safra kesesi ameliyatı uzmantv

Safra Kesesi

Safra kesesi, karaciğerden salgılanan safranın toplandığı, karaciğerin alt kısmında bulunan torba şeklinde bir organdır. Kesenin görevi, safrayı depolayıp, yoğunlaştırmak ve gerekli aralıklarla oniki parmak bağırsağına safra salgılamaktır.

Safra kesesi iltihabı, safra kesesi taşlarının neden olduğu bir çeşit iltihaplanmadır. Tıp dilinde kolesistit denir. İki çeşidi vardır. Kronik (müzmin) safra kesesi iltihabında safra kesesi büzülür, gereği gibi çalışamaz hale gelir. Ayrıca sürekli safra salgısı kese hacminin artmasına neden olur. Hastanın karnında, özellikle yemeklerden sonra gaz ve gerginlik vardır.

Ayrıca; sağ taraftan başlayıp, kaburgaların altına kadar yayılan geçici bir ağrı ve sarılık nöbetleri de görülür. Tıp dilinde kronik kolestit denir. Bu hastalık genellikle 40 yaşını geçmiş şişman kadınlarda görülür. Akut safra kesesi iltihabı özellikle safra yollarına yerleşmiş taşın neden olduğu bir hastalıktır. Tıp dilinde akut kolestit denir. Hastada karnın sağ üst kısmına gelen ani, şiddetli ve çabuk gelişen, sırta, hatta sağ omuzun ucuna kadar yayılan ağrı vardır. Ateş artar, kusma ve bulantı görülür. Her iki çeşit safra kesesi iltihabında da; vakit kaybetmeden doktora başvurmak gerekir. Ameliyat gerekebilir.

Yetişkin bir insan vücudu günde yaklaşık 700 ml safra üretir.

Safranın önemli işlevlerinden birincisi, yağları çok sayıda küçük damlacıklara ayırmaktır. İkinci işlevi, yağ sindiriminin son ürünleri ile yağda çözünen vitaminlerin (A, D, E, K Vitaminleri) emilimine yardım etmektir. Diğer bir önemli işlevi ise, kanda önemli yıkım ürünlerinin atılmasında rol almaktır. Örneğin hemoglobin parçalanma ürünü olan "bilirubin" ve karaciğer hücrelerinde sentezlenen kolesterol gibi.

Safradan aşırı miktarda su ve tuz kaybı, safraya aşırı miktarda kolesterol salgılanması gibi anormal koşullarda, kolesterol çökebilir ve "safra taşları" oluşabilir. Safra kesesi, safra taşları veya başka nedenlerle tıkanırsa safra bağırsağa dökülmez, safra pigmenti karaciğer veya safra kesesi tarafından geri emilerek kana karışır. Böylece "sarılık" adı verilen hastalık ortaya çıkar. Deri ve göz akı sarı bir renk alır.

Safra bağırsağa gelen mide asidi sebebiyle asidik karakter kazanmış besin karışımını nötralize eder. Antiseptik özelliğiyle zararlı bakterileri öldürür.

Montmorilonit
 
• Sabahları ve akşamları bölgeye sıcak kil uygulayın. Limon ve biberiye yağı ekleyebilirsiniz.
 
• Cyrsantellum Americanum (bir tür papatya çeşidi), Desmodium kapsülü için ve enginar ve siyah turp kapsülleri için: bu bitkiler safra kesesinin temizlenmesine yardımcı olur.

SAFRA KESESİ TAŞI

Safra kesesi, ortalama uzunluğu 10 cm. genişliği 3 cm. olan küçük, kese biçiminde bir organdır. Karaciğerin alt yüzünde, karaciğerle temas edecek biçimde bulunur. Karaciğerde yapılan safra sıvısını depolamakla görevlidir. Yemekler mideden incebarsağa geçtiğinde kasılarak içinde depoladığı safrayı barsağa akıtır. Safra salgısı pankreas salgılarıyla birlikte yediklerimizin sindirilmesine yardımcı olur.

Safra kesesinde çeşitli hastalıklar görülebilir. Bunlar arasında en sık görüleni taşlardır. Diğer hastalıklar arasında safra kesesi fonksiyon bozuklukları, safra kesesi polipleri ve safra kesesi kanserleri sayılabilir.

Safra kesesi fonksiyon bozuklukları olduğunda sindirim sistemindeki çalışma düzeninde bazı aksamalar olur. Kese gerekli olan safrayı zamanında incebarsağa boşaltamazsa yenen yiyeceklerin sindirilmesi aksar. Bu nedenle hastalarda mide hastalıklarına benzer şikayetler görülür. Taşların en büyük belirtisi hazımsızlık, şişkinlik, gaz, bazı yiyeceklerin (kızartmalar, yağlı ve yumurtalı yiyecekler, kuruyemiş, baklagiller, çiğ sebze meyveler gibi) dokunması ve karnın sağ üst tarafında yemeklerden sonra ortaya çıkan şiddetli ağrılardır.

Safra Kesesi Taşı Belirtileri



1. Kronik hazımsızlık. Safra kesesi taşlarının en sık neden olduğu yakınmalar özellikle yağlı ve kızartmalı gıdalardan sonra bulantı, karın ağrısı, şişkinlik ve gazdır,

2. Yemeklerden sonra ani başlayan karın ağrısı. Bazı hastaların ana yakınması yemeklerden sonra karnın üst bölümlerinde ağrı hastanın olabilir. Bu ağrıya bazen sırt ve omuz ağrısı da eşlik edebilir,

3. Bulantı ve kusma,

4. Ateş,

5. Sarılık.

Taş oluşma riski kimlerde daha fazladır?

1. Kadın cinsiyet,

2. İleri yaş,

3. Şişmanlık,

4. Ailede safra taşı olması,

5. Bazı kan hastalıkları,

6. İnflamatuar barsak hastalıkları,

7. Hızlı kilo verilmesi.

Tanı nasıl konulur ?
1. Ultrasonografi. Safra kesesi taşlarının tanısı için en uygun yöntem ultrasonografidir. Hastaya zarar vermez, ucuzdur ve güvenlidir,

2. Bilgisayarlı tomografi. Tanı güvenliği ultrasonografi kadar yüksek değildir. Hasta işlem sırasında radyasyon alır,

3. ERCP (Endoskopik Retrograd Kolanjio Pankreatografi). Girişimsel bir işlemdir bu yöntemde endoskopi ile mide ve oniki parmak barsağına girilerek safra yollarının barsağa aktığı yer bulunur ve buradan girilen kanül ile kontrast madde safra yollarına verilebilir. ERCP özellikle ana safra yollarında taş olduğu düşünülen hastalarda bu taşın hem tanısı hem de tedavisi için kullanılabilir,

4. MRCP (Magnetik Rezonans Kolanjio Pankreotografi). Bu yöntem girişimsel olmayan bir tanı aracıdır. Ana safra yollarında taş düşünülen hastalarda tanı koymak amacı ile kullanılabilir.

5. Endoskopik Ultrasonografi. Ana safra yollarında taş düşünülen hastalarda endoskopi aletinin ucunda yer alan ultrasonografi aleti yardımıyla tanı konulması amaçlanır.

Safra kesesi taşları ne tür sorunlara yol açabilir?
1. Akut kolesistit: Safra kesesi taşları safra kesesinde iltihaplanmaya yol açabilir. Bazen bu durum vücudun kendisi tarafından kontrol altına alınabilir.Bu kontrolün sağlanamadığı hastalarda ise safra kesesinde abse, çürüme ve delinme gibi son derece ciddi problemler gelişebilir.

2. Sarılık: Safra kesesinde ki taşlar ana safra yollarına düşerek tıkanmaya neden olabilirler. Bu durumda idrar renginde koyulaşma, cilt ve gözlerde sararma, kaşıntı gibi şikayetler olabilir. Bu durum safra yollarında iltihaplanmaya yol açarsa titreme ve yüksek ateş görülebilir.

3. Pankreatit: Safra kesesi taşı olan hastalarda pankreas iltihabı (pankreatit) sık olarak görülür. Bu tabloya ana safra yollarına düşen taşların yol açtığı düşünülür. Akut pankreatit hastanın yaşamını tehdit edecek kadar ciddi olabilir.

4. Safra kesesi kanseri: Nadir görülen bir kanser olan safra kesesi kanseri safra taşı ile birlikte sık görülür. Uzun dönemde safra taşlarının safra kesesinin yavaş boşalmasına yol açtığı ve safra içindeki toksinler ile daha uzun süre temasta bulunma sonucu kanser geliştiği düşünülür.

Safra kesesi taşları nasıl tedavi edilir?
Safra kesesi taşları çok sık görülen bir durumdur ve çoğu rutin tahliller sırasında fark edilirler. Bu taşlar her zaman şikayete yol açmazlar ve sessiz taşlar olarak isimlendirilirler. Sessiz safra kesesi taşlarının mutlaka ameliyat edilmesi gerekmez, ancak belli risk faktörleri varsa ameliyat önerilir.

1. Laparoskopik kolesistektomi: Safra kesesi taşlarının kesin tedavisi sadece ameliyatla safra kesesinin çıkarılması ile sağlanır. Geçmişte bu işlemi yapabilmek için uzunluğu 6-20 cm arasında değişen bir kesi yapılır idi.Günümüzde safra kesesi ameliyatları laparoskopik olarak hastanın karnına yapılan çok küçük üç veya dört kesiden içeriye sokulan çapları 0.5-1 cm arasında değişen borucuklar yardımı ile yapılmaktadır. Safra kesesi taşlarının laparoskopik tedavisi en yaygın kullanılan laparoskopik ameliyattır. İşlem deneyimli ellerde güvenilir bir işlemdir. Hastalar ameliyat sonrası çok daha az ağrı duyar, hastanede daha kısa süre yatar ve çok kısa bir süre içinde normal yaşantılarına dönerler. Kozmetik görüntü mükemmeldir.

Hasta eğer genel durumu anestezi alamayacak kadar kötü ise aşağıdaki diğer tedavi yöntemleri denenebilir.

2. Ses dalgaları ile tedavi: Çok özel koşullarda (tek taş, kolesterol taşı gibi) ses dalgaları ile safra kesesi taşlarının kırılması işlemidir. Nüks oranı yüksektir.

3. İlaçla tedavi: İlaçlar ile safra taşının eritilmesi işlemidir. Başarı oranı oldukça düşük olan bu yöntemin diğer bir olumsuzluğu ilaçların ömür boyu kullanılmasıdır.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp