Zehirli Bitkiler

Zehirli Bitkiler

Zehirli Bitkiler Nelerdir


Tarihin ilk çağlarından günümüze kadar insanlar bitkilerden besinlerini sağlamış ve şifa aramışlardır ve beslenmelerinin yanında önemli hastalıklarını da şifalı bitkilerle tedavi edebilmişlerdir. Ancak her bitkinin düşüldüğü kadar yararlı olmadığı ya da yararlı etkilerinin yanında zararlı olabilen başka etkilerinin de olduğu görülmüştür.

Günümüzde de devam eden her ottan şifa arama geleneği özellikle kırsal yörelerde birçok kaza zehirlenmelerinin ortaya çıkmasına neden olmaktadır. Merak sonucu özellikle çocukların bilmedikleri bir bitkinin yemiş, yaprak ya da başka bir kısmının tadına bakmaları ya da zararsız başka bitkilere benzetip toksik bitkiyi yemeleri sonucu sık sık zehirlenmeler olmaktadır. Birçok Bitki çok toksik olmalarına karşın kontrollü kullanıldıklarında tedavide yararlı olabilmektedir.

Örneğin Digitalis (yüksük otu) afyon (haşhaş), belladon alkaloidleri, veratrum alkaloidleri, vinca alkaloidleri, ipeka vb, gibi birçok bitkisel toksik Madde günümüzde doğal ya da yarı sentetik türevler şeklinde tedavide kullanılmaktadırlar. Ancak bilinçsiz bir şekilde supraterapötik (aşırı) dozlarda uygulandıklarında çok ağır zehirlenme tablolarının ortaya çıkmasına yol açabilirler. Rönesans döneminin ünlü Alman hekimlerinden Paracelsus (l493-1541)’un ‘yalnız miktar zehiri belirler’ (Dosis sola facit venonum) cümlesi bitkisel maddeler için de geçerlidir. Zehirli mantarlar başta olmak üzere diğer toksik bitkilerle akut zehirlenmelerin şiddetini yenilen miktar belirlenmektedir.

Bitkilerle zehirlenmeler daha çok kabuklu yemiş ya da meyve kısmıyla olmaktadır. Örneğin Akdiken (Rhamni cathartica) yılan yastığı (Dracunculus vulgaris), güzel avrat otu (Atropa belladonna), hanımeli (Lonicera japonica), yaban yasemini (Solanum dulcamara), taflan (Prunus laurocerasus), Ardıç (Juniperus sp.) ökse otu (Viscum album), çoban püskülü (İlex aquifoİiıım) porsuk ağacı (Taxus bacata), sarmaşık (Parthenocissus sp.), it üzümü (Solanum, nigrum) vb, gibi bitkiler kabuksuz ya da kabuklu meyvelerinde bulunan aktif toksik kısımlarıyla zehirlenmelere neden olmaktadırlar. Buna karşılık, birçok bitki diğer kısımlarıyla ya da tüm bitki olarak toksiktirler. Dikenleri ya da keskin kenarlı yapraklarıyla Mekanik olarak. özellikle ciltte irritasyon şeklinde toksik etkilere yol açmaktadırlar. Günlük gıda olarak kullandığımız bazı sebzelerin az ya da çok toksik olabildiklerini unutmamak gerekir. Örneğin patatesin Toprak üstündeki yeşil kısımları orta şiddette sindirim bozukluklarına neden olmaktadır. Buna karşın,birçok taze sebzenin kurutulmasıyla içerdikleri toksik maddeler aktivitesini kaybetmektedir.

Bazı bitkiler aynı cinsten olmalarına karşın toksik etkileri büyük ölçüde değişebilmektedir.

Zehirli sarmaşık, meşe ve sumağa karşı tepkiler temasta yaklaşık 6 ila 72 saat sonra ortaya çıkmaya başlar. Hayati tehlike yaratabildikleri için, allerjik tepki işaretlerine karşı uyanık olun.Derhal tıbbi vardım sağlayın, eğer:
 
• Kazazedenin boğazı şişerse
 
• Kazazede kramplar, ishal, bulantı veya kusmadan şikayet ederse
 
• Sözler, ağız veya kasık bölgesinde ürtiker belirirse
 
• Ürtiker vücudun yarısından fazlasını kaplarsa
 
• Kazazedenin ateşi yükselirse
 
Zehirli Sarmaşık, Meşe ve Sumak İçin Evde İlk Yardım
 
Eğer zehirli sarmaşık, meşe ve sumak ile meydana gelen temasın tıbbi tedaviyi gerektirmediğinden eminseniz, işte etkileri nasıl en aza indireceğiniz:
 
1. Etkilenen a!cın(lcır)ı temizleyin. 
 
Temas ettiğinizi anlar anlamaz derhal elbiselerinizi çıkartın ve çamaşır makinesine atın. Sonra duş alın. Urişiolün yayılmasını önlemek için yağ bazlı olmayan alkalin bir sabun kullanın. Yağın dağılmasına neden olacağı için banyo bezi kullanmayın.
 
2. Yüzeyel rahatlatıcılar uygulayın
 
Çaylar. Dul avrat otu yaprağı ve kökü, altıncık, altın mühür kökü, zamk bitkisi (Grindelia), mürsafi, bağa yaprağı, veya beyaz meşe kabuğu ile hazırlanan bir çay kaşıntı ve şişmeyi azaltmak için yüzeyel olarak kullanılabilir. Yukarıdaki bitkilerin her hangi birinden az miktarda doğrayın, ağır ateşte, örtülü olarak 5-15 dakika kadar (bekleyebileceğiniz süre kadar!) kaynatın, sonra süzün ve etkilenen alana uygulayın. Uzun süreli kullanım için, bitkiden 1 bardak (230 mİ) büyük bir cam veya paslanmaz çelik kabın içine koyun. Kaynak su ilave edin. Örtün ve 12 saat bekletin. Çayı süzün ve etkilenen alana uygulayın.
 
Sizi etkileyen Şey
 
Zehirli sarmaşık, meşe ve sumakta bulunan temel zehir uruşiol''''dür. Dünya üzerindeki zehirlerin en etkililerinden biridir. Onun zehirliliği bitki öldükten 10 yıl sonra bile devam edebilir. 7 gr uruşinol dünya üzerinde bulunan herkesi etkiler.Mücevherotu özsuyu (Impatiens). İltihapları azaltmada yardımcı olan doğal tanninlerce zengin mücevherotu da yüzeyel kullanımlar için mükemmel bir diğer bitkidir. Basitçe taze bitkiyi meyve sıkıcısı veya blendırdan geçirin, özsuyunu toplayın ve her 2-3 saatte bir etkilenen alana uygulayın. Mücevherotu sadece yaz aylarında bulunduğundan ama zehirli sarmaşık, meşe ve sumak daha uzun süreler ile var olduğundan mücevherotu özsuyunu kalıplar halinde dondurun ve plastik bir torba içinde buzdolabında saklayın. Özsu veya donmuş kalıpları doğrudan deriye uygulayın.Lapa. Yeşil kil veya zamk bitkisi ve elma suyu sirkesi ile hazırlanabilir.
 
Zehirli Sarmaşık, Meşe ve Sumak İçin Takip Bakımı
 
Eğer bu bitkilerden biri ile temas ettikten sonra ürtiker geliştirirseniz, kaşımayın! Banyo suyuna 1 bardak (230 mİ) elma suyu sirkesi, yulaf ezmesi, kabartma sodası veya mısır nişastası ilave ettiğinizde banyonun biraz rahatlama sağladığını fark edebilirsiniz.Sağlıklı gıda satıcılarından temin edebileceğiniz sıvı İsveç acı tonikleri de yardımcı olur. Bunlar hazma yardımcı olarak tasarlanmışlardır ama yüzeyel olarak kullanıldıklarında, ürtikeri çabucak kuruturlar."Korkunç kaşıntı"yı gidermeye ve iyileşmeyi hızlandırmaya yardımcı olacak çok sayıda yüzeyel ev ilaçları mevcuttur. İşte sadece birkaç tanesi:
 
• Bir hamur hazırlamak için mısır nişastası, kabartma sodası, yulaf ezmesi veya İngiliz tuzunu su ile karıştırın. Kabarcıklara uygulayın ve kurumaya bırakın.
 
• Aloe vera özsuyu, tofu veya karpuz kabuğu uygulayın.
 
• 1 çorba kaşığı (15 mİ) deniz tuzunu V2 İt yayık ayranı ile çırpın ve cilde uygulayın.
 
• Kanayana kadar kaşınmanıza yol açan şiddetli kaşıntılı, ısı ile kötüleşen yanıcı kaşıntı için homeopatik kükürtü (günde 4 defa, dil altında 4 tablet eritin) kullanın.
 
• Etkilenen cilde taze idrar uygulayın. Doğrudur - insan idrarı zehirli sarmaşık vakalarında harikalar yaratabilir.Vücudunuzun temizlenmesine bitkisel çaylar içerek yardımcı olun. Bazı iyi seçimler dul avrat otu, kara hindiba kökü, ısırgan ve kızıl yonca olabilir.
 
Önleme
 
En zekice önlem bitkiyi tanımak ve ondan kaçınmaktır. Bulaşık alana giderken eldiven ve sizi iyice örten elbiseler giyin. Önlem olarak bir halk ilacı da dışarıya çıkarken açık cilt bölgelerine taze yavşan otu yaprakları sürmektir. Pek çok kişi homeopatik ilaçların zehirli sarmaşığa direnç kazandırdığını keşfetmektedirler. Deneyin:Rhus zehiri. (zehirli sarmaşıktan elde edilir) Mazur kalmadan önce her 2 saatte bir 3 hap dil altında eritilerek alınabilir.Anakardiyum 3*. (Mahun cevizi [Anacardium]). Mazur kalmadan 5 gün öncesinden günde 5 tablet dil altında eritilebilir.Laden. Her hangi bir döküntüyü önlemek için maruz kalınma gününden itibaren günde 4 defa, dil altında 4 tablet eritilerek alınabilir.

Türkiye''deki Zehirli Bitkiler

Anadolu Üniversitesi () Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Botanik Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ersin Yücel, Türkiye''deki mera alanlarda yaklaşık 100 çeşit zehirli bitki bulunduğunu belirterek, ''Her bitki, kimya fabrikası gibidir. Üretilen bu maddelerin bazıları insan ve hayvanlara fayda sağlarken bazıları ise zararlıdır. Eğer biz bitkileri tanırsak insanları, hayvanları ve hayvansal ürünleri korumuş oluruz'''' dedi.

Prof. Dr. Yücel, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bitkilerin güneş ışığı, karbondioksit ve suyu kullanarak kimyasal bileşik ürettiğini anlatarak, bitkilerin ekosistemin temel yapı taşı ve canlılığın kaynağını oluşturduğunu, bu nedenle yaşamın sürekliliğinin insanoğlunun bitkileri tanıma, anlama ve geliştirme yönündeki çabalarına bağlı olduğunu bildirdi.

Bitkilerin eski çağlardan beri insanlar tarafından çeşitli amaçlar için kullanıldığını hatırlatan Prof. Dr. Yücel, ''''Günümüzde modern teknolojinin gelişmesi bitkileri ve bitkisel ürünlerin önemini azaltmamış bilakis artırmıştır. Bunun sonucu olarak bitkilerin tedavi amaçlı kullanımına ilişkin çok sayıda kaynak ve bilgi bulunmaktadır'''' ifadelerini kullandı.

Hayvanların zehirli bitkileri içgüdüleri sayesinde tanıdığını ve bunları yemediğini söyleyen Prof. Dr. Yücel, şunları kaydetti:

''''Türkiye''deki mera alanlarda yaklaşık 100 çeşit zehirli bitki bulunuyor. Hayvanlar büyük ölçüde zehirli bitkileri tanır ve bunları yemez, o bitkilerden uzak durur. Ancak insanlar samana, yeme ve silaja bu zehirli bitkileri karıştırırsa hayvanlar bunu ayırt edemez. Her bitki bir kimya fabrikası gibidir. Üretilen bu maddelerin bazıları insan ve hayvanlara fayda sağlarken bazıları ise zararlıdır. Bu bitkiler, hayvanların zehirlenmelerine ya da et ve süt ürünlerinin bozulmalarına neden olabiliyor. Eğer biz bitkileri tanırsak insanları, hayvanları ve hayvansal ürünleri korumuş oluruz.''''

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp