Kolera Hastalığının Bulaşma Ve Yayılması

Kolera Hastalığının Bulaşma Ve Yayılması : Kolera hastalığı sadece insanlarda olur. Bu hastalığı yapan mikroplar koleralı kimselerin barsaklannda yaşar, çoğalır, dışkı ve kusmukları ile dışarı çıkar, sağlamlar kolera mikrobunu ağız yolu ile alırlar. Hastalık yapabilmesi için mikrobun bağırsağa ulaşması ve onun iç yüzünü örten dokuya yerleşmesi gerekir. Bu ise, çok az da olsa, hastanın dışkı ve kusmuğununsağlamların ağzından girmesi demektir; gerçek te budur. Şekil : 1 Kolera mikropların mikroskopta görünüşü.Kolera’ya yakalananlar, ilk belirtilerden önce başlamak üzere, hastalık boyunca mikrop çıkarırlar. İyiliğe girişen birkaç hafta sonrasına kadar dışkılarında kolera mikrobu bulunabilir. O halde akıllıca davranış, sadece görebildiklerimizi değil, aynı zamanda göremediğimiz tehlikeleri bulup yok etmektir. Bir yerde bulaşıcı bağırsak hastalıklarına yakalananlar ve solucanlı kimseler varsa dışkı ve her çeşit pisliğin ağız yolu ile girmesini sağlayan çeşitli olay ve nedenlerde var demektir.

Bu gibi yerlere bir tek koleralının girmesi, hastalığın hızla yayılıp büyük salgınlar yapmasına yeter.Kolera mikrobunun ağızdan en önemli aracılardan biri sudur. Bu mikrop sularda birkaç hafta yaşar; suyun özelliğine göre daha fazla da canlı kalabilir. Yurdumuzun çoğu köy ve kasabalarında ark, çay, dere e benzeri akar sular içlip kullanılmaktadır. Bazı köylerde göllerden faydalanılır. Genel olarak bu suların lâğım ya da hela akıntılarıyla kirletildiklerini görü- rürüz. En azından, insan ve hayvanların bu sulara girdiklerinibiliriz. Çoğu kimseler buralarda yıkanır ve kirli çamaşırlarını yıkarlar. Pek çok köy kasaba ve şehir su yolları bozuktur. Kuyular sağlık şartlarına uygun değildir. Bu gibi pınar, kaynak, kuyu ve benzeri sulara çevrelerindeki lâğım, helâ, toprak üstü ve altı diğer pis akıntıların sızıntıları karışmaktadır. Şekil : 2 Yurdumuzun gerçekleri olarak bütün bunların önemle gözö- nünde bulundurulması şarttır, Her nerede bu gibi kirli sular içilip kullanılıyorsa, orası Kolera tehlikesi altındadır. Günün birinde buralara giren kolerayı bir hastanın dışkısı ve kusmuğu bu sulara karışırsa, mikrop herkese kolayca geçebilir.

Köy, kasaba ve şehirlerde, pek çok insanların birlikte hastalanıp ölmeleriyle kendini gösteren, salgınlar başlar.Geçmişte birçok ülkelerdeki büyük salgınlar, koleralı hasta dışkı ve kusmuklarının karıştığı, suların içilip kullanılmasından ileri gelmiştir. Hatta kolera’lı hasta çamaşırlarının yıkandığı sular yüzünden çıkan salgınlar bilinmektedir.Kolera mikrobunun ağıza ulaşmasını kolaylaştıran bir diğer aracı ellerimizdir. Hastaların dışkı ve kusmukları ile kirlenmişörtü, çamaşır, kap, kacak vc benzeri her çeşit eşyaya değmekle mikroplar ele, parmak ve tırnak aralıklarına bulaşır. Tırnaklı ve sabunla iyice yıkanmamış bu gibi kirli ellerle kolera mikrobu ağıza taşınır. Bu kimselerin hem kendileri ve hem de bunların elledikleri yemek, sebze, meyva ve benzeri şeyleri yiyip içen başkaları kolera’ya yakalanabilirler. Kolera’yı hafif va da belirsiz geçirenlerin çamaşırları, kullandıkları kaplar, değdikleri her çeşit eşya, yiyecek ve içecekler kolera mikrobunu taşırlar. Aslında bu durumdaki insanların kolera’yı bulaştırıp yaydığını ne kendileri ve ne de çevresindekiler bilir. Bu nedenledir ki, hastalığı yayma bakımından, bilinen koleralılardan çok daha tehlikelidirler.Kolera mikrobunun ağızdan girişini sağlayan önemli bir aracı da yiyeceklerdir.

En tehlikelileri çiğ yenen marul, hıyar, domates, havuç turp ve benzeri sebzelerle meyvalardır. Bostan ve sebze bahçelerinin lağım akıntıları ile sulanması, insan dışkısının gübre olarak kulanılmasım bunlara mikropların bulaşmasını sağlar. Kolera mikropları sebzeler üzerinde haftalarca yaşıyabilir. Pazar ve dükkânlarda sebzelerin pis sularla yıkanması, karasineklerin dışkılardan kalkarak sebzelere konması ile de mikrobun bulaştığını unutmamalıdır. Gazoz, limonata gibi içeceklerin kirli sulardan yapılması, bu veya süt ve benzeri diğer içeceklerin elle ve karasineklerle kirletilmesi tehlikeye yol açar. Bütün bu gibi yiyecek ve içecekler koleranın bulaşması için yeter bir sebeptir.Lağım sularının aktığı deniz kıyılarında tutulan balıklar vc toplanan midyeler kolera bakımından çok tehlikelidirler. Bunlarda kolera mikrobunun çoğaldığı söylenir. Gerek değmekle kirlenen ellerin ağıza götürülmesi ve gerekse iyi pişirilmeden yenmeleri hastalığa yol açabilir. Ayni şekilde kirlenen dere ve nehirlerin balıkları da tehlikelidirler.Koleralı hastaların dışkı ve kusmukları ile kirlenen çamaşır ve elbiseler mikropludur. Hele katlı olarak rutubetli yerlerde bırakılmışlarsa kolera mikrobu uzun zaman canlı kalabilir. Bu eşyaları kullanan veya elleyen kimseler yukarıda açıklandığı gibi ağızdan mikrobu alabilrler.

Kolera mikrobunun yayılıp bulaşmasına yol açan en önemli araçlardan biri de karasineklerdir. Havaların ısınması ile meydana çıkarlar. Dışkı, gübre, sebze artıkları ve çeşitli pislik ve çöplere yumurtalarını bırakırlar. Temizlik ve çevre sağlığı şartlarına uyulmıyan yerlerde sür’atle çoğalırlar. Her türlü pisliğe konduklarından, başta hazım yolu hastalıkları olmak üzere, birçok hastalıklar karasineklerle bulaşabilir. Gövde ve ayaklarma yapışan dışkı ve kusmuk parçacıklarındaki kolera mikroplarını her çeşit yiyecek ve içeceklere taşırlar. Koleralı ülkelerde incelenen karasineklerin kolera mikrobunu taşıdıkları ispatlanmıştır. Genel olarak buralarda koleranın artışı, karasineklerin artışı ile atbaşı gider. Yani hastalığın çoğalmasında karasineklerin önemli payı vardır. Yurdumuzda tifo, paratifo, dizanteri gibi çeşitli hastalıkların ve hatta bağırsak solucanlarının karasineklerle de bulaştığını biliyoruz. Karasineklerin çok görüldüğü aylarda bir yere kolera girerse hastalık kolayca ve hızla yayılır.

Ülkemizin hemen her yerinin önemli bir karasinek derdi olduğu da unutulmamalıdırCenazelerin hastaneler dışında rastgele yıkanması, mikroplu suların etrafa yayılmasına sebep olur. Bu suların gerek diğer sulara karışması ve gerekse karasinekler yüzünden koleraya tutulanlar çoğalır ve salgınlar olabilir.Kısaca : Sağlık ve temizlik şartlarına uymıyan, ya da umur- samıyan bir topluma kolera girerse, kısa zamanda pek çok kimse bu hastalığa yakalanır. Salgın dediğimiz bu olay yüzünden pek çok insan boşu boşuna ölmüş olur. Yukarıdaki gerçekleri bilir ve önceden hazırlıklı olursak bu felâketi önleyebiliriz.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp