Kronik Ağrının Tedavisi

Kronik Ağrının Tedavisi :

Dördüncü bölümün sonlarına doğru GMS tedavisine değinirken ülke çapında kronik ağrı tedavisinde çok kullanılan bir programdan söz ettim. Burada ağrı tedavisinin tıbbi açıdan güvenilir olmadığını bir daha vurgulamakta fayda var. Ağrı bir belirtidir, tıpkı ateş gibi. Bunun aynı bir rahatsızlık gibi algılanması, belirli psikolojik etkenlerin hastanın ağrıyı büyütmesine neden olduğu savıyla ilişkilidir. Daha önce de değinildiği gibi, bu kuram kişi tarafından ağrının yapısal nedeninin varlığını sürdürdüğünün, fakat sonrasında büyütüldüğünün kabul edilmesini gerektirir.

Benim deneyimime göre, hem hafif hem de şiddetli akut ve kronik ağrı sendromlarında hastaların çoğunda rastlanan yapısal bir bozukluk değil, psikolojik değişimlere bağlı olarak GMS'nin nitelik değiştirmesi durumudur. Bu psikolojik değişimler ağrı ve başka belirtiler biçiminde su yüzüne çıkar. Bu belirtileri tedavi etmek pnömokokal pnömoni (pnömokokal zatürree) hastasının ateşini düşürmeye çalışmaktan daha akıllıca değildir.

Bu yeni kuram nereden çıkmıştır? Sorun hekimlerin ağrının nedenine dair kesin bir tanı koyamamalarından kaynaklanmaktadır. Ağrı şiddetlenip kronik ve sınırlandırıcı bir hal aldığında da ellerini açıp birinin onlar bu tür hastalarla ilgilenme yükünden kurtarmasını ummuşlardır. Davranışçı psikologların psikolojik gereksinimlerin, adına kronik ağrı dedikleri yepyeni bir rahatsızlığı doğurduğu kuramını ortaya atmasıyla birlikte hekimler sorumluluğu üzerlerinden atmış olmaktan ötürü mutluluk duymuşlardır. Çaresiz kalmış hekimler tanı uzmanı olma görevlerini yerine getiremez olunca, psikoloji alanından gelen bir buyrukla ağrı artık bir hastalık konumuna yükselmiştir.

Ağrı daima bir belirti olmuştur ve öyle olmayı da sürdürecektir. Eğer şiddetli ve kronik bir hal alırsa bunun nedeni ona sebep olan şeyin şiddetli ya da tanısı koyulamamış olmasıdır. Bu ağrı sendromlarının kronikleşmesi hatalı tamamının bir sonucudur. Şimdi göreceğimiz örnek bunu açıklığa kavuşturmakta ve bu bölüme de noktayı koymaktadır. Hasta, ailesi yetişkinlerden oluşan orta yaşlarında bir kadındı; beni ziyarete geldiğinde neredeyse iki yıldır tam anlamıyla yatağa mahkum yaşamaktaydı.

Alt sırt ve bacak ağrılarından yıllardır yakınıyordu, iki kez ameliyat olmuş ve sonunda yavaş yavaş yaşamını tamamen yukarı kattaki yatak odasıyla sınırlandıracak hale gelmişti.

Hastaneye geldi ve kendisinde sürekli yapısal sorunun olmadığı ancak ciddi GMS belirtileri olduğuna dair bulgular elde edildi. Elbette sonunda çocukken korkunç cinsel ve psikolojik muamelelere maruz kalmış ve iyimser bir yaklaşımla hiddet dolu olduğu ortaya çıktı. O bunun farkında değildi. Hoş, anaç bir kadın izlenimi veriyordu, hani öfkeyi otomatik olarak bastıran türden. Bu yüzden bu öfke içinde artık itin tutmuş, sürekli olarak da şiddetli ağrı sendromlarıyla kendini hissettirmişti.

Yaşamının ayrıntıları ortaya çıkmaya ve hasta öfkesini kabullenmeye başladığından iyileşme süreci fırtınalı geçmişti; kalp damar sistemi, mide-bağırsak yollarıyla ilgili ve alerjik bir dizi bedensel belirti göstermiş ancak sonunda ağrı dinmeye başlamıştı. Yoğun grup terapisi ve bireysel terapi görüyordu. Neyse ki oldukça zeki bir bayandı ve GMS düşüncesini ivedilikle kavradı. Ağrı azalınca, ekibimiz onun tekrar hareket eder hale gelmesine yardımcı oldu.

Kabullenişinin on dördüncü haftasında evine gerçekten ağrıdan kurtulmuş ve yaşamını devam ettirmeye hazır halde döndü.

Bu kadının hastalığı "kronik ağrı" değildi. Onun korkunç psikolojik travmalardan kaynaklanan bedensel bir rahatsızlığı vardı; yani GMS. Eğer ona ağrısının bu denli büyük ve sürekli oluşunun bundan psikolojik yarar sağlamasıyla bağlantılı olduğu sezdirilseydi, bu nasıl da haksızlık olurdu. Bu öykü yalnızca bu görüşe neden karşı olduğumu gösteren bir örnekti.

Ayrıca bu GMS tedavisinin eğitimsel-psikoterapik bir yaklaşım gerektirdiğindeki ısrarının da bir nedenidir. Çoğu hasta psikoterapiyle gereksinim duymaz ancak onların da hepimizin kötü hisler yarattığımızı ve bun1an baskı1adığımızı ve bu hislerin bedensel belirtilere yol açtığını bilmeleri gereklidir.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp