Hepatit B Taşıyıcılığı Tedavisi

Hepatit B Taşıyıcılığı Tedavisi :

HEPATİT-B (B TİPİ SARILIK) NEDİR?

Hepatit-B virüsü adı verilen bir virüsün yol açtığı bir tür mikrobik karaciğer hastalığıdır. Halsizlik, iştahsızlık, bulantı, karın ağrısı, genel vücut kırgınlığı ve ağrısı, gözlerde ve ciltte sararma yaparak seyreder. Halk arasında sarılık hastalığı denmesine rağmen göz ve cilt sarılığı hastaların % 70-80‘inde gözlenmez. Bu nedenle kişi sarılık hastalığı geçirdiğinin farkına varmaz.

Hastalık birkaç haftadan birkaç aya kadar değişen bir süre kendiliğinden geçer. Herhangi bir ilacı yoktur, istirahat yeterlidir.

Ülkemizde her 3 kişiden biri yaşamının herhangi bir döneminde Hepatit-B hastalığını geçirmektedir.

HEPATİT-B TAŞIYICILIĞI NEDİR?

Hepatit-B hastalığı geçirenlerin % 90‘ı tamamen şifaya kavuşur, vücuttan hastalık mikrobu yok olur. Ancak hastaların % 10‘unda mikrop vücutta kalmaya devam eder.

Hastalığı geçirdikten sonra mikrop taşımaya devam edenlere Hepatit-B taşıyıcısı (portörü) denir. Halk arasında da “gizli sarılık” diye adlandırılan durum budur.

Taşıyıcıların genelde önemli bir şikayeti yoktur. Ancak bir sağlık kontrolü sırasında veya çoğunlukla kan bağışında bulunulduğunda yapılan tahlillerde tespit edilir.

Bu durum hayat boyu devam edebilir.

Hepatit-B taşıyıcılığının iki riski vardır.

1.Özellikle yakın çevresine bulaşması,

2.Hastalığın aktifleşerek karaciğer sirozu veya karaciğer kanserine dönüşebilmesi.

Hepatit-B taşıyıcılığında günümüzde uygulanan tedavi yöntemi yoktur. Ancak taşıyıcılığın siroza ve karaciğer kanserine dönüşme ihtimalinin düşük olması ve uygulanması kolay bir takım tedbirlerle bulaşıcılığın önlenmesi mümkün olduğundan taşıyıcılar için endişelenecek ve normal yaşamlarını kısıtlayacak bir durum söz konusu değildir.

TAŞIYICILIĞIN SİROZA İLERLEMESİ NASIL ÖNLENİR?

Hepatit-B taşıyıcılarında karaciğer bir yük altındadır. Dolayısıyla taşıyıcılığın aktifleşerek siroza ve karaciğer kanserine ilerlemesini önlemek için karaciğeri ikinci bir yük altına sokmamak mantığıyla hareket etmek gerekir. Bu amaçla;

-Alkol ve fermantasyon mahsulü içecekler(sirke vs.) kullanılmamalıdır.

-Katı yağlar ve katı yağ ile pişirilmiş yiyeceklerden (tereyağı, margarin , etin yağlı kısımları gibi) mümkün olduğunca kaçınılmalıdır.

-Bazı ilaçların karaciğere yan etkisi olduğundan doktor tarafından önerilmedikçe ilaç alınmamalıdır. Hasta doktorunu Hepatit-B hastalığı olduğu yönünde bilgilendirmelidir.

-Doktorun önerdiği kontrollere aksatılmadan uyulmalıdır. Kontrol aralıkları hastalığın seyrine bağlı olarak doktor tarafından belirlenir.

Kontrollerde hastalığın aktifleştiğini gösteren bulgular saptansa bile siroza dönüşeceği yönünde endişeye gerek yoktur. Çünkü bu durumda ilerlemeyi durduran tedavi yöntemleri uygulanmaktadır. Önemli olan kontrolleri aksatmayarak ortaya çıkacak olumsuz bir durumda tedavi şansını kaybetmemektir.

HASTALIĞIN BAŞKALARINA BULAŞMASI NASIL ÖNLENİR?

Hepatit-B mikrobunun alınan tedbirlerle taşıyıcılara zararı olmasa bile bir başkasına bulaştığında bulaşan kişinin daha ağır hastalanmasına neden olabilir. Bu nedenle bulaşmanın önlenmesi önemlidir.

Hepatit-B mikrobu taşıyıcının özellikle kanında, menisinde, vagina salgısında, idrarında ve az miktarda olsa tükürüğünde bulunur. Çevreyi korumak için belirtilen salgıların başkalarına temasını önlemek mantığıyla hareket etmelidir. Bu amaçla;

-Yakın çevrenin (aynı evde yaşayan tüm bireyler) gecikmeksizin kan tahlillerinin yaptırılarak gerekenler aşılattırılmalıdır. Özellikle eşler risk altında olduğundan eşlerin durumu anlaşılana kadar veya aşı yapılmışsa, aşıya cevap alınana kadar erkekler prezervatif kullanmalıdırlar. Aşılama risk gurubuna 0,1,2nci aylarda ve 1 yıl sonra olmak üzere 4 kez uygulanır. Aşı her 8 yılda bir tek doz olarak tekrarlanır.

-Kan bağışı yapılmamalıdır.

-Doktor ve Diş Hekimine gidildiğinde taşıyıcılık durumu bildirilmelidir.

-Erkeklerin berbere sakal tıraşı, kadınların kuaförde manikür-pedikür yaptırmamaları önerilir. Alternatifi yoksa kullanılan jilet, törpü gibi malzemelerin başkasına kullanılmaması gerekir.

-Kan bulaşması muhtemel araçlar (tıraş bıçağı, diş fırçası, tırnak makası, enjektör gibi) ortak kullanılmamalıdır.

-Cilt kesileri bantla kapatılarak, kan bulaşmış malzeme çamaşır suyu ile temizlenmelidir.

-Taşıyıcı bir gebe ise doğum doktoruna durum açıklanmalıdır. İlk gün içinde bebeğe koruyucu serum ve aşı yapılarak korumak mümkündür. Hepatit-B bebeklerde daha ağır seyrettiği için bu konu kesinlikle ihmal edilmemelidir.

-Az da olsa tükürük ile de mikrobun bulaşabilmesi mümkün olduğundan özellikle ağza değen çatal, kaşık, bardak gibi eşyalar iyice yıkanmadan başkaları tarafından kullanılmamalıdır.

Taşıyıcının kullandığı metal, cam ve plastik eşyalar tamamen temizlenmek istendiğinde bir çorba kaşığı çamaşır suyu içeren bir bardak suda 15 dakika bekletilir.

Hepatit-B yukarıda bildirilen tedbirlerin alınması halinde el sıkışmak, kucaklaşmak, yanaktan öpmek, aynı masada yemek, aynı odada yatmak gibi sosyal faaliyetlerle bulaşmaz.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp