Nefrotik Sendrom Belirtilerin

Nefrotik Sendrom Belirtilerin : ilk ortaya çıkan belirti idrarda protein (özellikle albümin) çıkmasıdır. Nefro­tik sendromlu bir hastanın böbrek glo- meriilü elektron mikroskopuyla incele­diğinde bunun nedeni bulunabilir. Böbrek glomerülü küçük bir atarda­mardan çıkan kılcal damarlardan olu­şur. Bu kılcal damarların duvarı ya da Bowman kapsülünün iç katmanının epitel hücreleriyle endotel hücreleri arasında bulunan taban zarı delikli bir yapıdadır. Normal olarak bu delikler­den molekül ağırlığı 70 binin üstünde­ki proteinler geçemez.Nefrotik sendromda kılcal damarın duvarının yapısı bozulduğundan özel­likle başta en küçükleri olmak üzere albüminler idrara geçer. Proteinlerin, özellikle albüminlerin, suyu çekme özelliği vardır.

Kan hücreleriyle bir­likte kanı oluşturan su damarların için­de kalır; kandaki proteinler tarafından tutulduğundan dokulara dağılmaz. Kandaki protein düzeyinin düşmesi, dokulara sıvı sızmasına yol açar. Eriş­kinde 5 litre kadar olan kan hacmi, 3 litrenin altına iner. Vücut bu duruma kendiliğinden uyum sağlayamaz; kan miktarı azaldığında ya da miktarı he­men hemen aym kaldığı halde geçiş­me basmcı (ozmotik basınç) azaldığın­da, bazı süreçler harekete geçer. Kal­bin sol ve sağ kulakçıklarında, şahda- marında ve merkez sinir sisteminde (hipotalamusta) bazı duyarlı alanlar vardır. Kanın hacmi ya da basıncıyla ilgili bütün değişiklikler bu alanlarda kaydedilerek bazı refleksleri harekete geçirir.

Böylece böbreküstü bezinden daha çok aldosteron ve hipofîzden da­ha çok antidiüretik hormon salınır. Bu iki hormon kanın geçişme özelliğinin kaybolması sonucunda kan hacminin azalmasını karşılamak için böbrekten su ve sodyum atılımım sınırlar. Bunun sonucunda belirtiler hafiflerse de, olumsuz sonuçlar da doğabilir. Temel bozukluk olan protein eksikliği sürdü­ğünden, kandaki sıvılar en esnek doku olan derialtma ve öteki dokulara sızar. Böylece ödem oluşur ve hastanın sık sık fark ettiği susuzluk duygusu ortaya çıkar. Derialtında biriken büyük mik­tarda sıvıya karşın, kan hacmi azaldı­ğından hastada sıvı kaybı belirtileri gözlenir.İdrarla atılan proteinler ve yağların vücutta tutulmasını sağlamak için böb­rek borucuklanndan olabildiğince fazla miktarda protein ve yağ emilimi olur. Bununla birlikte geri emme kapasitesi­ne oranla atılan miktar çok fazla oldu­ğundan, önemli miktarda protein ve yağ kaybı olur.

Emilen yağ ve proteinler hücrenin depolama kapasitesinin üstün­de olduğunda bu moleküller hücrede çöker. Kandaki yağ düzeyinin artması­nın böbreklerden protein kaybma bağlı olduğu ileri sürülmektedir.Kolesterol artışı plazma albümininin azalmasıyla ters orantılı olduğundan kandaki albümin düzeyinin düşmesinin lipit metabolizması bozuklukla-nna yol açtığı düşünülür. Bazı böbrek hastalık­larında kandaki lipit düzeyi yükselme­diği halde albümin düzeyinin aşın dere­cede düştüğü görülebilir.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp