Baroreseptörler

Baroreseptörler :

Kan basıncına karşı duyar reseptörlere barareseptör veya pressareseptör denir. Bu çeşit reseptörler sinus caroticus, arcus aortae, sağ a.subclavia ve pulmonal ve bazı büyük arterlerin adventisyasında, atriyum ve ventriküllerde bulunur

Bu bölgelerden sinir ağı bakımından en zengin olan sinus caroticus, a.carotis intemanın başlangıcındaki geniş kısımdır. Sinus çeperindeki afferent sinir uçlarından ibaret olan baroreseptörlerden Hering siniri başlar. Hering sinirinin büyük bir kısmı n.glossopharyngeus, küçük bir kısmı da n. Vagus içinde seyreder. Arcus aortaedeki baroreseptörlerden başlayan sinir lifleri ise n.vagus içinde seyreder. Çok defa depressor sinir veya aortik sinir adı verilen bu lifler, tavşanda ayrı olarak eyan sinirini yapar

Ludwing ve Cyon gibi araştırıcılar. bu sinirlerden biri kesilip merkez ucu uyarılırsa, kalp hareketlerinin refleks olarak yavaşladığırıı (bradikardi) ve kan basıncının düştüğünü gözlem işlerdir. Baroreseptörler arterlerdeki kan basıncının değişmesiyle uyarılır.

Dolaşım sisteminde basıncın artması sırasında damar çeperleriniri gerilmesiyle baroreseptörlerden doğan impulslar artarak Cyon ve Hering sinirleriyle medulla oblongataya iletilir ve refleks yoldan vazodilatasyon ve bradikardi ile dakika hacminin azalmasını sağlarlar. Bu refleks yardımıyla kan basıncı tekrar normal düzeyi kazanır. Aksi olarak, kan basıncının düşmesi, baroreseptörlerdeki impuls sayısını azaltır. Bu suretle pressor alanlar afferent inhibisyonda kurtulunca sempatik vazokonstriktör deşarjların çoğalması, kan basıncını yükseltir. Samson Wright kan basıncı düzenlenmesinde önemli roloynayan Cyon ve Hering sinirlerine tampon sinirler ismini vermiştir.

Bu sinirlerden kaydedilen aksiyon potansiyelleri ile sinus ve aorta yayındaki baroreseptörlerden, her sistolde basıncın pulsatil olarak yükselmesiyle de deşarjlarrn arttığı gösterilmiştir sıncı yükselten ilaçların i.v. enjeksiyonları bu sinirlerdeki impuls sayısını arttırır ( 360). Basıncın azalmasına da aksiyon potansiyellerinin azalması eşlik eder. Cyon ve Hering sinirleri iki tarafta kesilirse, kalp hareketleri hızlanır (tachycardia) ve kan basıncı yükselir. İntakt organizmada bu sinirler vazomotor merkezi inhibe, vagal merkezi eksite ettiklerinden, kesilmeleri kan basıncının yükselmesine karşı koruyucu refleksleri yok eder.

Baroreseptörler kolayca adapte olurlar; 24-48 saat içinde tam bir adaptasyon görülür. Ağır hipokside, merkezi sinir sistemi iskemisinde ve ağır e.gzersizde etkisiz kalırlar. Atriyumlarda bulunan gerilme reseptörlerinin bir kısmı (A tipi) atriyum sistolünde, bir kısmı da (B tipi) venalardan kanın atriyuma dolması sırasında uyarılarak deşarj yapar. Ventriküllerdeki reseptörler ventriküllerin izometrik kasılmasında uyarılan proprioreseptörlerdir. Dolaşımdaki barnreseptörlerin uyarılmasıyla dagan refleksler daima bradikardi, kalbin :1" kika hacminin azalması ve vazodilatasyon yaratir'lar

Dolaşım sisteminin en düşük basınçlı bölgesi olan sağ atriyumdaki reseptörler, hacım reseptörü gibi (ing. volume receptor) rol oynayarak refleks yoldan antidiüretik hormon salgılanmasına da etki yaparlar. Nitekim, atriyumlar aşırı dolduğu zaman bu reseptörlerin deşarjları artarak refleks yoldan ADH (antidiüretik hormon) salgısı inhibe edilir; fazla miktarda idrar çıkanlarak dolaşan sıvı hacmi azaltılır.

Merkezi Sinir Sistemi iskemisi. Damar içi ya da damar dışı nedenlere bağlı serebral iskemi arteryel kan basıncında ileri derecede bir artış yaratır. Basıncın yükselmesinden dokularda biriken CO2 in sempatik merkezleri uyarıcı etkisi sorumlu tutulmaktadır. Arteryel basınç 60 mmHg nın altına düştüğü zaman, merkezi sinir sistemi iskemisi sempatik sistemde saniyeler içinde etkili olan tonus artışı ile merkezi kan akımını normale döndünneyi amaçlar.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp