kolesterol tedavisi bitkisel çözüm

Kolesterol Yüksekliği Belirtileri

Basitçe özetlemek gerekirse, iyi (HDL) ve kötü (LDL) olarak 2 ana kolesterol tipi bulunmaktadır.

İyi kolesterol, kötü kolesterol seviyesinin düşürülmesine ve damarlardaki plak tabakalarının temizlenmesine yardımcı olurken, kötü kolesterol damar tıkanıklığına, kalp hastalıklarına ve kan dolaşımı sorunlarına yol açar.

Yüksek kolesterolü, sağlık açısından bu kadar tehlikeli yapan şey genellikle kötü kolesterolü yüksek olan kişilerde herhangi bir belirti görülmemesidir.

Yani, uzun yıllar yüksek kolesterol seviyeleriyle yaşasanız dahi damar veya kalple ilgili bir sorun yaşanmadıkça kolesterol seviyenizin normalden yüksek olduğunu fark etmeyebilirsiniz. Eğer bu dönemde kolesterol ölçümü yaptırmadıysanız kolesterol damarlarda birikmeye başlamış olabilir.

Yüksek kolesterol sizi hasta yapmaz, günlük yaşantınızı etkilemez, belirtisi yok denebilecek kadar azdır ve genellikle rutin kontroller sırasında yapılan testlerle belirlenebilmektedir.

Nadir olmakla birlikte yüksek kolesterolü bulunan bazı kişilerde, cilt tabakasında biriken kolesterol göz çevresiyle el ve ayaklarda kabarıklıklara yol açabilir. Bu kabarıklıklar yağ bezesine benzer şekillerde görülebilir.

Kolesterol Neden Yükselir?

Kolesterol vücudumuz tarafından (karaciğer) üretilebildiği için gıdalardan aldığımız kolesterol genel olarak kolesterol fazlası olarak kabul edilebilir.

Omega 3 ve omega 6 gibi esansiyel yağ asitleri içeren gıdalar (badem, keten tohumu, balık, fındık…) sağlıklı yağ ve iyi kolesterol kaynakları arasında gösterilirken, doymuş yağ oranı yüksek gıdalar (margarin, tereyağ, yağlı peynir, tam yağlı süt…), trans yağ içeren gıdalar (kızarmış patates, krakerler, kızartma yemekler, hazır kurabiye, fast-food…) yüksek kolesterol tetikleyicileri arasındadır.

Yani sık sık hazır gıda tüketiyorsanız, paketlenmiş gıdalara (atıştırmalıklar) merakınız varsa ve genel olarak hayvansal gıdalarla besleniyorsanız büyük ihtimalle yüksek kolesterol sorunu yaşayacaksınız demektir.

Fiziksel olarak aktif olmamak, spordan uzak durmak ve aşırı kilolu olmak yüksek kolesterolün diğer nedenleri arasında sayılmaktadır. Tabii her fazla kilosu bulunan insanın kolesterol seviyesi yüksek olacak diye bir genelleme yapmak doğru olmaz ancak, fazla kilosu bulunanların çoğunda yüksek kolesterol görülmektedir.

Yaş aldıkça kolesterol seviyesi de artmaya başlar. Bu nedenle uzmanlar, 20 yaşından sonra her 5 senede bir, 40 yaşından sonra her 1-2 senede bir kolesterol ölçümü yaptırılmasını öneriyor.

Eğer yüksek kolesterolünüz varsa ve bunu beslenme ile kontrol altında tutmaya çalışıyorsanız, hangi yaşta olduğunuza bağlı olmadan, her yıl kolesterol ölçümü yaptırmanız gerekiyor. Kolesterol ilacı kullanıyorsanız doktorunuz büyük ihtimalle her 6 ayda bir kolesterol ölçümü isteyecektir.

Düzenli olarak egzersiz yapmanıza ve ideal kilonuzda olmanıza rağmen kolesterolünüz yüksek çıktıysa bunun nedeni aile bireylerinizden birinin kolesterolünün yüksek olması olabilir.

Yüksek kolesterol genetikle yakından ilgilidir ve kalıtımsal olarak diğer aile bireylerine miras kalabilir.

Son olarak, hipotiroid, şeker hastalığı, böbrek ve karaciğer hastalıkları gibi bazı hastalıkların kolesterolü yükselttiği bilinmektedir.

Kolesterol Nasıl Düşürülür

İki dilim beyaz sandviç ekmeği arasına güzelce yerleştirilmiş köfteler. Patates kızartması, kola ve tatlı olarak da çikolatalı dondurma! Bunun gibi lezzetli yiyecekler, kısa süre için kendinizi iyi hissetmemizi sağlar. Ancak bunları sık yemek, tansiyonunu ve kolesterol seviyesini yükseltebiliyor. Uzmanlar, kolesterolü ve kan basıncını düşürmenin, kalp hastalığına yakalanma riskini de önemli oranda azalttığını söylüyor.

Abur cuburdan uzak durun
Jill Fullerton-Smith, ‘Gıdalar Hakkındaki Gerçekler‘ adlı kitabında, ilaç kullanmadan da kolesterol ve kan basıncının azaltılabileceğini savunuyor: “Bilim insanlarına göre, tek yapmanız gereken abur cubura ve şekerli atıştırmalıklara hayır demek ve en eski atalarımızın beslendiği gibi beslenmek. Eski atalarımız, et ve balık tüketirlerdi.

Yedikleri kırmızı et yağsızdı, enerji ve protein yüklüydü. Beslenmelerinin büyük kısmı yapraklı sebzelerden, genç özlü filizlerden, muhtelif meyve, tohum ve yemişlerden oluşuyordu. İlk insanların beslenmesi kolesterol seviyesini düşük tuttuğu bilinen lif yönünden zengindi. Besinleri, abur cuburda bolca bulunan ‘trans yağlar’ yerine, daha sağlıklı olan doymamış yağlar yönünden zengindi.”

ATALARIMIZ GiBi BESLENiN
Gönüllülerin diyetini denemek isterseniz, beslenmenizde aşağıda sıralanan değişiklikleri yapmayı düşünün:
1. Her renkten meyve ve sebze tüketin: Günde en az beş porsiyon taze, donmuş ya da konserve meyve sebze yiyin veya kurutulmuş meyveleri de tercih edin.
2. Doymuş yağ tüketiminizi azaltın: Yağlı et ve sosis gibi et ürünleri, sert peynir ve tam yağlı süt ürünleri tüketiminizi azaltın. Bunların yerine yağlı balıkları, yağsız etleri, tuzlanmamış yemişleri ve makul oranda az yağlı süt ürünlerini geçirin.
3. Zeytinyağı ve kolza yağı gibi, doymamış yağlardan yana zengin yağları seçin.
4. Tam undan ekmek ve makarna, kahverengi pirinç ve tam tahıllı kahvaltı gevrekleri gibi, rafine edilmemiş karbonhidratları seçin.
5. Tuzu azaltın: Pişirirken ve sofrada tuz eklemekten kaçının. Tat vermek için aromatik otlar, limon suyu ve sarımsak kullanın. Pastırma, peynir, cips, tütsülenmiş balık gibi, çok tuzlu yiyeceklerden uzak durun.

Bir evrim diyeti alışveriş listesinde olması gereken üç gıda grubu:
1- Meyve ve sebzeler
2- Kabuklu yemişler: Tuzsuz kaju, yer fıstığı, ceviz, fındık
3- Balık: Taze uskumru, taze alabalık, taze dil balığı.

EVRiM DiYETi NASIL SONUÇLANDI?
Jill Fullerton-Smith, kitabında ‘10 günde ilaç vermeden insanların kolesterol ve kan basıncını düşürmek’ gibi zor bir hedefe nasıl ulaştıklarını şöyle anlatıyor: “Profösör Jenkins’in ‘Ape Diyeti’ni alıp uyarladık, buna ‘Evrim Diyeti’ adını taktık. Deneyin ilk kısmında diyet sadece çiğ meyve, sebze ve kabuklu yemişlerden oluşuyordu. Her denek her gün yaklaşık 5.5 kg gıda tüketti. İlk insanların bu şekilde beslendiğini düşünüyoruz. İkinci kısımda gönüllülerin iki günde bir pişmiş balık yemesine izin verildi. Kısacası diyet, tuz ve doymuş yağ yönünden fakir, lif yönünden zengindi. Diyet boyunca alkole izin verilmedi. Sonuç mu? Sadece 10 günde gönüllülerimizin kolesterolü yaklaşık dörtte bir ve kan basınçları da yaklaşık yüzde 10 oranında azaldı. Peki, 10 gün uzak atalarımız gibi beslenmenin etkisi neydi? Gönüllülerimizin her biri deney sonucu kolesterol seviyelerinin ve kan basınçlarının da önemli oranda düştüğünü söyledi. Bu diyet bir kilo verme diyeti olarak tasarlanmadıysa da deney sırasında katılımcıların her biri ortalama 4.4 kilo verdi. Önemli bir nokta da her birinin bel bölgesinin ortalama 5.5 cm incelmesiydi.

HER GÜN 18 GRAM LİF
Bağırsağınızda yaklaşık 100 milyon bakteri bulunur. İyi bakterileri sağlıklı ve mutlu tutmak ve ‘kötülere’ sayıca üstün gelmelerini sağlamak sizin göreviniz. Bunun için
daha fazla lif yemelisiniz.
Lifler, bağırsak floranızı
güçlü tutar. Zengin
çözülebilir lif kaynakları arasında yulaf, yemişler, bezelye ve baklagiller ile
elma ve mavi yaban mersini gibi yumuşak meyveler
yer alır. Zengin çözülemeyen lif kaynakları tam tahıllı gıdalar, kuskus, havuç, salatalık ve kepektir. Çoğu meyve ve sebze aslında iki tip lifi de içerir.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp