Akciğer Kist Hidatik

Akciğer Kist Hidatik : Kadınların pek çoğunun sıklıkla yaşadığı korkulardan biri de yumurtalıklarda kist olmasıdır. Hemen hemen her kadında hayatının bir döneminde yumurtalıklarında kist saptanabilir. Bu kistler genellikle bulgu vermezler ve tedavi dahi gerektirmezler. Genelde masum olmalarına rağmen halk arasında çok korkulan bir hastalık olan over kistleri hep aynı türde değildir. Çok değişik türde hücre barındıran yumurtalık organı dokusu, embriyonik dönemden başlayarak bir çok hormonun etkisi altındadır. Bu değişiklik türden hücreler çeşitli faktörlerin etkisi ile büyüyebilir ve kistleşebilir.

Kistlerin içerdikleri hücre türüne bağlı olarak hormon veya benzeri maddeler salgılayabilir. Yumurtalıklar kadın genital organlarının östrojen, progesteron ("kadınlık" hormonları) ve az miktarda testosteron ("erkeklik hormonu") üreten yapılarıdır. . İnsan vücudunda hiç bir madde statik değildir. Bütün hücreler sürekli ölür ve yerlerine aynı türde yenileri yapılır. Yine bütün hücreler değişik miktar ve yapılarda sıvı salgılarlar. Hücreler arasında bulunan sıvıların bir kısmı kan dolaşımından gelirken bir kısmı da hücrelerin kendileri tarafından yapılır. Bu sıvılar sürekli absorbe edilir ve yeniden yapılır. Bu absorbsiyon ve üretim aşamalarındaki bir dengesizlik ya da başka bir nedenden dolayı sıvının aşırı birikmesine ödem denir. Eğer sıvılar farklı bir doku tarafından çevrelenir ve sıvı alışverişi engellenirse ortaya çıkan oluşumun adı kist olur.
Yumurtalıklar ergenlik döneminden itibaren menopoza kadar çeşitli hormonlar üreterek kadının düzenli olarak adet kanaması görmesini sağlarlar.Olgunlaşma sürecinde salgılanan östrojen hormonu rahim iç tabakasına geçerek buranın muhtemel bir gebeliğe hazır hale getirilmesini sağlar, yumurtlama sonrasında salgılanmaya başlanan progesteron hormonu ise bu bölgeyi gebeliğin oluşumu için en elverişli duruma getirir. Gebelik gerçekleşmediğinde yumurta hücresi yok olur ve belli bir süre sonunda progesteron hormonu salgısının da durmasıyla rahim iç tabakası adet kanamasıyla dökülür. Adet kanamasının ilk günü yukarıda anlatılan süreç tekrar başlar. Her ay yumurtalıklardan birinde oluşan yumurta hücresi ;gelişimi sürecinde bu hücrenin folikül adı verilen sıvı dolu bir kesecik içindedir. Folikül adı verilen yapı yumurtlamaya kadar geçen süreçte yaklaşık 18 milimetre çapına ulaşır ve yükselen hormonların etkisiyle en zayıf noktasından çatlayarak yumurta hücresini serbest bırakır.

Yumurtalık kistlerine üreme (doğurganlık) çağındaki kadınlarda sık rastlanır ve bu kistlerin çoğu selim tabiatlı, herhangi bir tedavi gerektirmeden kendiliğinden kaybolan oluşumlardır. İnkluzyon kisti,Folikül kisti,korpus liteum,teka lutein kisti,gebelik luteoması da yumurtalık over kistlerinin diğer çeşitleridir.Bunlardan
Teka-lutein kisti Aşırı hormon salgısına bağlı olarak ortaya çıkar. hemen hemen her zaman çift taraflıdır ve 20 cm kadar büyük olabilirler. Sıklıkla kısırlık tedavisi alanlarda görülür. Tedavide yatak istirahatı ve takip gerekir. Bazı zamanlarda cerrahi tedavi gerekli olabilir.

SEBEPLERİ

En sık neden hormonal dengesizliktir.Geçirilmiş over iltihapları, çok fazla radyasyona maruz kalma da over kistine sebep olabilir.

NE GİBİ BELİRTİLER VERİR?

Yumurtalık kistlerini kabaca habis ve selim başlıkları altında incelenebilir. En sık görülen iyi huylu over kistlerdir. Yumurtalık diğer organlara göre belirti verme açısından daha fakirdir. Çoğu kez bir şikayet yaratmazlar ve rutin kontroller esnasında fark edilirler. En sık verdikleri belirtiler ;Adet düzensizliği,Karında şişkinlik,Karın ağrısı ,Sindirim sistem, bozuklukları,İdrar yolu şikayetleri dir.
Over kisti dışında pek çok durum da benzeri şikayetler yarattığından, bu tür yakınmaları olan kişiler genelde durumlarını önemsemezler. Çok fazla büyümeyen bir over kisti karın boşluğu içerisinde kendine rahatlıkla yer bulabileceği için şişlik yapmaz. Benzer şekilde hormon salgısı yapmayan kistler de adet düzensizliği yaratmaz.

FOLİKUL KİSTLERİ:

Gençlerde en sık rastlanan kistlerdir.Folikül adı verilen keseciğin aşırı büyümesiyle ortaya çıkarlar. Bu kistlerin çoğu 5 santimetre veya daha ufak çaptadır ve genellikle belirti vermezler. Folikül kistleri 1-3 adet döngüsü sonrasında kendiliğinden veya bu tür kistlerin varlığında doktor tarafından sıklıkla verilen doğum kontrol haplarının yardımıyla büzülerek kaybolurlar.

SARI CİSİM FOLİKÜL KİSTLERİ:

folikül kistlerinin aksine bu tür kistler genellikle ağrılıdırlar. Yumurtlama sonrasında normal olarak oluşan sarı cisimin (Corpus Luteum) aşırı büyümesiyle veya bu yapının içine kanama olmasıyla ortaya çıkarlar. Normalde belli bir süre sonunda ortadan kalkması gereken sarı cismin progesteron hormonu salgısına devam etmesiyle adet kanamasının gecikmesine neden olabilirler. Bu kistler folikül kistlerinden daha büyük olmaya meyillidirler ve genellikle ilk saptandıklarında bir mandalina büyüklüğünde olup takip sürecinde daha da büyüyebilirler. Folikül kistlerinde olduğu gibi kendiliğinden veya doğum kontrol hapları yardımıyla kaybolmaları mümkün olmakla beraber bu süreç folikül kistlerine göre daha uzun olabilir.

ÇİKOLATA KİSTİ (ENDOMETRİOSİS):

Rahimin iç duvarının yumurtalıklarda yerleşmesidir. Kronik olarak kasık ağrısı adet döneminde ve cinsel beraberlik sırasında ağrıya yol açabilir. Yumurtalıkta oluşan kist erimiş çikolata görüntüsünde olduğu için çikolata kisti olarak adlandırılır ve önemli kısırlık nedenlerinden biridir. Kronik bir hastalıktır ve tekrarlayabilir.Bu kistler tespit edildiğinde çıkarılır ve yeni odakları baskılayıcı tedaviler uygulanır.

POLİSTİK OVER:

Yumurtalıkların cidarında sıralanmış küçük kistler görülür. Hormon dengesinde oluşan değişiklik adet gecikmelerine yol açar.Metabolik problemleri de içerebilir. Diyabet, obesite, kalp damar hastalığı riski, kısırlık, gebelikte düşük riski artışı görülebilir.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp