Anne Sütünü Bebeğin İmdadına Gönderen Kim?

Anne Sütünü Bebeğin İmdadına Gönderen Kim? : Yeni doğmuş bir bebeğin organlarının çoğu hemen çalışmaya başlar. Gözler henüz fazla işlememektedir. Sadece aydınlıkla karanlığı fark edebilir. Tad alma ve işitme organ- Jarı büyük ölçüde gelişmiştir. Bebek acı, tatlı, ekşi ve tuzluyu ayırd edebilmektedir. Arama, kavrama, emme gibi reflekslere sahip olan bebek, beslenmek için sadece emmeyi bilmektedir ki, bu refleks kendisine anne rahmindeki talimlerle öğretilmiştir.

Böylesine âciz ve zayıf bir şekilde dünyaya gelen bebeğin imdadına, umulmadık bir yerden, anne vücudunda kan ve fışkı ortasından beyaz, safi, temiz bir süt gönderilmektedir.Bebeğin yaratılışında şimdiye kadar gördüğümüz safhalarda daha ziyade Cenab-ı Hakkın İlim, Kudret, Hikmet sıfatları hakimdi. Bebek dünyaya gözünü açar açmaz Rahim ve Rezzak isimleri ön planda aşikâr hale gelmektedir. İnsanı hadsiz ilim* kudret ve hikmetiyle inşa eden Sanatkâr, onu dünyaya gönderdikten sonra başıboş bırakmamakta; bir yandan annenin vücudunu süt gibi halis bir gıdayla teçhiz ederken, diğer yandan yine annenin ruhuna verdiği misilsiz birşefkat hissiyle bebeği himaye altında tutmaktadır.

aDoğumla birlikte anne vücudunun süt üretecek duruma geçmesi fevkalâde düşündürücüdür. Anne sütünde proteinden, hastalıklara karşı koruyucu maddelere kadar bebeğin ihtiyacı olan herşey mevcuttur. Bugün modern teknolojinin bütün imkânları seferber edildiği halde, anne sütünün yerini tam manâsıyla alabilecek bir gıda imal edilememiştir. Doktorlar ve'ilim adamları, anne sütünü halâ suni gıdalara tercih etmektedirler

. Bu mükemmellikte bir gıdanın, ilk insanlardan beri bütün annelerin memeleriyle bebeklerin ağzına akıtıldığını hesaba katarsak, bu konuda sebeplerin hiçbir rol oynamasına imkân bulunmadığı daha iyi anlaşılır. Taş devrinin kadını, herhalde bugünün teknolojisinden daha fazla imkân- lara ve bizden daha fazla bilgiye sahip değildi; ama o da yavrusuna aynı sütten emziriyordu.

O kadının ve bütün annelerin vücut laboratuarlarında, günlük yiyeceklerimizden süt gibi mükemmel bir gıdayı imal eden bir başkası olmalıdır.Bu işleri bilen ve yapan ancak o Zat olabilir ki, sınırsız ilmiyle yavrunun meydana gelişini planlasın, sınırsız iradesiyle onu yaratsın, sınırsız rahmetiyle o korunmaya muhtaç yavruyu annesinin şefkat sinesine emanet etsin. Emanet ederken, annenin hissesini de unutmayıp, ona, yavrusuna bakmak zevkini peşin bir ücret olarak versin...

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp