Sıtma

SITMA (bataklık humması, malaria)

Sıtma, umumiyetle sıcak memleketlerde meydanagelen ateşli ve bulaşıcı bir hastalıktır.

Sebepleri: Sivrisinek, bataklıklar vs. gibi.

Hz. Ali (r.a.) demiştir ki: "Medine'ye hicret edip geldiğimizde; meyvelerinden yedik, fakat havasını ve suyunu sevmedik, bu sebeple sıtmaya yakalandık, Peygamber Aleyhis-Selâm ise, Bedir Savaşı hakkında haber toplamaya çalışıyordu."1

Abdurrahman b. Sayfî ise şöyle der: "Peygamber Aleyhis-Selâm, Hayber'i fethettiği zaman, her taraf meyve ve sebzelerle dopdolu idi. Sahabeler sebzelerden ve meyvelerden ne buldularsa yemeğe başladılar, fakat çok geçmeden sıtmaya yakalandılar. Bunun üzerine Peygamber Aleyhis-Selâm: "Ey İnsanlar! Sıtma ölümün habercisi, yeryüzünde Allah'ın hapishanesidir, ateşten de bir parçadır" buyurdu."2

Hz. Aişe (r.a.) ise şöyle demiştir: "Peygamber Aleyhis-Selâm, Medine'ye hicret ettiğinde burası, Arabistan mıntıkasının en vebalı, bulaşıcı hastalıklı yeri idi. Çünkü Medine'nin Buthan Vadisinin en yüksek yerinden çıkıp vadiye geldiğinde orada toplanıp kokuşmuş pis sular vardı. Çokgeçmeden Ebû Bekir ve Bilal sıtma hastalığına yakalandılar..."3

Medine'nin bir kenarında olan Bakîu'l-Ğarkad Kabristanlığı, Akik Vadisinin başlangıcı sayılıyordu. Kabristanlık haline getirilmeden önce burası, dikenli dikensiz otların ve ılgın cinsi ağaçların bulunduğu bir yerdi. Ayrıca burada suyu acıyıp pis olmuş birçok bataklık vardı ki, akşam, olduğu zaman havada duman gibi sivrisinekler gözüküyordu"4 İşte bunlar sıtmanın asıl sebeplerini teşkil ediyordu.

Bazı Vak'alar:

Ebû Nuaym Isfehânî'nin Tıbb-ı Nebevî isimli eserinde şöyle bir hâdise anlatılır: "Peygamber Aleyhis-Selâm daha Medine'ye hicret etmezden önce Arab'dan bir kimse Hıbâl adındaki oğlu ile birlikte Medine'ye gelmiş ve burada sıtmaya yakalanmışlar, derken oğlu ölmüş, adamcağız üzüntüsünden dolayı: "Eğer oğlum Hıbâl olmasaydı, binitim beni şiddetli bulaşıcı, sıtmalı bu toprağa getirmezdi ve ben hiçbir zaman, yanında dost ve arkadaş bulunmayan bu korkunç sulara ve bataklığa asla gelmezdim" şiirini söyledikten sonra, yan tarafına düşüp kendisi de ölmüştür"5

Belirtileri:

Nöbetle gelen yüksek başağrısı, titreme, terleme, ateş yükselmesi. Yüzün ve gözlerin sararması, uykusuzluk, ağzın acıması. Kol ve bacaklarda ağrı, vücutta zayıflama vs. gibi şeylerdir. Nitekim sıtma tarif edilirken "Et ile kemik arasında meydana gelen bir hararet" "Sıtma eti yer, kanı sorar" diye tarif edilmiştir."6

Çeşitleri:

Günlük sıtma:

Genel olarak bir günde geçer ve bazan üç gün devam ettiği de olur. Buna güneş çarpması da denir.

* Günaşırı nöbetle gelen sıtma; Üçgünde bir nöbetle gelen sıtma; Dört günde bir nöbetle gelen sıtma."7 Sıtma hastalığının bazı çeşidi vardır ki, bunun verdiği hararet sebebiyle vücut pek çok fayda sağlar, bazan ilaçlardan o kadar fayda görülmez. Vücutta ilaçların olgunlaştıramadığı katı maddeler bu hararet sebebiyle yumuşayıp olgunlaşır, yine ilaçların açamadığı bazı tıkanıklıklar bu hararet sebebiyle açılır. İşte bu nedenle sıtma; felç, yüzfelci, sinir bozukluğundan meydana gelen adele buruşması, kulunç vs. gibi hastalıkların iyileşmesini sağlar"8

Tedavi:

Sıtmanın çeşidine göre tedavi değişik uygulanmıştır. Meselâ günlük sıtma, güneş çarpmasına benzediğinden dolayı soğutulmak suretiyle tedavi edilmeye çalışılmıştır. Nitekim Peygamber Aleyhis-Selâm: "Sıtmanın harareti, cehennem harareti gibidir, onu soğuk su ile söndürünüz!"9

* "Sizden biriniz sıtma hastalığına yakalandığı zaman, üç gece seher vakti üzerine soğuk su döksün!"buyurmuştur."10

Semüre (b. Cündüb) (r.a.) de şöyle demiştir: "Peygamber Aleyhis-Selâm, ateşli bir hastalığa yakalandığı zaman, bir kırba su ister, onu başına dökerek guslederdi"11

Günlük sıtma, güneşin hararetinden meydana geldiği için, hastanın soğuksuya girmesi ve soğuk su içmesi gayet faydalıdır. Çünkü harareti hafifletir ve şiddetini azaltır. Hatta suyun soğukluğunu artırmak için, bazan içine kar, buz veya sirke katılarak hastaya içirilir veya hastanın üzerine dökülür. Soğuksu içine şeker veya bal şerbeti katıldığı da olur.

Günlük geçici sıtma; herhangi bir organdaki şişlik, veya fazla hareket etmek, yahud güneş çarpması, veya yaz mevsiminin şiddetli geçmesi, aşırı öfkelenme, ve benzeri sebeplerden meydana gelir. İşte bu sebeplerden dolayı meydana gelen sıtma hastaları; soğuk suya batırıldığı zaman veya buzlu soğuksular içirildiğinde sükunet bulur ve iyileşir. Hasta bu durumda başka bir ilaç almaya gerek duymaz. Çünkü geçici sıtmalarda hararet beyine tesir etmektedir. Bu sebeple onu gidermek için mutlak soğuk bir maddeyi ona ulaştırmak yeterlidir."12

Sıtmalı hasta; soğuk su içerek veya soğuk su ile guslederek tedavi edildiği gibi, soğuk bir beze sarılmak suretiyle de ateşi düşürülür."13

Üsâme b. Zeyd (r.a.) demiştir ki: "Peygamber Aleyhis-Selâm son hastalığında bana: "Sabaha doğru ateşim yükselmeye başlıyor, bana soğuk su getirinde üzerime dökeyim, belki bu serinlikle namaza gidebilirim" dedi. (E. Nuaym vr. 103b; i. Sünnî vr. 49b)

Diğer Sıtma Çeşitlerinin Tedavisi:

Bataklıkların kurutulması."14 SİVRİSİNEK maddesine de bak.

Damardan veya deriden kan aldırmak."15 Bal arısının zehirli iğnesi."16

* Kirli veya gıdası az yiyeceklerden sakınmak. Faydalı ilaçlar ve faydalı gıdalar almak."17

Sıtmalı Kimse İçin Faydalı Bazı Maddeler:

Sıtmalı kimseye ılıksu ile yapılmış sirkeli bal şerbeti, sekencebin vermek. Mikrobik sıtmaya da en iyi gelen şurup budur. Sıtmayı keser ve hastayı ayıltır. Hastaya ekşi meyve suları içirmek ve ekşili gıdalar yedirmek; Erik şurubu, safradan meydana gelen sıtma için iyi gelir ve yumuşaklık verir. Çörekotu, balgamdan meydanagelen ve dört günde bir nöbetle gelen sıtmaya karşı faydalıdır.

* Hz. Aişe (r.a.) demiştir ki: "Sizden biriniz dört günde bir nöbetle gelen sıtmaya yakalandığınız zaman, dörtte üç nisbetinde tereyağı ve dörtte bir nisbetinde süt ile karıştırıp içsin."8

Sirke, sıtmalı hastaların sağlığını korur. Bulaşıcı sıtma hastalıklarına karşı da faydalıdır. Ravent, müzmin sıtmaya ve vücudun su toplamasına karşı faydalıdır.

Kavut, sıtmalılara pek faydalıdır. Mideyi kuvvetlendirir, susuzluğu ve mide bulantısını giderir. Kabak, sıtmalı hastalara verilecek en iyi sebze çorbasıdır.

Yağlı süt, sıtmalılara ve başı ağrıyanlara iyi gelmez. Sıtmalı ve başağrısı olan kimselerin sütten sakınması lâzımdır. Börülce, sıtmalı hastalara verilecek en iyi gıdalardandır. Sıtma geçince hastayı hamama götürmeli ve kuzu eti ile beslenmelidir.19

Sıtmalı hastaya sarımsak yedirilir, zira kokusundan dolayı sinek ve sivri sinek yaklaşamaz."20

* Zemzem suyu içildiği veya banyo yapıldığı zaman sıtmanın hararetini söndürür ve bütün organlara dinçlik verir."21

Eti çok yemek, müzmin sıtma hastalığına sebep olur. Süt, sıtmalı kimselere ve başı ağrıyanlara iyi gelmez. Süte alışık olmayanlara da bazı zararları olabilir. Fakatyan etkisini gidermekiçin, içine bal veya zencefil gibi baharatlar katılır."22

* Sıtmalı kimse, hastalığa zararlı olacak gıdalar almaktan sakınmalı, faydalı ve hazmı kolay gıdalarla beslenmelidir.Bunlar çabucak iyileşmesine yardımcı olurlar."23

* Âmir b. Mâlik (r.a.) demiştir ki: "Sıtma hastalığından dolayı zayıf düşmüştüm. Bir deva ve şifa isteğiyle Peygamber Aleyhis-Selâm'a bir kimse gönderdim. Bunun üzerine Peygamber Aleyhis-Selâm, yağ tulumu içinde bana bir tulum bal gönderdi."24

* Sıtma hastasının, vücuda hararet verecek gıdalardan sakınması lâzımdır. Nitekim Peygamber Aleyhis-Selâm'a bir sepet hurma hediye edilmiş, Ali b. Ebî Tâlib ise sıtmaya yakalanmış bulunuyordu, bir hurma alıp yedi, bir daha, bir daha derken yedi tane hurma yedi. Sonra Peygamber Aleyhis-Selâm: "Artık yeter!" buyurmuştur."25

Arazları:

Hz. Aişe (r.a.) bu konuda şöyle demiştir: "Medine'ye geldiğimizde ben, bir ay sıtmaya yakalandım, bu sebeple saçları m döküldü. Hastalıktan sonra saçlarım tekrar büyüyerek omuzlarıma indi..."26

Sıtmanın Bazı Hastalıkları Gidermesi:

Buna, bir hastalığın diğer bir hastalığı tedavi etmesi denir, (nosotherapy) Hastalığın Medine'den Kalkması İçin Peygamber Aleyhis-Selâm'ın Duası: Peygamber Aleyhis-Selâm; veba, sıtma ve benzeri bulaşıcı ve salgın hastalıkların Medine halkı üzerinden kalkması ve Mekke'den Medine'ye hicret eden muhacirlerin Medine'yi sevmeleri için şöyle duâ etmiştir: "Allah'ım! Mekkeyi bize sevdirdiğin gibi, Medine'yi de sevdir, hatta daha fazla sevdir. Allahım! Ölçek ve müd ile ölçülen erzak ve yiyeceklerimize feyz ve bereket ihsan eyle! Allahım! Medine'nin havasını bizim için güzelleştir. Hastalıklardan uzak kıl. Buranın vebasını ve sıtmasını (bulaşıcı hastalıklarını) da, Mekke sınırları içindeki Cuhfe diyarına nakleyle!"27

Hastalığa Sabretmenin, Hastalığı Başka Yere Taşımamak İçin Bulunduğu Yerden Çıkmamanın Sevabı:
Yine Peygamber Aleyhis-Selâm: "Ümmetimden her kim Medine'nin sıtmasına, havasının ağırlığına ve her türlü sıkıntısına sabrederse, kıyamet gününde onun için şâhid ve şefaatçi olurum."28

* "Mümin kimse sıtma hastalığına yakalandığı zaman, tıpkı ateşe sokulan demir gibi olur, kiri-pası gider, temizi kalır (yani sıtma, müminin günahlarına keffâret olmuş olur)" buyurmuştur."29

* Sahabe'den Eş'aş b. Kays'ın torunlarından filozof tabip Ebû Yusuf Yakubb. İshakel-Kindî(ölüm236H.)'nin sıtma çeşitleri ile ilgili "RisâlefîAksâmi'l Hummeyât" adında bir eseri vardır."30

Kaynaklar:

[1]- Müsned III17. [2]- K. Ummâl 10/28514; Nihaye II 321; K Hafâ 1/367 H. 1171; E. Nuaym vr. 99b; i. Sünnî vr. 47a Hadis, merfu ve mürsel olarak ta rivayet edilmiştir. [3]-Bubâri hac 2/225; E. Nuaym vr. 124a; I. Sünnî vr. 59a: i. Hışâm 1/588. [4]- i. Sâd 3/397; ayrıca bak M Buldan 1/ 473. [5]- E. Nuaym vr. 29b; i. Sünnî vr. 13 ab. [6]- E. Nuaym vr. 100a: I. Sünnî vr. 47b; C Sağır 1/54; Müsned 2/332, 366, 5/142: Fâîk 2/90; E Müfred 1/504-505, [7]- Bağdadî s. 160. 204-205; Zehebî s. 249-250; i. Kayyım s. 89-92. [8]-I. Kayyim s. 92; Bağdadî s. 160, 204; Zehebi s. 249-250 [9]- Buhârî B. Halk 4/89-90; Müslim selam H. 79-84: E Nuaym vr. 102a; Şerhû'l-Erbain s. 37; Bağdadî s 202-203; Zehebî s. 247. [10]- M Ledüniyye 2/170; E. Nuaym vr. 1026; i. Sünnî vr. 48b; i. Kayyim s. 95. [II]- M. Zevâid 5/ 94: Bağdadî s. 204; Zehebî s. 249 [12]- i. Kayyim s. 92; M. Lediniyye 2/170 [13]- Nesîmî 3/214: i. Kayyim s. 89-92 [14]- K Ummâl 3/9085; Hadis Hasan-ı Basrî'nin mürsellerindendir. Ayrıca bak Ramuı s. 222; I. Ukûl 2/559-
60 [IS]- Bağdadî s 160. 204-205 [16]- el-Edviyye s. 101. [I 7J- / Kayyim s. 95 [18]- E Nuaym vr. 101b : I. Sünnî vr. 48a: Süyûtî vr. 34b; Bağdadî s 62. 89. 160. 204. 205 [19]-Bağdâdîs. 100. 101. 109. 121. 141. 153. 161. 204. [20]-M. Arifin 1/17. [21]- Zemzem s. 29-30. [22]- i. Kayyim s. 427, 428, 446, 447 [23]- Şerhu'l-Erbain s. 36 [24]- K Ummâl 10/28475 Hadis mürseldir. Süyûtî s. 304 H. 370 [25]- E Nuaym vr. 120b [26]- Müslim nikah H. 69: Buhârî menâkıb 4/251 [27]- Buhârî M Ensâr 4/264; merzâ 7/11; daavât 7/160 [28]- Müslim hac H. 459. 481-84; Tırmîzî menâkıb H. 3918: Muvatta Medine H. 3; Müsned 1/181.2/ 113. 119. 133. 155. 288. 334, 397, 439, 447. 3/29. 58, 69. 6/370. [29]- Hâkim iman 1/73. 31431 Hadis mürseldir. [30]- I. E. Usaybia 2/187

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp