Ateroskleroz Çoğu Kardiyovasküler Hastalığın Kökeni

En çok rastlanılan kardiyovasküler hastalıkları tekrar gözden geçirecek olursak, hemen hemen hepsinin gerisinde aterosklerozun yattığını görürüz. Bu süreci engelleyebilir, durdurabilir hatta belki de tersine çevirebilirsek, temel kardiyevasküler hastalıkları engelleme konusunda çok yol alabiliriz. Bunu da, doğru beslenme ile başarabiliriz.

Ateroskleroz, damar duvarında yer alan hücrelerden herhangi birisinin uğradığı küçücük bir hasarla başlar. Pek çok doktor, başlangıçtaki hasarın oksidan bir partikül nedeniyle ortaya çıktığına inanır. Normal bedensel işlevler sırasında, yüksek miktarda oksijen tüketilir. Bu oksijen emilimi sırasinda, serbest radikaller olarak adlandırılan "başıboş" oksijen partikülleri ortaya çıkar ve hücrelere hasar verebilirler. Ayrıca çevresel partiküller de hasara sebep olurlar. Sigara dumanı, kirli hava ve ziraı ilaçlar, bu türden partiküllerle doludur. Hava ve su kirliliğine yol açan başka maddeler de öyle. Bu serbest radikal sorunu, antioksidan adı verilen besinlerle ilgili çalışmalarda büyük artış görülmesini de beraberinde getirmiştir. Bu özel tür besinler, serbest radikallerin saldırılarını engelleyebilir ya da etkisiz bir hale getirebilirler.

Serbest radikallerin yarattığı başlangıç hasarını takiben, damar duvarında yağlı bir çizgi oluşur. Bu durum bazen ı i ya-şında bile ortaya çıkabilmektedir. Zaman geçtikçe, kolesterol, fibrin (kanın pıhtılaşmasına yol açan bir madde). kalsiyum ve .vhücresel atıklar damarda birikirler. Damar duvarı bu birikme nedeniyle kalınlaşırken, içi de daralır ve damar esnekliğini yitirmeye başlar. Bu da kan akışını azaltır. Bütün bunların sonucunda da yüksek tansiyon, anevrizma, konjestif kalp yetmezli-ği ve ardından da yangı görülür.

Aterosklerozun yarattığı en önemli tehlike, bir kan pıhtısı-nın oluşarak zaten daralmış olan damarı tamamen tıkaması riskidir. Bu olduğunda, o damardaki kan akışı durur.

Pıhtı, bir kalp damarında oluştuğunda kalp krizi geçirirsiniz. Beyne giden damarlardan birisinde oluştuğundaysa inme.

Şimdi aterosklerozu engellemenin, durdurmanın, hatta geri çevirmenin neden bu kadar önemli olduğunu anlarmşsımzdır, değil mi? çoğu kardiyovasküler hastalığın kökeninde ateroskleroz yatar. Ateroskleroz, sinsi ve herhangi bir belirtisi olmayan bir hastalıktır ve insan kalp krizi ya da inme gibi son derece vahim bir olayla karşılaşana dek aterosklerozu olduğundan haberdar olmayabilir.

Bilim insanları, aterosklerozun sebeplerini ve sürecini hala tamamıyla anlayabilmiş değillerse deı oluşmasına engel olacak, ilerlemesini durduracak ve bazı durumlarda da geri çekilmesini sağlayacak önlemleri almasını öğrendiler. Yüksek doymuş yağ ve kolesterol içeren gıdalar tüketmenin, önemli ölçüde ateroskleroz sorununa sebep olduğu bilgisi de kesinleşti.

Düşük kolesterollü ve doymuş yağ içeren gıdalar tüketmek, beslenmede yüksek çözünebilirlikteki lifli gıdalara çok yer vermek ve antioksidan gıdalar almak gerekiyor. Beslenme, ateroskleroz sürecini engellemenin, dolayısıyla da kalp krizi, inme ya da diğer kardiyovasküler hastalıkların oluşma riskini azaltmanın en önemli yapı taşı haline geldi.