı (amilaz) sayesinde gerçekleşir. Dil ise lokmaları ağız içinde çevirir ve yutağa atar.

Yutak : Ağız boşluğundan sonra gelen kısımdır. Besinlerin ağızdan yemek borusuna iletilmesini sağlar. Ağız ve burun boşluğuyla, yemek ve soluk borusunun birleştiği bir kavşak gibidir. Yutma sırasında küçük dil soluk borusunu kapatarak besinlerin soluk borusuna kaçmasını engeller ve besinler yemek borusuna geçer. Bu sırada solunum kısa bir süre için durur. Yutakta mekanik ve kimyasal sindirim olmaz.

Yemek Borusu : Yutakla mide arasında yaklaşık 20 - 25 cm kadar uzunlukta düz kaslardan yapılmış bir organdır. Yemek borusu kaslarının kasılıp gevşemesi ile besinlerin mideye iletilmesini sağlar. Bu kasların ters yönde kasılması kusmaya neden olur. Yemek borusunda fiziksel veya kimyasal sindirim gerçekleşmez.

Mide : Besinler burada uzun süre bekletilir. Besinlerin mekanik sindirimi midenin kasılıp gevşeme hareketi ile; kimyasal sindirim ise mide özsuyu içinde bulunan mide asidi ve enzimler ile gerçekleştirilir. Böylece besinler parçalanarak küçük moleküller hâline getirilmiş olur. Proteinlerin kimyasal sindirimi midede başlar ve ince bağırsakta sonlanır.

İnce Bağırsak : Yetişkin insanlarda yaklaşık 6 - 8 m uzunluğundadır. Yağların kimyasal sindirimi ince bağırsakta başlar. İnce bağırsağa gelen safra, pakreas özsuyu ile yağların, karbon hidratların ve proteinlerin sindirimi tamamlanır. Besinler ince bağırsakta en küçük moleküllerine kadar parçalanır. Bu moleküllerin ince bağırsaktan kan damarlarına geçmesi olayına emilim adı verilir. ince bağırsak sindirim sistemimizin en uzun bölümüdür. İnce bağırsakların iç yüzeyi villüs adı verilen ince parmak şeklindeki çıkıntılarla kaplıdır. Emilim, villüslerde gerçekleşir. Villüsler ince bağırsaklardaki emilim yüzeyini artırır. İnce bağırsağın mideden sonra gelen başlangıç kısmına oniki parmak bağırsağı denir.

Kalın Bağırsak : Yaklaşık 1,5 m uzunluğundadır. Kalın bağırsak besinlerde kalan su, vitamin ve minerallerin emilerek kana geçirilmesini sağlar. Böylece yararlı maddelerin dışarı atılmasını önler. Besin maddelerinin parçalanmayan bölümleri olan atık maddeleri ise anüse doğru hareket ettirir. İnce bağırsakla kalın bağırsağın birleştiği yere kör bağırsak, kör bağırsağın ucundaki çıkıntıya apandis adı verilir.

Sindirim Sistemi Hastalıkları

• Kolera :Kolera (Vibrio cholerae) bakterisinin neden olduğu bağırsak enfeksiyonu ve şiddetli ishal ile ortaya çıkan bir hastalıktır.

• Dizanteri :İnsanlarda kanlı ishal, şiddetli karın ağrısı, gerekmediği halde dışkılama isteği duyma hastalığıdır.

• Ülser : Mide mukozasının alkol, sigara ve asitli içecekler nedeniyle zedelenmesiyle oluşur.

• Siroz : Alkol ve sigara sayesinde karaciğer hücrelerinin kendini yenileyememesi sonucu oluşur.

• Tifo :Kirli içme suları ve pis yiyeceklerden bulaşan bulaşıcı bir hastalıktır.

• İshal : Dışkının sık olarak sulu veya yumuşak çıkması durumudur.

• Sarılık :Kandaki vücuda renk veren maddelerin değerinin değişmesi sonucu deri ve mukozaların sarı renk alması durumudur.

• Gastrit :Alkol, tütün, kimyasal maddeler ile bakteriler ve virüslerden dolayı oluşan hastalıktır..

• Hıçkırık :Diyafram kasının birden kasılması sonucunda ses tellerinin arasındaki açıklığın istem dışı kapanması ile gerçekleşen ani soluk alımı ve bu sırada bir ses dışarı çıkmasıdır.

• Kabızlık :Kabızlık, bağırsak hareketlerinin normale göre azalması durumudur.

• Reflü :Mide asidinin mideden yemek borusuna kaçması hastalığıdır.

• Gıda Zehirlenmeleri: Besin kaynaklı hastalık, içine yabancı etmen karışmış besin tüketimi sonucu meydana gelen herhangi bir hastalıktır. Genelde besin zehirlenmesi de kullanılsa da bu genelde hatalıdır. Gerçek besin zehirlenmesi besinde bulunan yabancı bir kimyasal madde veya doğal toksini yemek yoluyla meydana gelir. Besin kaynaklı hastalıkların çoğu aslında patojen bakteri, virüs, prion veya parazitlerin neden olduğu besin yollu enfeksiyondur. Bu tür enfeksiyonlar genelde besinin hatalı depolanması, hazırlanması veya servisinin yapılmasından kaynaklanır. Yemek hazırlanması sırasında, onda evvel ve sonra hijyen kurallarına uyulması bir hastalığın bulaşma olasılığını azaltır.

• Mide kanseri : Sindirim sistemi organlarından midenin herhangi bir parçasından gelişebilen bir kanser türü. Başta yemek borusu ve ince bağırsak olmak üzere başka organlara da metastaz yapabilir. Nedenleri Beslenme alışkanlığının önemli rol oynadığı mide kanseri, gereğinden çok tuz tüketimi, sebze ve meyve alımının yetersizliği gibi alt yapılara dayanır. Yanmış ya da yeterince pişmemiş kırmızı et tüketimi de bu nedenler arasındadır. Sigara içenlerin içmeyenlere oranla yakalanma riski iki kat daha yüksektir. Aşırı kilolu olmak bazı kanser türlerinde riski artırır. Mide kanseri bunlardan biridir. Ailede görülmüş olması da mide kanseri riskini artıran unsurlardandır.

• Kolon kanseri : Kolon diye adlandırdığımız kalın bağırsak, yaklaşık 2 metre uzunluğundaki sindirim sisteminin ince bağırsaktan sonra gelen kısmıdır. Özellikle batılı ülkelerde sık karşılaşılan kolon kanseri oldukça büyük bir öneme sahiptir. Toplumda görülme sıklığı 10000 de 5 dolayındadır. Erkekte ve kadında eşit oranda görülen kolon kanseri bütün kanserler içinde görülme sıklığı bakımından 3. sırada yer alır. Kolon kanserinin nedeni kesin olarak bilinmemektedir fakat oluşumunda etkili olan bazı çevresel ve genetik nedenler vardır. Kalıtsal etkenler bu konuda büyük öneme sahiptir. Ailesinde kolon kanseri olan kişilerde kansere yakalanma ihtimali normalden daha yüksektir. Ayrıca daha önceden meme ve yumurtalık kanserini geçirmiş kişilerde ve ailelerinde kolon kanseri sıklığı daha fazladır. Beslenme, kolon kanserinde önemli bir yere sahiptir. Özellikle Batı tipi diyet kanser ihtimalini arttırır. Kolon kanserinin oluşmasında hayvansal yağların tüketiminin etkili olduğu araştırmalar sonucu saptanmıştır. Ayrıca bazı kimyasal maddeler kanser nedenleri arasındadır. Sanayi işçilerinde, bazı fabrikalarda çalışanlarda kolon kanseri görülmesi kimyasal maddelerin etkisini ortaya koymaktadır.

• Pankreas kanseri: yağ ve proteinlerin sindirilmesine yardımcı olan enzimlerin üretilmesi ve aralarında insülinin de bulunduğu hormonları salgılamak gibi temel işlevleri bulunan pankreastaki sağlıklı hücreler anormalleşerek hızla çoğalmaları sonucu ortaya çıkan hastalık. Anormal hücreler, pankreas`ta kist olarak adlandırılan bir kütle meydana getirirler. Belirtileri Sarılık, karaciğer büyümesi, sindirim güçlüğü, kilo kaybı, ağrı, iştahsızlık, kaşıntı, diabetes mellitus, bulantı, karında hassasiyet, karın boşluğunda sıvı birikmesi. Hastalık sarılık olarak kendini gösterdiğinde, genellikle tehlikeli safhada olduğunu göstermektedir.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp