Resulullah’ı Rüyada Görmek İçin Dua

RESULULLAH'I RÜYADA GÖRMEK İÇİN DUA

Abdürrahman bin Habi-i Basri, Said bin Sa'd'den, o da ebdallerden Ebü Tayyibe Kürz bin Vebere Har ist'den (rahimehullar) bildirir. Kürz bin Vübere Harisi dedi ki;

Şamıda [yani Suriye dahil Filistin kıtasında] bir kardeşim vardı. Bana gelip hediye verdiğinde: Ey Kürz, bu hediyemi kabul eyle. Bu güzel bir hediye dedi. Kardeşim bu hediyeyi sana kim verdi dedim. İbrahim Temimi verdi· dedi. İbrahim Temimiye, bu hediyeyi kendisine kimin verdiğini sordun mu

dedim. Evet sordum. "Ben Ka'be-i muazzamaya karşı oturup, tehlil, tesbih ve tahmid ile meşguldüm. Hayatımda kendisinden güzel yüzlü, güzel elbiseli, güzel kokulu, beyaz çehreli görmediğim bir kimse yanıma gelip, selam verdi, sağ yanıma oturdu. Kendisine, kimsin? Nereden geldin? Niçin geldin? dediğimde, bana; ben Hızırım, sana selam vermek ve sana olan hubb-u fillahi [Allahü Teala sevdiği için seni sevmeyi] arzetmek ve bildirmek için geldim. Yanımda bir hediye var. Onu sana vermek isterim deyince, nasıl hediye olduğunu bana söyle dedim.Hızır aleyhisselam, sen güneş doğmadan önce ve güneşin batışından önce

Yedi kere Hamd süresini,

Yedi kere Kul eüzü birabbinnasi,

Yedi kere kul ya eyyühel kafirün.

Yedi kere Ayete'l kürsi'yi okursun.

Yedi kere Sübhanallahi velhamdü lillahi ve la ilahe illallahü vallahü ekber dersin.

Resülüllah'a (Sallallahü Aleyhi Vessellem) yedi kere salavat getirirsin.

Kendin için, annen, baban, mü'minin ve mü'minat için yedi kere istiğfar edersin, istiğfardan sonra

Yedi kere:

"Allahümme rabbif'al bı ve bihim a'cilen ve acilen fiddini veddünya vel ahireti ma ente lehü ehlün ve la tef'al bina. Ya Mevlana nahnü lehü ehlün inneka gafürün r'ahimün, cevadün, kerimün, raüf'ün,rahimün'' dersin.

Bunu sabah ve akşam terketmemeye dikkat edersin ..Zira bana bu hediyeyi veren, bunları ömründe bir defa olsun söyle dedi. Bunun üzerine Hızır aleyhisselama:

Bana bir şey öğret ki, onu okuduğum zaman, Resülüllahi (Sallallahü Aleyhi Vesselem) rüyada göreyim ve sana bu hediyeyi o mu vermiştir sorayım dediğimde, Hızır aleyhisselam bana: "Eğer Resülüllah'ı rüyada görmek istersen şöyle yaparsın; Akşam namazını kıldıktan sonra, yatsıya kadar, hiç kimse ile konuşmadan ayağa kalkar, akşam namazından sonraki [Evvabin] namazını kılarsın.İki rekatta bir selam verirsin. Her rekatta bir defa Hamd suresini ve yedi kere İhlas suresini okursun. Sonra yatsı namazını cemaatle kıldıktan sonra, evine gelip, vitri kılarsın. Uykuya yatacağın zaman da namaz kılıp her rekatta Hamd suresini ve yedi kere İhlas suresini okursun. Namazdan sonra yedi kere: .

"Sübhünellahi velhamdü lillahi ve la ilahe illallahü vallahü ekber ve la havle ve la kuvvete illa billahil aliyyil azım" desin.

Sonra ellerini kaldırıp: ''Ya hayyü, ya kayyum ya zelcelali vel ikram, ya ilahel evvelin vel ahirin ve ya rahmaned dünya vel ahireti ve rahmehüma ya Rab, ya Rab. Ya Allah, ya Allah" dersin.

Sonra kalkıp ayakta olduğun halde dua ettiğin gibi dua edersin. Sonra kıbleye dönüp durabildiğin kadar, Resülüllah'a (Sallallahü Aleyhi Vessellem) salavat-ı şerifeye devam edersin dedi. Bu duayı kimden öğrendiysen bana bildirmeni arzu ederim dedim. Bana töhmet mi edersin? dedi.Muhammed Mustafa'yı (Sallallahü Aleyhi Vessellem) hak peygamber gönderen Allahü Teala'ya yemin ederim ki, sana töhmet etmiyorum dedim. Hızır aleyhisselam: Ben Muhammed (Sallallahü Aleyhi Vessellem) bu duayı öğrettiği ve vasiyet ettiği mecliste hazır bulundum. Bu duayı Resülüllah'ın öğrendiği kimseden öğrendim dedi. İbrahim Temimi, bu duanın sevabını bana haber ver dediğimde Hızır aleyhisselam, sen Muhammed aleyhisselamla görüştüğün zaman, sevabını ondan sor deyip, sözü bitirdi.Hızır aleyhisselamın dediğini yaptım. Yatağımda devamlı salavat okudum. Hızır aleyhisselamın öğretmesi ve Peygamber Efendimizi (Sallallahü Aleyhi Vessellem) görmek emniyetinden ötürü sevincimden uykum gidip sabaha kadar uyuyamadım. Sabah namazını kılıp, güneş yükselinceye kadar oturdum. Kuşluk namazını kıldım. Kendi kendime, akşama çıkarsam, dün gece yaptığım gibi yaparım dedim. O anda uyumuşum.Melekler gelip, beni aldılar. Cennete götürdüler. Orada yakut, zümrüt ve inciden bir takım köşkler ve saraylar gördüm. O köşklerden birinde, yukarıdan aşağı bana bakan, nüru ve yüzü güneşten parlak elbiseleri köşkün üstünden yere sarkan bir cariye gördüm. Beni Cennete götüren meleklere, bu köşk kimindir, şu cariye kimindir dedim. Senin işlediğin ameli yapanlar içindir dediler. Cennetin yemeklerinden yedirmeyince, sularından içirmeyince beni cennetten çıkarmadılar.Sonra beni cennetten çıkarıp bulunduğum yere getirdiler. Sonra Resülüllah (Sallallahü Aleyhi Vessellem) yanında yetmiş peygamber ve her saf arası doğu ile batı kadar olan yetmiş saf melekle oraya gelip bana selam verdi. Elimi tutunca ben: Ya Resülüllah, Hızır şu hadis-i şerifi senden duyduğunu söyledi dedim. Hızır doğru söyledi, anlattıkları doğrudur. Hızır yeryüzündekilerin en bilgilisidir. Ebdallerin reisidir. Yeryüzündeki Allah askerlerindendir buyurdu.

PEYGAMBERİMİZİ (Sallallahü Aleyhi Vessellem) RÜYADA GÖRMEK İÇİN BAŞKA BİR DUA

Fahr-i alem (Sallallahü Aleyhi Vessellem) Efendimizi, rüyalarında görmek isteyenler, mümkün olduğu kadar çok salavat-r şerife getirdikten sonra bu duayı okumalıdırlar:

Allahümme Rabbel Beled-il harami veş-şehril harami velhıl-livel haremi ver-rükni vel-makami ikra' ala ruhi Muhammedin minnes-selam.

Hazreti Ali kerremallahu vechehu hazretleri buyurmuşlar ki:

- Ben, ne zaman Fahr-i alem sallallahu aleyhi ve selem efendimizi rüyada görmek ve buluşmak istesem, uykuya yatmadan salat-ül-ahber'i kılarım. Rüyada aleyhisselatü vesselam efendimizi mülaki olurum.Ömer İbn-il-Hattab radiyallahü anh hazretleri de Bir kimse, salat-ül-Ahber'i kılar da, aleyhisselatu vesselam efendimizi rüyada görmese, ben Ömer değilim. Nefsimi, kudret elinde bulunduran Allahu Teala'ya yemin ederim ki, bir kimse bu namazı kılarsa, Allahu Tealü, onun bütün ihtiyaçlarını karşıIar, günahlarını bağışlar, can verirken susuzluk görmez, kabrine gül ve yasemin döşenir ve etrafında ahber denilen güzel kokulu otlar biter. Kabrinden kalktığında keramet tacı' başına giydirilir, bütün afetlerden kurtulurlar ve bütün bunlara dair verilen berüt ile kendisini on ikibin melek i'zaz ve ikram ile karşılarlar, kıyamet günü melekler nebiler ve resuller safında bulunur ve dilediği kadar asi ve günahkara şefaat eder, buyurmuşlardır.

AHBER NAMAZI ve KILINIŞI

AHBER NAMAZI, dört rekattır. Bir selam ile eda olunur. Her rekat ta bir (FATİHA-İ ŞERIFE), on (İNNAENZELNAHÜ) süresi ve on beş kere de (SÜBHANALLAHİ VELHAMDÜ LİLLAHİ VE LA İLAHE İLLALLAHU VALLAHU EKBER) okunduktan sonra rüküya varılır, rüküda adet olunduğu gibi üç kere (SÜBHANE RABBİYEL AZİYM) denildikten sonra, tekrar üç kere (SÜBHANALLAHİ VELHAMDÜ LİLLAHİ VE LA İLAHE İLLALLAHU VALLAHU EKBER) tesbihi tekrarlanır ve bu tesbihler rüküdan başını kaldırınca üç kere, secdeye varıp secde tesbihi olan (SÜBHANE RABBİYEL ALA)dan sonra üç kere, ikinci seedede de aynı şekilde tekrarlanarak bu minval üzere dört rekat tamamlanır. Selam verildikten sonra, dünya kelamı konuşulmadan On kere (İNNA ENZELNAHÜ) süresi okunur.(SÜBHANALLAHİ VELHAMDÜ LİLLAHİ VE LA İLAHE İLLALLAHU VALLAH U EKBER) tesbihi otuz üç kere daha tekrarlanır: Cezallahu Muhammeden amma hüve ehlühü denilerek namaz tamamlanır.

"Salih rüya Allah tarafından Düş azması şeytantandır."

"Kim cuma gecesi iki rekat namaz kılar, her rekatında Fatiha-i şerife ile Ayet-i Kürsi'yi on beş defa okur; namazı bitirince de Peygambere (Sallallahü Aleyhi Vessellem) bin defa salat-ı şerife getirirse, Peygamber (Sallallahü Aleyhi Vessellem) Efendimizi rüyasında görür. Onun için hüsn-ü hatime vardır. Kendisine Peygamberin (Sallallahü Aleyhi Vessellem) şefaati ve cennet vardır. Allah hem onu, hem ana babasını bağışlar. Yeter ki ana-babası müslüman bulunsun.Aynı zamanda Kur'an'ı on iki defa hatmetmiş gibi olur. Ölüm sekeratı ona kolaylaşır. Kendisinden kabir azabı kaldırılır; kı-yamet gününün dehşet ve korkusundan güven içinde kalır. Dünya ve ahirette Allah'ın lütuf ve keremiyle ihtiyaçları karşılanır."

"Her kim cuma gecesi iki re kat namaz kılıp her rekatında bir defa Fatiha, on beş Kul hüvallahü ehad okur, selam verdikten sonra Peygambere (Sallallahü Aleyhi Vessellem) bin defa salavat-r şerife getirirse, şüphesiz ki o beni o gece rüyasında görür ve ikinci cuma gelmeden herhalde bu görme nimetine mazhar olur." (Hadaiku'l-Ahbar) "Kim cuma gecesi boy abdesti alırsa ve sonra iki rekat namaz kılar da her iki rakatta bin defa Kulhüvallahü ehad süresini okursa, Peygamberi (Sallallahü Aleyhi Vessellem) rüyasında görür."

İmam Süyüti bunu HASAİS adlı kitabında belirtmiştir."Beni 'rüyasında görmek isteyen kimse cuma gecesi dört rekat namaz kılıp bunu iki selamla bitirsin ve her rekatında Fatiha-i şerife, Ve'd-Duha, Elem Neşrah, İnna Enzelnahü ve İza Zülzileti'l-Ardu sürelerini okuduktan sonra namazını bitirsin ve sonra da bana yetmiş defa salavat-r şerife getirsin, yetmiş defa istiğfarda bulunsun. Sonra uyusun; beni rüyasında görür." İlim adamlarından bir kısmı demiştir ki: başlamıştı. Başında biraz, sakalında yirmi kadar beyaz kıl vardı. Bedeni nazif (temiz) kokusu Iatif idi. Koku sürünsün sürünmesin, teni ve teri en güzel kokulardan ala kokar ve ter damlaları, yüzünden bir inci gibi dökülürdü. Bir kimse O'nun güzel kokusunu alsa diğer kimseler arasında belli olurdu. Doğduğu vakit temiz ve pak idi. Bazı rivayete göre sünnetli ve göbeği kesik olarak doğmuştur. Hisleri fevkalade kuvvetli idi. Pek uzaktan işitir, kimsenin göremeyeceği mesafeden görürdü. Öndekileri nasıl görürse arkadakileri de öyle görürdü. Işıkta gördüğü gibi karanlıkta

da görür idi. Süreyyada bulunan yıldızlardan on bir tanesini sayardı. Akıl, zeka ve iradesi herkesten üstün idi. Hep harekatı mutedil, yani orta idi bir yere giderken acele ve telaş ile gitmez, sağa ve sola eğilmeyip gayet temkin ile dosdoğru yoluna giderdi. Fakat sürat ve kolaylıkla yürür idi, adi bir yürüyüşle gider gibi görünür ve öyle gider idi. Lakin yanında gidenler hızla yürüdükleri halde geri kalırlar ve O'na yetişemezlerdi. Biraz önüne maildi.
Şemaili Şerife Tirmizi)

Efendimiz yürürken sanki yüksek bir yerden inermiş gibi kuvvetle basar, neşeli yürür, sağa sola bakmazdı. Şayet bir tarafa iltifat (yüz çevirme) icab ederse yalnız başını çevirmeyip bütün gövdesi ile dönerlerdi. Yürümelerinde ne fevkalade sürat ve tembelliğe delalet eden görülür ne de kibrü azamet verecek hal ve hareket bulunurdu. İnsanlar başkalarında bulunmayan hasletlerle Cenab-ı Hakk'ın Efendimizi tahsis edip temizliği şeriat ve huylan yaradılışında ikmal eylediğine ittifak ederlerdi.Hz. Enes Resülü Ekrem'in kokusundan daha güzel ne misk, amber ne de başka şey kokladım. Sevgili Peygamberimizin mübarek tenleri ve terleri ıtırların kokusunda olduğundan fırsat bulanlar şişelere koymayı ganimet bilirlerdi. Rahiya-ı şerifleri hiçbir kokuya uymadığından geçtiği yollar misk gibi kokularla dolar ve tüter, Resülüllah'ın teşrifi derhal malum olunurdu. Kazayı hacet edeceği zaman da sahrada mucize olarak ağaçlar, taşlar etrafını kaplar ve Efendimizi kimse göremezdi. Beşeriyet iktizası önden ve arkadan çıkan toprak yarılıp içine alır. Yoklayanlar yalnız (taharet) istinca taşlarını bulup kıymetli cevherler gibi saklarlar. Güzel kokularının, cumaları mescid ahalisinin yanlarında götürdüğü ıtırlarına galip olduğunu söylerlerdi. Teberrük kasdi ile Efendimizin hacamat kanını içen Abdullah bin Zübeyr hazretlerine sorulduğunda "Tadı bal, kokusunun miski ezfer gibi" olduğunu söylerdi. Efendimizin akıl ve idrakinin, göz ve kulak nimetlerinin kuvvetinin, cahil bir kavim içinde doğup da nasıl bir yol açtığını, okuyup yazmadan ne metin bir şeriat yaptığını, hüsnü tedbirle siyaseti diniyye ve dünyeviyyesini göz önüne getiren bir insan, O'nun aklının yüksekliğinde, fehminin (anlayışının) süratinden asla şüphe edemez. Peygamberimizin insanların en akıllısı, rey ve tedbirde en kamili olduğuna, nazil olan (gökten inen) ilahi kitapların hepsi şehadet etmektedir.Tabi'in hazeratının büyüklerinden Vehb bin Münebbih hazretleri "kitabullah'dan bir hayli kitap okudum, hepsinde buldum ki, dünyanın ibtidasından intihasına kadar Canab-ı Hakk'ın umum insanlara vermiş olduğu akıl ve Fehmi Resülüllah'a verdiği akıl yanında bütün dünyanın kuml arından bir kum tanesi gibidir." buyurmuştur. Peygamberimiz, cemaate hitaben, ."Saflarınızı sık ve düz tutunuz. Zira Hicaz koyunları gibi aralarınızda şeytan dolaştığını görüyorum" buyurdu. Efendimizin melaike ve şeytanları gördüğüne dair haberler muteber kitaplarda yazılmaktadır.

PEYGAMBERDE ON HASLET

Hakk yarattı muazzam, Resül'ü Muhammed-i
Biri sünnetli doğdu, kesilmişti göbeği
Kabe secde eyledi, Resulullah doğunca
İkincisi Kabe'den, putlar yere devrildi

Üçüncüsü esnemezdi, gel bilesin sen anı
Mevcudatın Peygamberi, Enbiyalar serveri
İki küreği ortasında, vardı mührü nübüvvet
Dördü ihtilam olmazdı Yüce hakkın Habibi

Beşincisi sinek konmaz, nur olmuştu vücudu
Hak yarattı nurundan, hep cümle alemleri
Altıncısı zikrederdi, uyumazdı hiç kalbi
Etti mi'raç habibullah, gördü hak cemalini

Yedincisi hem görürdü, arkasından gelenleri
Parmaklarından su akıttı, hep gördüler sahabi
Sekizinci, eder şefaat-ı mahşer günü oldukta
Rahmeten lil alemin, iki cihan güneşi

Şakkal Kamer etti Resul, on hasletten dokuzu
Memnun oldu sahabiler, mübarek ehl-i beyt-i
Her kim gelse yanına, yükselir O 'nun boyu
Tamam oldu onuncusu gelmeyecek bir Nebi

Ey Naci kim eder medhi, över Kur'an ayetleri
Gel hizmet et İslam 'a, memnun et Peygamberi

(SIDDIK NACİ EREN DİVANI'NDAN ALINMIŞTIR)