Dolaşım Yolları Hastalıkları

Dolaşım Yolları Hastalıkları : Kalıtsal olarak alyuvarların yapısmdaki bir anormallik sonucunda meydana gelen kansızlıktır. Hastada solunum yetmezliği, göğüs kısmında ağrı ve çarpıntı, midede asit azlığından hazımsızlık ve iştahsızlık, sinir bozukluğu ve devamlı üzüntülü bir hal görülür; yüzün ve cildin rengi limon sarısı olur. Dil üzeri kırmızı ve paslıdır. Hastanın el ayaklarında karıncalanma olur. Etrafındakilere karşı kabalaşır. Hastada zayıflama ve ruhi bozukluklar görülmeye başlar. Mikroskopla muayenede, alyuvarlann yeknesak olmadığı gözlenir. Bunlar irili-ufaklıdır. Arada çok irileri vardır. Çoğunun şekilleri bozuk olup renkleri de yeknesak değildir.Öneri : Karaciğer hülasası ve B12 vitamini ile düzeltüe- bilir. Bunlar devamlı, zaman zaman kullanılmalıdır.

PELGER HASTALIĞI (D)

Kan plazması içerisinde al ve akyuvarlar bulunur. Bunların kendine göre normal şekilleri vardır. Kalıtsal nedenlerle akyuvarların çekirdekleri normal olmayabilir. Buna Pelger hastalığı denir. Laboratuvarlarda mikroskop muayenesiyle anlaşılabilir. Kalıtsal bir bozukluktur.

HEMOFİLİ (R, Ls)(Kanama hastalığı)

Ciltte veya iç organlarda bir yer çizilip veya delindiğinde, diş çekiminde ve ameliyatlarda yaralı kısımdan kan akmaya başlar. Kanın normal olarak bir pıhtılaşma özelliği vardır. Bir süre sonra kanayan kısımda pıhtılaşma olur ve kanama durur. Fakat kanın yapısındaki bir kalıtsal bozukluk sonucunda, kan, pıhtılaşma özelliğini kaybeder ve açılan delikten veya en ufak çizikten hayli kan akar. Bu kanama hastalığı, kalıtsaldır. Kadınlar, bu bozukluğu taşır ve sadece erkek evlatlarında çıkar. Kızlarda gözükmez. Kanama, bazen iç organların iç kısmında olur ve o organ, kanama nedeniyle şişer ve şeklini kaybeder. Bazen böbrekte de kanama olur ve idrarda kan pıhtıcıkları çıkar. Bebeklerde kanama belirtisi, emeklemeye ve ilk yürümeye başlayınca görülür. Yaş ilerledikçe kanama azalır.Öneri : Doktorlarca kanama hastalığının derecesi tespit edilebilmektedir. Diş çekimi ve ameliyat gibi olaylarda gerekliönlem alınarak işlem yapılır. Gerekli tedaviler ve önlemler alınmazsa, kanama, küçük yaşlarda bebekleri ölüme sürükleyebilir.

DOĞUŞTAN SARILIK (R)(Konjenital sanlık)

Bebek, doğum saatlerinde annesinden bazı antikorları alır ve bebekte alyuvar kırımı başlar. Böylece bebek, sanlık olur. Her doğum yapan kadında ve bebeğinde bu olmaz. Anne-bebek kan uyuşmazlığında bu sanlık olur. Aynı annenin 2. ve 3. bebeklerinde durum daha ağır gözükür.Öneri : Doktorlarca doğuma müteakip yapılacak kan değişimi ile bu rahatsızlık giderilebilir.

KALITSAL HEMOLtTtK SARILIK (D)

Kandaki alyuvarların belirli bir ömrü vardır. Bu sürenin sonunda eskiyen alyuvarlar ölür ve vücutta bunlar parçalanarak bilüribin (renk maddeleri) ve demire ayrılırlar. Bunlardan bilüribin maddesi, karaciğerde toplanır; oradan safra içine geçer ve oradan da barsaklar vasıtasıyla dışarı çıkartılır. Gaitaya san rengi veren bu maddedir.Yenidoğan bebeklerde kalıtsal olarak fazla miktarda alyuvar parçalanması olur ve kanda çok miktarda bilüribin birikir; karaciğer bunun tamamım alıp dışarı atamaz ve kanda kalan bu renk maddesi cilde ve kaslara yayılarak oraları sarıya boyar. Bu tip sarılıkta bebeğin kakası ve idrarı normal sarı renktedir. Zira bir miktar bilüribin maddesi karaciğerden barsaklara geçmektedir. Fazlası kanda kalmaktadır.Öneri : Safra taşı, karaciğer rahatsızlığı ve bazı zehirlenme gibi nedenlerle, bebeklerde sarılık olabilir. Bu rahatsızlıklargiderilince sarılık da geçer. Bunlarda gaitanın rengi beyaz, idrarın ise aksine koyu sarıdır.

METIDIO GLOBlNEMİK (R)

Kanın renk maddesi olan hemoglobinin bir kısmı, kalıtsal nedenlerle methmoglobinin maddesine dönüşür.

OVALOCYTÖSE (R)

Alyuvarlar, kalıtsal nedenlerle normal şekillerini kaybederler ve mercimek şeklinde iken elips ve benzeri şekillere geçerler. Renk maddeleri de hücrenin dışına çıkar ve hücreler, soluk bir renk alırlar.

ALYUVAR SAYISI FAZLALIĞI (D?, R?)(Polycytemie vraie-priıneır polisitemi)

Sağlıklı bir kişinin 1 mm3 kanında 5 milyon alyuvar vardır. Kalıtsal bir nedenle bu miktar fazla olabilir. Genellikle orta yaş hastalığıdır. Alyuvar adedi artınca kan koyulaşır. Hastada kolayca kan damarları şişmesi ve damar tıkanmaları olur. Hastanın yüzü kırmızı ve toplardamarları şiştir.Öneri : Hastadan zaman zaman kan alınır. Doktorlar, radyoaktif madde ile kan yapımını azaltarak tedaviye çalışır.Not : Amfizem ve bronşit gibi akciğerlerde oksijen alışverişini engelleyen hastalıklarda ve yüksek dağlık yerlerde oturanlarda alyuvar adedi artabilir. Bu nedenler giderilince miktar normale düşer.

TROMBOSITOPENÎK PURPURA (D, V)

Kanın içerisinde al ve akyuvarlardan başka renksiz veufak trombosit denilen hücreler de vardır. 1 mm3 kanda bunlardan 300 bin kadar bulunur. Bunlar da kemik iliklerinde yapılır ve kana verilir. Trombosit hücrelerinin görevi, bir kan damarı zedelenince, meydana gelen delik ufak ise, bir araya gelerek orayı tıkamaktır. Ayrıca kanm pıhtılaşması için gerekli maddenin oluşumuna da yardım eder. Trombo- sitler, damarların sağlıklı kalması ve kanın pıhtılaşması için çok gereklidir. Kalıtsal nedenlerle kanda yeterli trombosit olmazsa, ciltte ve bilhassa yanaklarda kılcal damarlarda kanamalar olur ve oralarda kırmızı lekeler belirir. Bir süre sonra bu lekeler esmerleşerek çürük şeklini alır.Öneri : Doktorlarca teşhis yapıldıktan sonra gerekli tedaviler yapılabilir.Not : Trombositler, kahtsal nedenlerle azalabüdiği gibi lösemi, kansızlık, böbrek hastalıkları, kalp yetmezliği, kemik iliği kanseri, ağır bakteriyal hastalıklar, sıtma ve bazı ilaç zehirlenmeleri sonucunda da azalabilir. Bunlar giderilince trombosit sayısı normale döner.

ALYUVARLARIN ŞEKLİNİ KAYBETMESİ (D)

Mikroskop muayenesinde alyuvarlar, 7-8 mikron çapta ve mercimek şeklinde görülür. Hemolitik sarılıkta ve doğuştaki sanlıkta, alyuvarlar şeklini değiştirir ve yuvarlak küre şeklini alırlar.TALASEMİ (R)Kahtsal bir kan hastalığıdır ve kan yapımında bir bozukluk vardır. Hastalık daha çok Akdeniz’in orta ve doğu bölgelerinde görülür. İki tipi vardır :— Majör tipi : Ağır ve öldürücü anemi (kansızlık) yapar ve çocuklarda yüzde yüz ölüme neden olur.— Minör tipi : Kansızlık yine vardır, fakat Öldürmez.Öneri: Döktorlarca kan nakli yapılarak ve dalak çıkartılarak bu düzeltilebilmektedir.Not : Kan yapıcı demir ve karaciğer hülasası gibi şeylerle tedavi, geçicidir.

AGAMMAGLOBÜLtNEMİ (R, Le)

Gammaglobülinler, kanda bulunan proteinli maddelerdir. Bunlara immüglobülin de denir. Bunların kanda kalıtsal olarak azalmasına veya yokluğuna agammaglobülinemi denir. Gammaglobülinler, kanda akyuvarlar gibi vücudu enfeksiyonlara karşı korurlar. Bu nedenle gammaglobülinlere antikor yani bağışıklık maddeleri de denir. Bunların eksikliğinde «bağışıklık maddelerini yapamama» durumu doğar.

Çeşitli hastanelerde yapılan incelemelerde, bazı kimselerin çeşitli enfeksiyonlara karşı hiç dirençlerinin olmadığı görülmüş ve yapüan incelemelerde, bu kimselerin kanında gammaglobülin bulunmadığı tespit edilmiştir. Bu maddelerin eksikliği, hem kadın hem de erkeklerde görülebilir. Yeni doğan bebeklerden sadece erkek bebeklerde gammaglobülin eksikliği görülür. Bu bebekler, önceleri sağlıklı görünürken 6 ay ile 3 yaş arasında hastalık ortaya çıkar. Dayanıksızlığı nedeniyle çocuklar, sık sık hastalanırlar.

Göz iltihabı, ortakulak iltihabı, artrit, zatürree, menenjit vb. gibi hastalıklara tutulurlar; tedavi edildikten bir süre sonra yine hastalanırlar. Bebekler sık sık hastalandıkları için çoğu bir yaşına gelmeden ölür. Bebekler, doğumlarından sonra 4-12 hafta arasında annelerinden aldıkları bağışıklık maddeleriyle yaşarlar. Bu süre zarfında kendi vücutlarında bu bağışıklık maddelerini yapmaya hazırlanırlar. Bu geçiş döneminde bebek, hastalıklara karşı nisbeten az dayanıklıdır.Öneri : Bu kalıtsal eksikliği düzeltmeye ve vücudu kendibağışıklık maddelerini yapacak şekilde uyartmaya henüz imkan yoktur. Bu gibi hastalar, yaşamları boyunca dışardan bağışıklık maddeleri veya hastalıklara karşı ilaç verilerek yaşatılırlar.

ALYUVARLARIN AY ŞEKLÎNİ ALMASI SONUCU KANSIZLIK (R)(Anemie a hematies falçiforme)

Alyuvarlar normal olarak basık mercimek şeklindedir. Normal şekilleriyle gerekli miktarda oksijeni taşıyabilirler. Kalıtsal nedenlerle alyuvarlar, patlak top gibi içeri çöker; ay veya orak şeklini alır, hacimleri ve oksijen alma güçleri azalır. Böylece kan görevini tam yapamaz olur. Vücut, kansızlık çeker. Alyuvarların çöküklüğü, mikroskop incelemesiyle kolayca görülebilir. Yapacak hiçbir çaresi yoktur.

ALYUVARLARIN UFAK OLMASI SONUCU KANSIZLIK (R, Ls)(Aııeme hypochrome microIytique)

1 mm1 * 3 kandaki alyuvar adedi normal miktarda (5 milyon)olduğu halde 7-8 mikron çapında olan bu kan hücreleri, kalıtsal olarak daha küçük çapta olurlar. Bu durumda, miktarı tam olmasına rağmen küçüklükleri nedeniyle kan, görevini yeterince yapamaz ve kansızlık belirtileri kendini gösterir. Ayrıca dilde kırmızılık ve iltihaplanma, midede gastrit, sinir sisteminde bozukluk ve karamsarlık başlar.Öneri : Sürekli demir ihtiva eden gıdalar yenilerek alyuvarların bir de demirsiz kalması önlenmelidir.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp