Yorgunluk Nedir

Yorgunluk Nedir

Üstünüze çöken ağırlık değil kronik yorgunluk. Kronik yorgunluk tedavisi olmayan bir sorundur fakat kendinizi daha iyi hissetmenize yardımcı olabilecek çözümler tabii ki vardır. Yorgunluğa sebep olacak birinci etken tabii ki stres.Uzun süreli enfeksiyon,depresyon veya hormon değişikliği, stresten sonra gelen etkenler.

Uyandığınızda yataktan kalkmak istemiyorsanız,güne başlamak size işkence olarak geliyorsa önerilerimi dikkatle okumalı ve uymayı denemelisiniz.Başlarda size zor gelse de alıştıktan sonra yorgunluğunuz sizden korkacak ve yanınıza dahi yaklaşamayacak.

Egzersiz yapmalısınız özellikle de uyanınca yataktan kalkar kalkmaz yatağa bağdaş kurarak oturun. Ellerinizi hafifçe uyluk kemiğinizin üstüne koyun. 3 dakika boyunca çok hızlı ve yüzeysel şekilde nefes alıp verin. Bu egzersiz, vücudun ısısını yükseltir, mikropları öldürür ve kanı temizler. Kendiniz kötü hissedecek olursanız hemen ara verin, normal nefes alışınıza geri dönün.Her sabah yaptığınız bu egzersiz kanınızı temizlemekle birlikte hem mikropları öldürür hem de güne sağlıklı başlamanızı sağlar.

Yorgunluğa Ne İyi Gelir

Elma: Aşırı halsizlik ile mücadelede vücuda oldukça büyük bir enerji verir. Sürekli olarak her gün bir adet elma yemek vücudu canlandırarak uyarır.

Muz: Enerji deposudur sabah uykudan kalktıktan sonra 1 adet muzun üzerine bir miktar bal gezdirerek yemek güne daha zinde ve canlı başlamanızı sağlar.

Pirinç: Yatıştırıcı ve sakinleştirici bir etkiye sahip olan ve bağırsak faaliyetlerini düzenleyen oldukça iyi bir gıdadır.

Üzüm: Tüm gıdalardan da daha büyük bir enerjiye sahip olan üzüm vitamin deposu bir meyvedir.

Maydanoz: İnsan vücuduna en yararlı gıdalardan bir tanesidir. Maydanozu Sabah kahvaltılarında tüketmek güne zinde başlamak için oldukça önemli bir gıdadır. Ayrıca öğle ve akşam yemeklerinin yanında salata olarak tüketildiğinde tüm gününüzün zinde ve canlı geçmesini sağlamış olacaksınız.

Kayısı: Vücudunuza hem içten hem de dıştan canlılık ve dirilik verir. Kuru kayısının kış aylarında tüketilmesi bağırsaklar için oldukça önemlidir. Bu nedenle her sabah 3-4 adet kuru kayısı yedikten sonra üzerine bir bardak su içildiğinde, bağırsaklarınızın temizlenmesine yardımcı olduğuna ve kendinizi daha iyi hissettiğinize şahit olacaksınız.

Havuç: Aşırı halsizliğe karşı bağışıklığınızın desteklendiğini ve organizmanın korunmasını sağlayarak size canlılık ve zindelik verir. Her gün düzenli olarak 3 adet havuç tüketerek zinde ve formda kalabilirsiniz.

Bal: aşırı Halsizliğe ve yorgunluğa karşı ve efor sarf etmeniz gerektiğinde 25-30 dakika öncesinde 1 yemek kaşığı kadar bal tüketmeniz sizin halsizliğinize ve yorgunluğunuza iyi gelecektir.

Sarımsak: Aşırı halsizliğe ve zihin yorgunluğuna karşı oldukça iyi gelir. Bulaşıcı hastalıklara karşı doğal bir antibiyotiktir ve iyileştirme niteliğine sahiptir.

Yorgunluk Nedenleri

En sık nedenler aşırı egzersiz, uyku bozukluğu, beslenme yetersizliği, kondüsyon eksikliği, üst solunum yolu enfeksiyonları, kansızlık, tiroid hastalıkları (tiroidin az veya çok çalışması) akciğer hastalıkları, ilaçlar, viral hastalıklar, kanser ve depresyondur. İlaçlar, özellikle de sakinleştiriciler, depresyon, allerji ve tansiyon ilaçları, kas gevşeticiler ve pek çok antibiyotik yorgunluğa neden olabilir. Altı aydan uzun sürmesi halinde kronik yorgunluktan bahsedilir.

Kronik yorgunluğu olan olguların 2/3’ünden psikiyatrik hastalıklar, özellikle de depresyon(%58), panik bozukluk(%14) ve somatizasyon bozukluğu(%10) sorumludur. Kronik yorgunluğun %10’undan azını “kronik yorgunluk sendromu” oluşturur ki; bu durumda tıbben açıklanamamış mental ve fiziksel yorgunluk hali ile birlikte uykuda dinlenememe, konsantrasyon güçlüğü ve grip benzeri semptomlar( baş ağrısı, kas ağrısı, eklem ağrısı, boğaz ağrısı, halsizlik) mevcuttur. Kronik yorgunluk sendromu, çoktan beri bilinen, eskiden nevrasteni dediğimiz, fizik inceleme ve laboratuvar tetkiklerinde anormallik olmasa da gerçek bir hastalıktır. Fiziksel, mental veya duygusal aşırı yükün oluşturduğu stresi tolere edememe, stresle başedememe söz konusudur. Etyolojisinde pekçok faktörün rolü olduğu biliniyor.

İnfeksiyonlar, fizik travma, depresyon, uyku bozuklukları, bağışıklık sisteminde bozukluk, endokrin ve metabolik bozukluk ve kişiliğin rolü var. Kadınlarda, eğitim düzeyi ve mesleki statüsü düşük olanlarda ve genç-orta yaş grununda daha fazladır. Sürekli veya tekrarlayıcı yorgunluğu olanlarda fizik muayene ve rutin testler normalse akla gelmelidir.

Kronik yorgunluğun değerlendirilmesinde öykü çok önemli. Fizik muayene ve laboratuvar testleri destekleyici veri sağlar. Öyküde yorgunluğun başlangıcı, seyri, süresi, günlük paterni, azaltan veya artıran faktörler, günlük yaşantıya etkisi, uyku miktarı, düzeni ve kalitesi, uykunun semptomları iyileştirip iyileştirmediği sorgulanmalı, kullanılan reçeteli ve reçetesiz ilaçların doz ve şemaları gözden geçirilmeli, organik hastalıklar yönünden karekteristik diğer belirtiler sorgulanmalıdır.

Egzersiz-uyku-beslenme arasındaki dengesizlikten olan fizyolojik yorgunlukta altta yatan tıbbi bir sorun yoktur ve dinlenmekle düzelir. Organ hastalığına bağlı yorgunluk, genellikle aktivite ile ortaya çıkar. Depresyonda, kişi genel olarak hiçbirşey yapamayacağını tanımlar. Kronik yorgunluk sendromunda ise yorgunluğun egzersizle ilgisi yoktur, istirahatle de geçmez.

Laboratuvar testleri, öykü ve fizik muayene spesifik hastalığı düşündürmedikçe sınırlı olmalı. Tam kan sayımı, sedimantasyon, kan şekeri, karaciğer ve böbrek fonksiyonları, elektrolitler, TSH, tam idrar tetkiki, ağrı veya kas zayıflığı varsa kreatinin kinaz bakılmalı. Öykü ve fizik muayenede pozitif bulgu olmadan yapılan ayrıntılı testlerin tanıda değeri az. Örneğin bir çalışmada ana yakınması en az 1 aydır yorgunluk olan 100 erişkin hastada laboratuvar testleri tedaviyi sadece %5 hastada etkilemiştir.

Sabahları Yorgun Uyanıyorsanız

Sabahları yorgun uyanıyorsanız,
• Boğaz ağrınız varsa,
• Burnunuzda kuruma ve kabuklanma oluyorsa,
• Ağız ve diş sağlığınıza dikkat ettiğiniz halde ağız kokusu problemi yaşıyorsanız,
• Geceleri horluyorsanız,
• Burun tıkanıklığınız varsa,
• Koku alamıyorsanız,
• Son dönemlerde sürekli yorgunsanız,
• Kuru öksürüyorsanız,
• Sesiniz değişmeye başladıysa,
• Geniz akıntınız varsa,
• Boğazınızda batma gibi bir rahatsızlık hissi oluşuyorsa,
• Kış enfeksiyonlarını 10 günden çok daha fazla bir sürede atlatıyorsanız; hastalıklarınız kısa aralıklarla tekrarlıyorsa ve en önemlisi bu şikayetleriniz 3 aydan fazla süredir varsa kronik sinüzit hastası olabilirsiniz.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp