Bal Tefsiri (Çok Tatlı Bir Kıssa)

Bal Tefsiri (Çok Tatlı Bir Kıssa)

Hikaye edilir ki:

Ali (r.a.) Efendimiz hastalanmıştı. Bunu duyan Ebubekir (r.a.) Efendimiz, Ömer ve Osman (r.anhüma)'a gidip: "Ali (r.a.) hastalanmış, gidip onu ziyaret edelim. "dedi

Hep birlikte onu ziyarete gittiler. Bu esnada Hazreti Ali Efendimiz'in hastalığı da hafiflemişti. Misafirlerin ziyareti onu çok sevindirmişti, Onlara ne ikram edeyim, diye çok düşündü. fakat evinde bir kişiye yetecek baldan başka bir şey bulamadı. Bal bembeyaz bir tasın içindeydi. Üzerinde siyah bir kıl vardı. Bunun üzerine Hazreti Ebubekir Efendimiz:

"Buna bir tefsir yapıp konuşmadan bunu yemememiz lazımdır." buyurdu. Onlar: "Ey Ebubekir (r.a.)! Sen bizim büyüğümüz ve efendimizsin. Önce sen konuşmalısın" dediler.

Hazreti Ebubekir (r.a.) şöyle buyurdular:

"islam dini nurludur bu tastan. Allah'ın zikri tatlıdır bu baldan. Şeriat incedir bu kıldan. "

Hazreti Ömer Efendimiz (r.a.) buyurdular:

Cennet nurludur bu tastan. Onun nimetleri tatlıdır bu baldan. Sırat köprüsü incedir bu kıldan.

Hazret Osman (r.a.) buyurdular ki:

"Kur'an nurludur bu tastan. Kur'an okumak tatlıdır bu baldan. Onu tefsir etmek incedir bu kıldan."

Hazreti Ali (k.v.) Efendimiz buyurdular:

"Misafir nurludur bu tastan. Misafir ile sohbet tatlıdır bu baldan. Misafirin kalbi incedir bu kıldan."

Allah Teala, Kur'an 'ın nuru ile kalplerimizi nurlandırsın. Hepimize Kur'an'ın sırlarını anlamayı nasip eylesin. Amin…

Ey mü'min! Kur'an'ı okuyup, O'nun emirlerini yapıp, yasaklarından sakınan kimseyi hiç cehennem ateşi yakar mı? Bunu hiç düşündün mü? (R.Beyan, Bursevi, 4, 377)