ödem nedir nasıl olur

Ödem Nedir

Hücreler arası sıvıda normalden fazla miktarda kan plazması toplanmasıdır. Bu toplanan plazma transudat olarak da bilinir. Kalp, damar ve böbrek hastalıklarının bir belirtisi olabildiği gibi bazı alerjik durumlarda ve beyin travmalarında ciddi sonuçlar doğurabilir. Ödemin farklı tipleri bulunmaktadır. Ödem hastalığa göre vücudun belirli bölgelerinde olmaktadır. Tedavisinde öncelik hastalığı ve hastalığı meydana getiren etkenleri ortadan kaldırmaktır, daha sonra veya beraber ödem çözücü ilaçlar kullanılabilir. Ödem çözücü ilaçlar genelde idrar söktürücülerdir. Bazı durumlarda ödem cerrahi olarak da çıkarılabilir. Bu hastalık proteinlirin de etkisiyle meydana gelir. Bunun sebebi genetik hata ve çok ayakta durmak sayılabilir. Ödem kesinlikle bir hastalık değil bir veya daha fazla hastalığın semptomu, yani belirtisidir.
Başlıca iki çeşit ödem vardır. Bunlar yangısal ödem ve yangısal olmayan ödem'dir. Zira yangısal ödem başlı başına bir yangı semptomudur.

Deride ödem olan bölgeye parmakla basıldığında, içeriye doğru bir çökme olur.

Susamak, vücudumuzdaki sıvı miktarının azaldığına işaret eder.

İnsanın günde sekiz bardak suya ihtiyacı vardır. Eğer günde bir saat spor yapıyorsanız, bu miktarı bir litre arttırmanız gerekli.

Kilolu kişilerin metabolizmalarını hızlandırmaları için daha fazla su tüketmeleri gerek. Su, kasların dengesini sağlayarak kasılma anındaki doğal fonksiyonlarını düzenlemeye yardımcı olur. Vücudun zararlı maddelerden arınmasını sağlar.

Kabızlığı önler. Yeterli su alınmadığı zaman beden ihtiyacı olan suyu bağırsaklardan çektiği için kabızlık oluşur. Yemeklerden önce içilen su tokluk hissi verir.

Yağların vücutta depolanmasını önler. Böbrekler yeterli su alamazsa; karaciğer iyi çalışmaz ve alınan yağlar bedende depolanır.

Vücudumuz yeterince su alamazsa bunu bir tehlike gibi algılayıp suyu saklamaya başlar. Bu da vücutta su toplanmasına özellikle el ve ayaklarda ödem oluşumuna neden olur.

Ayak Bileğinde Ödem

Ayak bileğinde ödem, vücutta normal olmayan şekilde sıvı birikmesi nedeniyle farklı bölgelerde şişmeler meydana gelir. Bu bölgelerin içinde şişmeye en fazla ayak bileği maruz kalır. Ödem olarak adlandırılan şişlikler, alınacak basit önlemlerle giderilebilir. Vücutta farklı sebeplerden dolayı sıvı birikimi olabilir. Sıvı birikimini azaltmak ve önlemek için yaşam tarzınızda ve beslenme şeklinizde değişiklik yapmalısınız. Ayrıca vücutta bulunan kalp ve damar hastalığı, hormonal dengesizlikler, karaciğer hastalıkları, alerjiler gibi rahatsızlıklar da ödem şikayetlerine sebep olabilir. Bu nedenle hastaların bir doktor muayenesinden geçmesi tavsiye edilir.

Ayak bileğindeki ödemin iyileşme süresi neye göre değişir?

Uzun süre ayakta kalıp kalmamanıza göre değişir
Kan dolaşım sisteminizde sorun olup olmamasına göre değişir
Diyabet, gebelik ya da metabolik hastalığınızın olup olmamasına göre değişir
Ayaklarınızı uzun süre hareketsiz sarkık bir şekilde bırakıp bırakmamanıza göre değişir
Ödemle birlikte burkulma, incinme gibi sorunların olup olmamasına göre değişir
Tuz tüketiminize bağlı olarak değişir

Ödem Nasıl Atılır

Vücut dokuları arasında biriken fazla sıvıdan oluşan ödem, en çok el, ayak ve göz çevresinde şişme şeklinde görülür. Tükettiğiniz besinlerin çeşidi ve içeriğindeki tuz miktarı, ödem ile doğrudan ilişkilidir. Yüksek miktarda tuz içeren salamura, turşu, şalgam suyu gibi besinler, alkol ya da fazla karbonhidrat içeren besinler (baklava, börek gibi) tükettiğinizde vücudunuzda ödem artışı gözlemleyebilirsiniz. Günlük tüketmeniz gereken tuz miktarı 6 gram ve sodyum miktarı da 2,4 gramdır. Her besin, yapısında sodyum minerali bulundurduğu için (Örneğin 3 dilim beyaz peynir = 965 mg, 100 gram dana eti = 80 mg, 3 dilim tam buğday ekmeği = 585 mg gibi) sofra tuzunu her yemeğe ilave etmek gereğinden fazla tuz alımına neden olacaktır. Vücutta biriken ödemi atmak, kilo verme döneminin en zorlu kısmıdır. Bu dönemde öncelikle yeterli miktarda su içerek sağlıklı kilo kaybı sağlayabilirsiniz. Günlük tüketmeniz gereken su miktarı, kilogram başına 30 cc’dir. Örneğin 60 kilogram olan bir kişi, 60×30 = 1,800 cc (9 bardak) su içmelidir. Ayrıca, sağlık durumunuza uygun bir beslenme ve egzersiz programı ile de vücudunuzdaki su oranının dengede kalmasını sağlayabilir ve kas kayıplarını önleyebilirsiniz. Vücudunuzda biriken ödemi atabilmek için her gün yeterli su içmenin yanı sıra; günde 2-3 fincan bitki çayı (mate, kiraz sapı, yeşil çay gibi) da tüketebilirsiniz. Bununla birlikte, her ana öğünde bol yeşillik içeren ve limon suyu ilave edilmiş salata tüketmelisiniz. Vücudunuzdaki fazla ödem, bir hastalığın habercisi de olabilir. Tansiyon, tiroid, böbrek, kalp-damar ve karaciğer ile ilgili sağlık sorunlarında, vücudunuzda oluşan ödem artışı hızlanır. Bu durumu mutlaka doktor ve diyetisyeninizle birlikte takip etmeli ve sağlık durumunuza uygun olan bir beslenme programı uygulamalısınız. Hamilelik döneminde de genellikle vücuttaki ödem artar. Bu dönemde yüksek miktarda tuz içeren turşu, peynir, galeta-kraker ve ayran gibi besinleri fazla tüketmek ödem artışını hızlandırır. Hamilelik dönemini sağlıklı bir şekilde tamamlamak ve bebeğin gelişimi için, günlük tükettiğiniz su miktarını mutlaka artırarak en az 10 bardak su içmelisiniz. Hamilelik dönemindeki ödem artışı, aynı zamanda kan pıhtılaşma problemi veya preeklemsi gibi sağlık sorunlarının bir belirtisi olarak ortaya çıkabilir. El ve ayaklarınızda fazla ödem olduğunu hissederseniz, kadın doğum uzmanınıza ve diyetisyeninize danışmalısınız.

Bitkisel Ödem Tedavisi

Maydanoz çayı: İdrar söktürücü etkisi nedeniyle diyet listelerinde sık sık adı geçen maydanoz çayı aynı zamanda, antioksidan etkisiyle vücudu temizler ve kolesterolü düşürücü etkisi vardır. 1 bardak maydanoz çayını 2 çay kaşığı kurutulmuş maydanoz veya 4-5 sap taze maydanoz yapraklarından hazırlayabilirsiniz. Taze maydanoz kullanacaksanız demlenme süresini biraz daha uzun tutun. Maydanoz çayı sayfasında daha fazla bilgi bulabilirsiniz.

Karahindiba çayı: Özellikle iltihaplı hastalıklarda iltihabı azaltmak için önerilen karahindiba çayı ödem sökücü etkisinin yanı sıra iyi bir antioksidandır ve yaşlanmanın ciltte görülen etkilerini geciktirmeye yardımcı olur. Kan şekerini dengeler, mide bulantısına iyi gelir ve harici olarak cilt yüzeyinde kullanıldığında egzama gibi hastalıkların tedavisine yardımcı olur.

Yaban mersini çayı: Hafif dereceli bir ödem söktürücü olan yaban mersini güçlü bir antioksidandır. Karaciğeri korur ve yaşa bağlı gelişen hafıza sorunlarına karşı beyni korumaya yardımcıdır. Yaban mersini çayının diğer faydaları ve nasıl demlendiği hakkında bilgileri yaban mersini çayı sayfasında bulabilirsiniz.

Ekinezya çayı: Maydanoz ve karahindiba çayına oranla idrar söktürücü etkisi daha azdır ancak özellikle bulaşıcı hastalıkların yaygın olduğu kış aylarında vücudu güçlendirerek hastalıklara karşı korur ve nezle, grip gibi hastalıkların daha kısa sürede iyileşmesine yardımcı olur. Bu çayın hazırlanışı, faydaları ve yan etkileri hakkında bilgilere ekinezya çayı sayfasında ulaşabilirsiniz.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp