Şu Anda Vücudunuzda Neler Olduğunu Biliyor Musunuz?

Şu Anda Vücudunuzda Neler Olduğunu Biliyor Musunuz?

İnsan vücudu, sağlıklı yaşamı devam ettirebilmek üzere programlanmıştır. Yaşayabileceği en sağlıklı hayatı en uzun süre devam ettirebilmek için pek çok sistemi bir arada çalıştırır.Vücudumuzun temel amacı, yaşamı devam ettirmektir. Bu amaca uygun olarak her türlü çabayı gösterir. Ancak biz, vücudumuzun bu uğurda yürüttüğü fizyolojik faaliyetlerin çoğunun farkına bile varamayız. Bunlar bilinç düzeyimiz dışında gelişir.Fakat yaşam tarzımız, beslenmemiz, psikolojik durumumuz vücudun yaşamsal faaliyetlerini etkiler. Belirlediğimiz yaşam tarzı ve hayata karşı tutumumuz, vücudun hastalıklara karşı savaşma gücünü destekler ya da baskılar.Vücudun yaşama tutunma savaşını ben yaşam sevinci’ olarak adlandırıyorum. Yaşam sevinci, sadece psikolojik bir öğe olamaz, vücudun fizyolojik çalışma süreci de varlığını devam ettirebilmek için olağanüstü bir çaba harcar. Vücut fizyolojisi ve kişinin hayata karşı duyduğu bağlılık, yaşam sevinci adı altında birleşir.

Dünya Sağlık Örgütü insan yaşamını üçe ayırıyor

• Sağlıklı dönem
• Hastalıkların belirtilerinin başladığı dönem
• Sağlığın kaybedildiği, hastalıklarla geçen dönem

İnsanoğlu, hiçbir hastalık belirtisi taşımadığı sağlıklı dönemde sağlığının kıymetini bilmez. Hiç kimse genç yaşlarında kanser veya yüksek tansiyon hastası olacağını aklına getirmez. Hayat boyunca sağlıklı, diri ve güçlü yaşayacağını sanır. Oysa belli bir yaştan sonra hastalıklar belirti vermeye başlar. Bu dönem, artık vücut sistemlerinin geriye dönüşsüz harabiyetlerinin başladığı dönemdir. Hemen arkasından da sağlıklı dönem kaybedilir, hastalıklı dönem gelir.Sağlığı korumak adına yapılacak her şeye, hastalık belirtilerinin görülmediği sağlıklı dönemde başlamak gerekir. Oysa insanların çoğu bu dönemde sağlığını korumak için çaba harcamaz; beslenmesine dikkat etmez, kontrolsüz şekilde sigara ve alkol tüketir, egzersiz yapmaz... Oysa hastalık belirtilerinin başladığı ikinci dönemde iş işten geçmiştir, koruyucu tedbirler için artık çok geç kalınmıştır. Sağlığınızı korumak için beslenmenize dikkat ederek veya zararlı alışkanlıklarınızdan korunarak artık hastalıklardan kaçamazsınız.

Ancak hastalığın yaratacağı hasarı azaltabilirsiniz. Ömrü boyunca sigara içmiş ve fazla kilolu olarak yaşamış bir kişinin, kalp hastası olduktan sonra sigarayı bırakması tabii ki gerekli ve faydalıdır, ama önemli olan kalp hastası olmadan önce sigarayı bırakıp kilo vermesidir. Bu kitabın temel amacı, ilaçlara başvurma zamanı gelmeden önce sağlığınızı korumak için neler yapmanız gerektiğini anlatmak. Hastalıkların belirtileri başlamadan önce, sağlığınızı kaybetmeden önce yapıp ettikleriniz, yaşamınız boyunca vücut sistemlerinizi etkileyecek.Siz şu anda bu satırları okurken böbreğiniz kanınızdaki zararlı maddeleri süzdü, karaciğeriniz vücudunuzu toksinlerden arındırdı, kalbiniz en küçük hücrenizi bile kanlandırabilmek için durmaksızın kan pompaladı, bağırsaklarınızda yer alan yüz trilyon probiyotik bakteri uyum içinde çalışarak karşılaştığı binlerce yabancı maddeyi analiz etti, zararlıları yok etti, yararlıları vücudunuza almak için onay verdi.

Son paragrafı okurken en az 4 kere nefes aldınız, akciğeriniz kanınıza oksijen sağladı ve kanınızın içindeki karbondioksiti attı, hatta şu anda birkaç tane kanser hücresi oluştu vücudunuzda ve bağışıklık sisteminiz bunları anında tespit edip yok etti...Siz bu faaliyetlerin farkına bile varmadınız! Eğer sadece son okuduğunuz sayfanın başındayken bu sistemler durmuş olsaydı, şu anda çoktan ölmüştünüz. Ama yaşıyorsunuz ve nasıl olup da hayatta kaldığınızın farkında bile değilsiniz.Yaşamınızı devam ettirebilmek için vücudunuz bilinciniz dışında her gün milyonlarca değişik çalışma yürütüyor. Bu yaşam savaşını desteklemek ve sağlıklı yaşamak için neler yapabiliriz? Basit tedbirlerle daha sağlıklı ve daha uzun yaşamak mümkün müdür? Eğer mümkünse nelere dikkat etmeliyiz? Bu bölümde işte bu sorulara yanıt vermeye çalışacağız.