menopozda ilaç kullanımı

Kadınlarda 40 yaşından itibaren başlaması beklenen cinsel olgunluk ve doğurganlık döneminin sona ermekte olduğunu gösteren normal ve doğal bir geçiş sürecidir.Menopoz döneminde kadın cinsiyet hormonlarının azalmasına bağlı olarak ateş basması, sinirlilik, huzursuzluk, depresyon, uyku şikayetleri, kalp çarpıntısı, kilo alma ve kalp rahatsızlıkları görülebilir.

Menopoz döneminde görülen şikayetler bitkisel ilaçlarla tedavi edilebilmektedir. Bitkisel ilaçların istenmeyen etkilerinin olmayışı ve uzun süreli tedaviye uygun olması tercih nedeni olmaktadır.Menopozda kullanılan bitkisel ilaçlar hormon değildir, hormonların çalışmasını düzenleyen mekanizmalara etki ederek, hormonların dengede olmasını sağlamaktadır.

Tedavi: Menopoz döneminde görülen ruhsal şikayetlerde binbirdelikotu (Sarı kantaron), diğer şikayetlerde ise karayılan kökü kullanılmaktadır. Bu iki bitkisel ilaç birlikte kullanılmalıdır.

Menopoz başlangıcında hafif sinirlilik hali görülüyorsa binbirdelik otu yerine kediotu kökü veya şerbetçiotu çiçeği ( İlgili yazılara bakınız) kullanılabilir, şikayetler ağırlaşma eğilimi gösteriyorsa binbirdelikotu kullanılmaya başlanır.Karayılan kökü 6 ay kullanıldıktan sonra hekim muayenesinden sonra gerekiyorsa süre hekim izniyle uzatılabilir.Çörekotu hormon dengelerini sağlayarak tedavide önemli bir destek sağlar.

Menopoz dönemine girmeden önce sürekli olarak çörekotu yenmeye başlanırsa, menopoz dönemi uzun yıllara dağıtılarak hafif şikayetlerle geçirilebilir. Menopozda uygulanan ve ciddi yan etkileri olan hormon tedavisine çörekotu kullanımında ihtiyaç duyulmayabilir. Çörekotunun etkisinden emin olmak için yeterli safra salgısının olması gerekir, hazımsızlıkta kullanılan safra salgısını artıran bitkiler bu ihtiyacı karşılar.

Dahilen Kullanılan Bitkisel İlaçlar:

Binbirdelikotu ( Sarı kantaron): İnce kıyılmış 1 çay kaşığı ot fincana konur, üzerine 150 ml kaynar su ilave edilir, fincanın ağzı kapalı olarak 10 dakika demlenir, süzülerek içilir. Çayı taze hazırlanarak ihtiyaca göre günde 2-3 defa içilebilir. Kullanım süresince güneş banyosu yapılmaması ve fazla miktarda ultraviole ışını alınmaması gerekir.

Karayılan otu kökü: İnce kıyılmış 1 çay kaşığı kök fincana konur, üzerine 150 ml kaynar su ilave edilir, 10 dakika demlenir, süzülerek içilir. Çayı taze hazırlanarak günde 2-3 defa içilebilir. Hazır ilaç şeklinde de bulunmaktadır.

Çörekotu: Günde 15 gr çörekotu 2 veya 3 defada öğütülerek bekletmeden aç karnına yenir. Öğütülmüş çörekotu 2 yemek kaşığı çorba ile veya rendelenmiş elma ile karıştırılarak yenebilir. Şeker hastası olmayanlar, pratik olması açısından 1 haftalık çörekotu kullanım miktarını öğütüp bekletmeden tahin ve pekmeze ( 100 gr çörekotu, 150 gr pekmez, 250 gr tahin) karıştırıp aç karnına 1 yemek kaşığı karışımdan yiyebilirler.

Tedaviye en az 2 yıl devam edilir, sürekli olarak kullanılması tercih edilmelidir, sarımsakla birlikte yendiğinde bağışıklık sistemini dengeleyerek iltihaplanmanın oluşmasını da önler. Sarımsak her defasında 1 diş ( 1 gr) olmak üzere günde 3-4 diş yenir, uygulamaya 2-3 ay devam edilir. Sarımsak havanda dövüldükten sonra, havanda 4-5 dakika bekletilir, yemeğe veya yoğurda katılarak ana öğünlerde yenir. Not: Hazır öğütülmüş olarak satılan çörekotu kesinlikle yenmemelidir, çok zararlıdır.