Yaralanmalar

YARALANMALAR

Her türlü omurga veya boyun yaralanmaları için derhal . tıbbi yardım sağlayın. Belirtiler şunları içerir:
 
• Sırtta ağrı
 
• Boyun arkasında ağrı
 
• Bacaklarda his kaybı
 
Tıbbi yardım için beklerken:
 
1. Varalı kişiyi hareket ettirmeyin.
 
2. Hareketsiz yatması için onu uyarın.
 
3. Vücudu hareketsiz hale getirin, dikkatlice yumuşak, sert nesneler ile (havlular ile sarılmış taşlar gibi) destekleyin.
 
4. Boyna destek yapın, boynun her iki yanına katlanmış havlular yerleştirebilirsiniz.

Yaralanmalar Nedir

Deri ve derialtı dokularının hasarına YARA denilmektedir. Yaralanmalarda genellikle ağrı ve fonksiyon kaybı vardır.
Yarayı açık ve kapalı olmak üzere iki başlık altında inceleyebiliriz. Her türlü açık yara enfeksiyon için açık bir kapı demektir.
O nedenle yaraya hemen müdahale edilmelidir.

KAPALI YARALANMALAR:

Üstteki deri tabakasında herhangi bir hasar, yani doku kaybı olmamasına rağmen darbe nedeniyle deri altındaki dokularda meydana gelen kanamalarla karakterize yaralanmalardır. Ekimoz ve hematom olarak sınıflandırılabilirler.

Ekimoz: Deri altındaki sınırsız kanamalar sonucu oluşan morarma ve çürüklerdir.

Hematom: Deri altındaki sınırlı kanamalardır, diğer adıyla kan toplanmasıdır. Hematom sadece yumuşak doku yaralanmalarında görülmez; kırıklardan veya herhangi bir damar yaralanmasından sonra da görülebilir.

Kapalı yaralanmalarda ilkyardım:
Kapalı yaralanmalarda ilkyardım, soğuk uygulama, dinlendirme ve yüksekte tutma şeklindedir. Bir havluya sarılmış buz torbası, etkilenen alana yerleştirildiğinde kanamayı azaltacaktır. Aradan saatler geçtikten sonra soğuk uygulamanın yararı olmayacağından, emilimi hızlandırmak ve ağrıyı azaltmak üzere sıcak uygulama önerilmektedir. Etkilenen kısım, günde bir kaç kez ılık-sıcak arası suya 10-15 dakika daldırılır veya sıcak su ile nemlendirilmiş havlu ile sarılır.

AÇIK YARALANMALAR:

SIYRIK (Abrezyon): Derinin sert ve pürtüklü bir yüzeye sürtünmesi sonucu oluşan yüzeysel yaralanmalardır. Yaralanan kısımdan kan sızabilir. Oldukça ağrılı olabilirler. Sıyrıklar, varsa antiseptikle silinebilir yoksa sabunlu su ile yıkanıp kuru ve temiz tutuldukları sürece daha çabuk iyileşirler. Ancak, kirli veya ıslak bir iş yapılacaksa yara mutlaka kapatılmalıdır.

KESİK (Laserasyon): Keskin ve düzgün yüzeyli nesne ile meydana gelir. Kesilmiş düzgün veya parçalı bir yara oluşur. Kesik şeklindeki yara deri altındaki dokuya, kasa, sinire ve kan damarlarına kadar derinleşebilir.
Kesik yaranın kenarları antiseptikle silinir ve yara ağzı ucuca getirildikten sonra üzeri steril gazlı bezle kapatılarak, yaralı hastaneye götürülür.

YIRTIK; KISMİ KOPUK (Avülsiyon): Derinin bir parçası ya tamamen kopmuştur ya da küçük bir kısmı ile bağlı kalmıştır. Genelde çok kanarlar. Bu tip yaralanmalarda kısmen yada tam kopmuş olan deri (flap), yaranın üzerine, normal yerine yerleştirilmeli, daha sonra üzeri steril pansumanla kapatılmalıdır. Yaralı hemen hastaneye götürülmelidir.

DELİNME: Bıçak gibi kesici-delici aletler veya kurşun gibi nesnelerle meydana gelir. Yara girişi küçük olduğundan, dışa kanama genellikle önemli değildir. Ancak derindeki dokulara önemli zarar verebilirler. Eğer bu yaralanma göğüs veya karında ise öldürücü olabilir.

Açık Yaralar İçin İlk Yardım
* Kanamayı durdur.
* Yaranın daha fazla kirlenmesini önle ( yara bandı veya steril gazlı bezle kapatarak).
* Yaralı kısmın hareket etmesini önle; dinlendir.
* Yara çok kirli ise mutlaka pansumanla kapatılmadan önce bulunabilecek en temiz su ile yıkanmalıdır. Bulunabilecek en temiz su : elimizin altında çaydanlıkta kalmış kaynamış ve soğumuş su, yoksa musluk suyu ya da şişe içinde satılan sular kastedilmektedir.
* Eğer açık yara, kirli-paslı metal veya toprakla temas etmişse, mutlaka TETANOS SERUMU ve/veya AŞISI yaptırılmalıdır.

* Yarada yabancı cisim varsa (Yabancı cisim batmışsa);
- Yabancı cisimleri çıkarmaya çalışmayın
- Yabancı cismi sabitlemek üzere kalın pansuman malzemesi kullanın
- Hastayı vakit kaybetmeden hastaneye götürün

* Organ kopması söz konusu ise:
Mutlaka temiz, nemli ve soğukta muhafaza edilerek hastaneye götürülmelidir. ( Asla ıslatılmaz ve dondurulmaz ! )
Bunun için;
1- Kopan organ, nemli steril gazlı beze (yoksa en temiz su ile ıslatılarak iyice sıkılmış en temiz kumaş parçasına) sarılır.
2- Delik olmayan bir naylon torbaya konularak ağzı sıkıca kapatıldıktan sonra, bu naylon torba:
3- Buzlu su içine konarak, hastayla birlikte hastaneye götürülür. Burada önemli olan nokta: organın dondurulmadan ve ıslatılmadan hastaneye ulaştırılmasıdır. O nedenle organ doğrudan su içine veya buz üzerine konmaz !

Hasta ve kopan organ uygun koşullarda 6-12 saat içinde hastaneye yetiştirildiğinde; organın eski işlevlerini aynen yerine getirme olasılığı çok yüksektir.

Kanama Ve Şokta İlk Yardım


Kanama Nedir?
Damar bütünlüğünün bozulması sonucu kanın damar dışına (vücudun içine veya dışına) doğru akmasıdır. Kanamanın ciddiyeti aşağıdaki durumlara bağlıdır:
• Kanamanın hızına,
• Vücutta kanın aktığı bölgeye,
• Kanama miktarına,
• Kişinin fiziksel durumu ve yaşına.

Kaç Çeşit Kanama Vardır?
Vücutta kanın aktığı bölgeye göre 3 çeşit kanama vardır.
Dış Kanamalar: Kanama, yaradan vücut dışına doğru olur.
İç Kanamalar: Kanama vücut içine olduğu için gözle görülemez.
Doğal Deliklerden Olan Kanamalar: Kulak, burun, ağız, anüs, üreme organlarından olan kanamalardır.
Kanamalar; atardamar, toplardamar ya da kılcal damar kanaması şeklinde olabilir.
• Atardamar kanamaları, kalp atımları ile uyumlu olarak kesik kesik akar ve açık renklidir.
• Toplardamar kanamaları koyu renkli ve sızıntı şeklindedir.
• Kılcal damar kanaması ise küçük kabarcıklar şeklindedir.

Kanamalarda İlk Yardım Uygulamaları Nelerdir?
Dış Kanamalarda İlk Yardım
• Yaralının durumu değerlendirilir (ABC).
• Tıbbi yardım istenir (112).
• Yara ya da kanama değerlendirilir.
• Kanayan yer üzerine temiz bir bezle bastırılır.
• Kanama durmazsa ikinci bir bez koyarak basıncı arttırılır.
• Gerekirse bandaj ile sararak basınç uygulanır.
• Kanayan yere en yakın basınç noktasına baskı uygulanır.
• Kanayan bölge yukarı kaldırılır.
• Çok sayıda yaralının bulunduğu bir ortamda tek ilk yardımcı varsa, yaralı güç koşullarda bir yere taşınacaksa, uzuv kopması varsa ve/veya baskı noktalarına baskı uygulamak yeterli olmuyorsa boğucu sargı (turnike) uygulanır.
• Şok pozisyonu verilir.
• Sık aralıklarla (2-3 dakikada bir) yaşam bulguları değerlendirilir.
• Kanayan bölge dışarıda kalacak şekilde yaralının üstü örtülür.
• Yapılan uygulamalar ile ilgili bilgiler (turnike uygulaması gibi) yaralının üzerine yazılır.
• Hızla sevk edilmesi sağlanır.

Vücutta Baskı Uygulanacak Noktalar Nerelerdir?
Atardamar kanamalarında kan, basınç ile fışkırır tarzda olur. Bu nedenle kısa zamanda çok kan kaybedilir. Bu tür kanamalarda asıl yapılması gereken, kanayan yer üzerine veya kanayan yere yakın olan bir üst atardamar bölgesine baskı uygulanmasıdır. Vücutta bu amaç için belirlenmiş baskı noktaları şunlardır:
1. Boyun : Boyun atardamarı (şah damarı) baskı yeri
2. Köprücük Kemiği Üzeri : Kol atardamarı baskı yeri
3. Koltuk altı : Kol atardamarı baskı yeri
4. Kolun Üst Bölümü : Kol atardamarı baskı yeri
5. Kasık : Bacak atardamarı baskı yeri
6. Uyluk : Bacak atardamarı baskı yeri

Kanamalarda Üçgen Bandaj Uygulaması Nasıl Yapılmalıdır?
Üçgen bandaj, vücudun değişik bölümlerinde bandaj veya askı olarak kullanılabilir. Üçgen bezin tepesi tabanına doğru getirilip yerleştirilir. Sonra bir ya da iki kez daha bunun üzerine katlanarak istenilen genişlikte bir sargı bezi elde edilmiş olur.

Ele Üçgen Bandaj Uygulama
Parmaklar, üçgenin tepesine gelecek şekilde el üçgen sargının üzerine yerleştirilir. Üçgenin tepesi bileğe doğru katlanır. Elin sırtında, üçgenin uçları karşı karşıya getirilir ve çaprazlanır, bilek seviyesinde düğümlenir.

Ayağa Üçgen Bandaj Uygulama
Ayak, üçgenin üzerine düz olarak parmaklar üçgenin tepesine bakacak şekilde yerleştirilir. Üçgen bandajın tepesini ayağın üzerinde çaprazlayacak şekilde öne doğru getirilir. İki ucu ayak bileği etrafında düğümlenir.

Dize Üçgen Bandaj Uygulama
Üçgenin tabanı, dizin 3-4 parmak altında ve ucu dizin üzerine gelecek şekilde yerleştirilir. Dizin arkasından uçları çaprazlanır, dizin üstünde uçları düğümlenir.

Göğüse Üçgen Bandaj Uygulama
Üçgenin tepesi, omuza yerleştirilir ve tabanı göğsü saracak şekilde sırtta düğümlenir. Bu düğüm ile üçgenin tepesi, bir başka bez kullanılarak birbirine yaklaştırılarak bağlanır.

Kalçaya Üçgen Bandaj Uygulama
Üçgenin tabanı uyluğun alt kısmının etrafında düğümlenir. Tepesi ise belin etrafını saran bir kemer ya da beze bağlanır

Hangi Durumlarda Turnike Uygulanmalıdır?
• Çok sayıda yaralının bulunduğu bir ortamda tek ilk yardımcı varsa (kanamayı durdurmak ve daha sonra da diğer yaralılarla ilgilenebilmek için),
• Yaralı güç koşullarda bir yere taşınacaksa,
• Uzuv kopması varsa,
• Baskı noktalarına baskı uygulamak yeterli olmuyorsa turnike uygulanmalıdır.
• Turnike uygulaması, kanamanın durdurulamadığı durumlarda başvurulacak en son uygulamadır. Ancak, eskisi kadar sık uygulanmamaktadır. Çünkü, uzun süreli turnike uygulanması sonucu doku harabiyeti meydana gelebilir ya da uzvun tamamen kaybına neden olunabilir.

Turnike Uygulamasında Dikkat Edilecek Hususlar Neler Olmalıdır?
• Turnike uygulamasında kullanılacak malzemelerin genişliği en az 8- 10 cm olmalıdır.
• Turnike uygulamasında ip, tel gibi kesici malzemeler kullanılmamalıdır.
• Turnikeyi sıkmak için tahta parçası, kalem gibi malzemeler kullanılabilir.
• Turnike kanama duruncaya kadar sıkılır, kanama durduktan sonra daha fazla sıkılmaz.
• Turnike uygulanan bölgenin üzerine hiçbir şey örtülmez.
• Turnike uygulamasının yapıldığı saat bir kağıda yazılmalı ve yaralının üzerine asılmalıdır.
• Uzun süreli kanamalardaki turnike uygulamalarında, kanayan bölgeye göre 15-20 dakikada bir turnike gevşetilmelidir.
• Turnike, kol ve uyluk gibi tek kemikli bölgelere uygulanır. Ancak, ön kol ve bacağa el ve ayağın beslenmesini bozabileceği için uygulanmaz. Uzuv kopması durumlarında, ön kol ve bacağa da turnike uygulanabilir.

Uzuv Kopmalarında İlk Yardım Uygulamaları Nelerdir?
Kaza ve yaralanmalarda uzuv kopmaları, atardamar yaralanmalarına neden olarak ölüme yol açmaktadır.
• Hasta sırt üstü yatırılır.
• Bacaklar 30 cm kadar yükseltilir (şok pozisyonu verilir).
• Kopmuş olan uzvun kanama kontrolü yapılarak tampon uygulanır ve kapatılır.
• Turnike, uzvun koptuğu bölgeye en yakın olan ve deri bütünlüğünün bozulmamış olduğu bölgeye uygulanır.
• Turnike uygulandıktan sonra sıkılaştırılarak uzuvdaki kanama kontrol edilir.
• Kopmuş uzuv parçası, su geçirmeyen bir plastik torbaya konur.
• Daha sonra kopmuş uzuv parçasının konduğu plastik torba ağzı kapatıldıktan sonra içerisinde 1 ölçek suya 2 ölçek buz konulmuş ikinci bir torbaya ya da kovaya konulur. Bu şekilde kopmuş uzuv parçasının buz ile direkt teması önlenmiş ve soğuk bir ortamda taşınması sağlanmış olur.
• Torbanın üzerine kopan uzuv parçasının sahibine ait kimlik bilgileri kaydedilir ve yaralı ile aynı araca konarak en çok 6 saat içerisinde sağlık kuruşuna sevki sağlanır.
• Tıbbi yardım istenir (112).

İç Kanamalarda İlk Yardım
İç kanamalar şiddetli travma, darbe, kırık, silahla yaralanma nedeniyle oluşabilir. Yaralıda şok belirtileri vardır. İç kanama şüphesi olanlarda aşağıdaki uygulamalar yapılmalıdır:
• Yaralının bilinci ve ABC’si değerlendirilir.
• Üzeri örtülerek ayakları 30 cm yukarı kaldırılır.
• Tıbbi yardım istenir (112).
• Asla yiyecek ve içecek verilmez.
• Hareket ettirilmez (özellikle kırık varsa).
• Yaşamsal bulguları incelenir.
• Sağlık kuruluşuna sevki sağlanır.

Burun Kanaması
• Yaralı sakinleştirilir, endişeleri giderilir.
• Oturtulur.
• Başı hafifçe öne eğilir.
• Burun kanatları 5 dakika süre ile sıkılır.
• Uzman bir hekime gitmesi sağlanır

Kulak Kanaması
• Yaralı sakinleştirilir, endişeleri giderilir.
• Kanama hafifse kulak temiz bir bezle temizlenir.
• Kanama ciddi ise kulağı tıkamadan temiz bezlerle kapatılır.
• Bilinci yerinde ise hareket ettirmeden sırtüstü yatırılır, bilinçsiz ise kanayan kulak üzerine yan yatırılır.
Kulak kanaması, kan kusma, anüsten veya üreme organlarından gelen kanamalarda yaralı kanama örnekleri ile uzman bir hekime sevk edilir.

Şok Nedir?
Kalp-damar sisteminin yaşamsal organlara uygun oranda kanlanma yapamaması nedeniyle ortaya çıkan ve tansiyon düşüklüğü ile seyreden, ani gelişen dolaşım yetmezliğidir.

Kaç Çeşit Şok Vardır?
Nedenlerine göre 4 çeşit şok vardır.
• Kalp kökenli şok
• Damar ve kan kökenli şok
• Dış zehirlenmeler sonucu oluşan şok
• Böcek ve yılan sokmaları sonucunda oluşan alerjik şok

Şok Belirtileri Nelerdir?
• Kan basıncında düşme
• Hızlı ve zayıf nabız
• Hızlı ve yüzeyel solunum
• Ciltte soğukluk, solukluk ve nemlilik
• Endişe, huzursuzluk
• Baş dönmesi
• Dudak çevresinde solukluk ya da morarma
• Susuzluk hissi
• Bilinç seviyesinde azalma

Şokta İlk Yardım Uygulamaları Nelerdir?
• Kendinin ve çevrenin güvenliği sağlanır.
• Hava yolunun açıklığı sağlanır.
• Yaralının mümkün olduğunca temiz hava soluması sağlanır.
• Varsa kanama hemen durdurulur.
• Şok pozisyonu verilir.
• Yaralı sıcak tutulur.
• Hareket ettirilmez.
• Hızlı bir şekilde sağlık kuruluşuna sevki sağlanır (112).
• Yaralının endişe ve korkuları giderilerek psikolojik destek sağlanır.

Şok Pozisyonu Nasıl Verilir?
• Yaralı düz olarak sırtüstü yatırılır.
• Yaralının bacakları 30 cm kadar yukarı kaldırılarak bacakların altına destek konulur (çarşaf, battaniye, yastık, kıvrılmış giysi vb.).
• Üzeri örtülerek ısıtılır.
• Yardım gelinceye kadar hastanın/yaralının yanında kalınır.
• Belli aralıklarla (2-3 dakikada bir) yaşam bulguları değerlendirilir.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp