Enerji(Chi)

Enerji(Chi)

Şimdilerde çok duyduğumuz ama inanmakta güçlük çektiğimiz, algılayamadığımız; bazen "Öyle bir şey olur mu?", bazen de " Acaba?" dedirten şu chi- nedir, incelemeye çalışalım.

Önce klasik Çince ve modern Çincede CHI'nin yazılış şekline bakalım. Biliyorsunuz Çin yazısı, şekillerden esinlenerek türemiştir ve her bir harfin bir ya da birkaç anlamı vardır:

İnsan vücudunun henüz bilinmeyen çok yönleri vardır . "İnsan ve tabiat, insan ve insan,insan ve hayvan. Bunlar nasıl bir ilişki içindedir, nasıl etkilerler birbirlerini?")' bu tür sorular hala bizi meraklandırmakta ve bilim adamlarını meşgul etmektedir. Bilinen bir gerçek var ki, evrende sonsuz elektrik- magnetik güç, yer çekimi bulunmaktadır ve bütün canlıların bedenindeki hücrelerin içinde ve dışında elektronlar vardır.

Bu elektronlar biyoelektrik dalga olarak düşük frekanslı uzun dalga yayar ve bu dalga her yerde mevcuttur. Araştırmalara göre, bu tür elektrik gücün vücudumuzda belli (sabit) bir yayılma haritası vardır. Bunların, bu kitapta çok konuşacağımız meridyenler olduğu düşünülüyor. Bu haritaları takip eden çizgilerin üzerinde daha çok iletken pozisyonda ve daha çok verimli noktalar mevcuttur.

Enerjiden söz ederken, öncelikle bunun bir kuvvet olduğunu (görünmeyen güç) biliyoruz. Kuvvetin olduğu yerde frekans, manyetik alan ya da biyo manyetik alan ve ışık da vardır. Frekans ve manyetik alan, biz hissetsek de hissetmesek de çevreyi ve insanları etkileyen etkenlerdir. Her gün yani ışığın her yerde bizimle beraber olduğunu ufak bir deneyle görebiliriz. Bir yuvarlak kristali camın önüne asın, güneş ışını (Güneş ışınının kuvvet verdiğine inanmayan yoktur sanırım.) kristali geçtikten sonra evinizin her yerinde, kristalin yansıttığı ışığın 7 rengini görürsünüz. Bu deneyi yapmanızı ve yaşamanızı kesinlikle tavsiye ediyorum, bu inanılmaz güzel bir duygu! Sabahları evimin her yerindeki güneşin parlaması ile yayılan parlak ışıkların rengini gördüğümde mutluluktan uçmak istiyorum, kendimi sanki ışıklı bir kabın içinde hissediyorum. Gece yatarken sabah güneşle beraber gözümü açmam için dua ediyorum ve yatak odasının perdesini özellikle açık bırakıyorum ki retinanın sabah alabileceği enerjinin kolay ve hızlı olmasını sağlamak için. Güneşsiz günlerde her gün gördüğüm güneşi hayal ederek: "Sevgili güneş dede, seni seviyorum!" diye yüksek sesle bağırarak o titreşimi almaya çalışırım. Böyle yaptığımda, sabah Chigong egzersizimi daha güzel yapabiliyorum. Bunu sizlere anlatıyorum; çünkü herkesin bu duyguyu yaşamasını istiyorum. Bu deney, bana enerjinin gök kuşağı gibi güzel ve güçlü bir renge sahip olduğunu direkt anlatıyor.

Şimdi Çin tıbbının enerjiye nasıl baktığını bir inceleyelim:

"İnsan vücudunda 'CHI' denilen bir enerji var, bu enerji tıkanmadan dolaşıyorsa, akıyorsa, insan sağlıklıdır ve mutludur." der, binlerce yıllık geçmişe sahip bu tıp ve yaşam felsefesi. "Bu hayat enerjisidir eğer o yaşıyorsa ve güçlüyse bizler yaşarız. güçlü ve sağlıklı oluruz.” prensibiyle birlikte, Çin tıbbının her şeyi bu CHI denilen şeyin üzerinde kuruludur.

Temel yaşam enerjimiz "CHI" dört değişik enerjiden oluşur:

Orijinal (İnborn, Vital) Enerji:

Bu temel enerjiye kök enerji ve yaşam gücü de diyebiliriz. Bu, insan yaşamındaki en önemli enerjidir. Dünyaya gelirken ana rahminden getirdiğimiz enerjidir. Ana enerji kaynağı olan bu enerji böbrekte saklıdır. Bizleri dinamik yapan, bütün iç organlara fonksiyonlarını veren ve besleyen odur. Dünyaya geldikten sonra su, gıda, nefes, güneş, doğa ve çeşitli enerji çalışmalarıyla beslenmesi ve sürekli kuvvetliliği sağlanır. Çincede YuanChi olarak okunur.

Zong Enerji (Pektoral Enerji)

Bu nefesle beraber kozmikten gelen enerjidir. Büyük enerji olarak da adlandırılır. Tabiattan nefes yoluyla temin edilir. Nefes alma işlevinin gerçekleşmesinde itici güç etkisi yapar. Zong enerji konuşmamızı. ses tonumuzu, nefesin güçlülüğünü, koku alma sezgisini etkiler, itici gücüyle kalbin atışı ve ritmini de etkiler, aynı anda vücut ısısına da tesir etmektedir. Temelde yatan oksijen olduğundan. doğru nefes almakla ve bilinçli yapılan nefes çalışmalarıyla güçlenir.

Ying Enerji (Constrektive Enerji)

'Ying' kelimesinin beslenmek ve hesin anlamından hemen gıda ile ilişkisi olduğunu anlamamız mümkündür. Bu enerji, gıdadan gelir ve doğru beslenmeyle kuvvetlenir. Besleyen enerji olan ying enerji, bedendeki bütün organların fonksiyonunu kontrol eder. Beyin, el ayak ve organların hareketine yardımcı olur. Eğer kanı bir depo olarak düşünürsek YİNG ENERJİ bu depodaki ortak kullanımlı maddeler olarak. her organa gerekli maddeyi sağlar. Fakat organlar istediği zaman değil ona ayrılan zamanda alması gereken maddeyi alabilir. Bunu metabolizma süreci diye düşünebiliriz. Beslenmedeki doğru seçeneklerle bu enerjiyi güçlendirerek mutlu ve sağlıklı bir insan oluruz.

Wei Enerji (Defensive Enerji)

“WEI” ‘nın kelime anlamı korumaktır Demek ki şimdi söz edeceğimiz enerji vücudu koruyan ve vücudu direnciyle ilişkili enerjidir. Tahıl türü besinlerden alınan ve güçlenen enerjidir. Saçın, kemiğin ve cildin güçlü olması bu enerjinin güçlü olduğunu gösterir. Eğer bedenimizde yang enerji yeterliyse WEI enerji güçlü ve gözenekler açık olur. Eğer yin enerji normalden fazlalaşırsa WEI enerji düşük olur ve gözenekler (pores) kapanır. Böyle bir durumda saç zayıf görünür ışıksız olmakla beraber dökülebilir hatta ciltteki parlaklık da kaybolur. İnsanı sıcak ve soğuktan koruyan ve yüzüne ışıltı veren budur. "Sağlıklıyken yüzü mat ise hasta olur, hasta iken yüzü matlaşsa durumu ağırlaşır." Çin' de herkesin bildiği bir gerçektir

Dört çeşit enerjiden söz ettik, sanırım enerjinin ne olduğundan biraz olsun haberdar olduk. Uzun lafın kısası, bedenimizin içinde dolaşan bir enerji vardır ve bu hayat kuvvetidir. Bu kuvvet var olduğu sürece insan bu dünyadaki hayatını sürdürebilir eğer olmazsa tam tersi olur

Hayat enerjisi denilen bu sihirli kuvvetin vücudumuza ne tür yararlar sağladığını da anlatmak istiyorum.

Birincisi, vücut direncinin güçlülüğünü sağlar çünkü enerji kuvvetli olunca güçlü frekans yayar. İkincisi, vücut ısısını dengede tutar. İtici gücüyle kan dolaşımını normal çalışmasını sağlar ve boşaltımın düzgün sürdürülmesini gerçekleştirir. Bedenimize zarar veren, hastalık sebebi olan toksinlerin çeşitli yolları kullanarak vücuttan atılmasına yardım eder. Enerji akımıyla, tıkanıklıkları (enerji blokesi) yok etmesiyle, çıplak göremediğimiz ama insanları psikolojik bozukluklara kadar götürebilen hastalıklı, dengesi bozulmuş enerjinin doğayla olan bağlantısının yeniden dengeli bir şekilde kurulmasını sağlar.

Çin tıbbı ve Doğu tıbbının bütün çalışmaları, insan enerji akımının sağlanması ve kanalların açık tutulması üzerinde yürütülür. Çünkü hayat enerjisi sağlıklı olduğunda insanın sağlıklı olabileceğine orta nokta olarak inanırlar.

Bilmemiz gereken bir şey daha var o da enerjinin insanları yönetebilmesi. Duygularımız enerji olarak bizleri yönetir haberimiz bile olmaz.

Chigong yapan insanlar bilirler, karın bölgemiz XiaDanTian olarak adlandırılır ve burası vücudumuzun bataryasıdır. Normalde enerji yoğun olarak burada saklı olduğuna inanılır. Şimdi hep beraber duygularımızın değişikliğiyle bedenimizin nasıl tepkiler verdiğine bakalım:

Öfke, enerjinin yukarı çıkmasına sebep olur. Günlük hayatta sinirlenen bir insan "Üf ya! Başım patlayacak !" der ve böyle bir durumda her an bağırıp çağırma ya hazırdır. Elimiz bilinçsizce başımıza gider, ona masaj yaparız ya da soğuk suyla yıkamak için çeşme altına tutarız. Bu enerjinin dengesizce yukarı çıktığının ve verdiğimiz tepkinin örneğidir.

Üzüntü enerjiyi yok eder. Üzüntülü olan bir insan kendini yorgun, bitkin, hayata karşı isteksiz hisseder. Odaya kapanıp yatmak, yaptığı ilk şeydir.

Soğuk, enerjiyi kapatır. Isı dengesini sağlayan güç, soğuğu hissettiğinde kendini kapatarak insana sinyal verir: "Hey arkadaş! Üstüne bir şeyler al, beni boşa harcama, organlarına lazımım” der. Biz de soğuktan korunmak için üstümüze bir şeyler alırız veya sıcak bir şeyler içerek vücut ısınızı yükseltiriz.

Aşırı özlem ve düşünce, enerjiyi kilitler. Böyle bir durumda insan kendini kapatır, istediği şeye ulaşamadığından enerjisini kap atarak insanlardan uzaklaşır. Toplumsal ve sosyal ilişki azalır.

Aşırı sıcak enerjiyi kaçırır. Aşırı sıcağa maruz kaldığımızda vücut terleme, sıkıntı basma, yüz kızarması ve nabzın hızlanması ile böyle bir ortamdan uzaklaşmanız gerekliğini anlatır.

Suçlamak ve nefret enerjiyi zedeler. Suçlandığımızda ve nefret ettiğimizde kendimizi yorgun ve isteksiz hissederiz. Böyle bir durumda suçlanan olarak enerjimizi korumak için kendimizi yorgun hissederiz. Nefret eden kimse olarak aşırı tepki verip içimizde sıkışıp kalan enerjiyi boşaltırız.

Ürkmek, enerjiyi düzensiz dağıtır. Bedenin tepkisi şaşkınlıktır.Böyle bir durumda ne yapacağımızı bilemeyiz ve her tarafta dönüp dolaşıp dururuz.

Korku, enerjiyi aşağı indirir. Ayağımıza doğru ilerleyen enerji, önüne ve arkasına bakmadan kaçmaya davet eder insanı.

Çok fazla çalışmak, enerjiyi horlar. İnsanının enerjisi

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp