Gırtlak Difterisini Taklit Eden Hastalıklar (krup'u Andıran Hastalıklar)

Gırtlak Difterisini Taklit Eden Hastalıklar (krup'u Andıran Hastalıklar) : a) Larinks’te yabancı cisim: Sıkıntı hali, ağrı, boğulurca- sma öksürük, ses kısıklığı, Stridor (sesli nefes alma), morarma (Siyanoz) yaparak Krup’u taklit eder. Bu bulguların sapasağlam bir çocukta anîden oluşu, ilk anda nefes yoluna kaçan yabancı bir cisim düşündürmelidir. Gerçek teşhis (Laringoskopi ile korunur.

b) Larenjit: Çocuklarda sık görülen bir hastalıktır. Umumiyetle üst nefes yolları hastalıkları ile beraberdir. Yani Kızamık, Grip gibi hastalıkların gidişinde görülür veya bademciklerin iltihabı ile beraber seyreder. Difteri mikrobundan başka Larenjit yapan mikroplar Hemofilüs İnflüenza B ve Viriis ler- dir. Bunların yanı sıra Pnömokok, Streptokok, Stafilokok’lar rol oynar.Hastalık belirtilen : Yüksek ateş, havlar gibi öksürük, seste çatallaşma, sesli nefes alma (Stridcrr), ağır vak’alarda Tiraj, morarmadır.Difteri laırenjit’i yani Krup’la arasındaki fark: Difteride başlangıç sinsi ve ateş azdır. Bunda anîdir ve ateş yüksektir. Difteride renk soluk ve çocuk bitkindir. Larenjitte renk kırmızı ve çocuk hareketlidir.

Ayrıca; Stridor kuvvetli olmasına rağmen ayni nefes alma, çok sesli olmasına rağmen ses telleri serbest olduğundan ses fazla bozulmaz. Yani ses kısıklığı yoktur. Halbuki Difteride ses çok bozulur. İleri derecede ses kısıklığı vardır.

c) Yalancı Krup = Psödokıup: Bünye itibariyle müsait (Diyatezik biinye), oynak sinir sistemine sahip hırçın çocuklarda meydana gelen Larenjit şeklidir. Hastalığın başlangıcı ve gidişi çok korkutucu olmakla beraber sonuç iyidir. Gündüz çocuk tamamen sıhhatlidir. Belki ehemmiyet verilmeyecek derecede hafif bir nezlesi olabilir. Fakat çocuk gece uyurken havlar gibi öksürükle uyanır. Şiddetli bir «sesli nefes alma» vardır. Ses kısık olmakla beraber hiç bir zaman ses tam olarak kaybolmaz. Kuvvetli bir Tiraj (Kaburga aralıklarının içeri çekilişi) mevcuttur. Çocuk nefes almak için âdeta boğazını elleriyle tutarak kendine yardım etmek ister. Ateş orta derecededir (38 - 39,5 arası.) Renk kırmızıdır. Nabız sür’atlidir. Bu haldeki çocuğun çevresinin gösterdiği telâş, çocuğu daha ziyade heyecanlandırarak hastalık tablosunu ağırlaştırır. Bu tablo gittikçe azalmak suretiyle üç gece devam edebilir. Anî başlaması, ateşin yüksek oluşu, bilhassa boğaz veya gırtlakta yalancı zar olmaması gerçek Grııp’tan ayırır.

Yalancı Krup’ta Tedavi: Boğaza sıcak kompresler (Keten tohumu lâpası, sıcak su torbası v.s.) tatbik edilir ve soğudukça değiştirilir. Oda rütubetli olmalıdır. (Odada su kaynatılır.) Kaynayan su içerisine Ökaliptol, Gomenol gibi uçucu, yağlı esanslar konur. Çocuğa sıcak içecekler, teskin için Lüminal, Kodein gibi ilâçlar verilir. Ayrıca Antibiotik, Sülfamit ve Kalsiyum tatbik edilir. Ağır vak’alarda Kortizon kullanılır.

Glottis Ödemi: Larenks civarındaki hastalıkların yaptığışişlik veya Larenksin fizikî ve kimyevî maddelerle tahrişi (muharriş gazlar, sıcak buharlar) veya umumî şişlik yapan hastalıklar (Nefrit, Nefroz, Serum Hastalığı) ile asabı ve allerjik şişliklerde (Anjiyö Nörotik Ödem), Glotis kapanarak çocuğun iyi nefes almamasına sebep oluyor ve Krup’la karışır.

Tedavisi: Kalsiym, antiallerjik ilâçlar, Kortizon tatbik edilir. Bazen Trakeotomi yani gırtlağın delinmesi icap eder.

Burun Difterisi: Difterinin bu şekli, hafif seyreder. Bazen 37 - 37,5 derece bir ateş olabilir. Başlıca belirti bir veya iki taraflı burun akıntısıdır. Bu akıntı ilk hafta suludur. Üstünde kan çizgileri bulunur. Hastalık eskidikçe ifraz koyulaşır. Cerahatli ve kanlı olur. Hastalık burun kanamalarına da sebep olabilir. Burun içerisine bakılırsa yalancı zarı görmek mümkündür. Daima akan burun ifrazı, çocuğun üst dudağını tahriş eder. Burun Difterisinde Toksin kana pek karışmadığından böbrek üstü bezi ve kalp adelesi yetmezliği olmaz. Sinir felçleri meydana gelmez. Fakat 2 yaşından küçük çocuklarda hastalık Larenk’se atlayarak Krup’a. sebep olur. Diğer taraftan uzun müddet tedavisiz kalan burun difterisinde toksin iç kulağa tesir ederek sağırlık yapar. Teşhis, akıntıda Difteri mikrobunun görülmesi ile konulur.Solunum Dışı Mukoza Difterisi:

a) Kulak Difterisi: Nadirdir. Umumiyetle burunda veya boğazda bulunan Difteri mikrobunun östaki borusu vasıta- siyle orta kulağa intikalinden olur. Hastalık ateş ve kulak ağrısı ile başlar. Kulak zarı kendiliğinden delinerek cerahatli bir akıntı yapar. Akıntıdan yapılan kültürde Difteri mikrobu görülür.

b) Göz Difterisi: Ekseriya burun ve boğaz Difterisinde, ele veya havluya bulaşan mikrobun kaşıma veya yüz silme neticesi göze kaçması suretiyle olur. Göz içerisinde ve göz kapaklarında yalancı zar teşekkül eder. Vaktinde tedavi edilmezse sonuç kötüdür.

c) Vajen Difterisi: Temizliğe riayet edilmeyen burun, boğaz Difterisinde yıkama veya silme neticesi mikrobun buraya yerleşmesi sonucu olur. Cerahatli bir akıntı yapar. Yalancı zar vardır. Tedavi edilmezse toksik belirtiler verir.

Yara Difterisi: Yara üzerinde Difteri mikrobunun gelip yerleşmesiyle meydana gelir. Böyle yaralar şifa bulmaz. Yara üzerinde kirli sarı bir cerahat tabakası vardır, pis kokar. Göbek ve sünnet yaralarında da olabileceğini unutmamak lâzımdır.

Difteri Felçleri : Hastalığın üçüncü dönemini teşkil eder. 3 ilâ 7 hafta içerisinde meydana gelir. Genellikle, hareket yaptıran sinirleri tutar. En çok yumuşak damak, göz, kalp, yutak, Larenks, Diyafragm, kol ve bacaklarda görülür. Şiddeti muhteliftir. Sebebi toksindir. Felçler daima iki taraflıdır. Bazan tek tarafta az, diğer tarafta fazla olabilir.

Yumuşak Damak (Palatum Molle) Felci: 14 - 21 inci günler arası çıkar. Yumuşak damak hareketsizdir. Hastanın ağzı açtırılıp (A) söyletildiğinde, yumuşak damağın yukarı kalkmadığı görülür. Konuşma burundadır. Yani hımhımlık vardır. Çocuğun içtiği içkiler burundan gelir.Göz Felci: Beşinci haftada başlar. Umumiyetle Akomo- dasyon felci şeklindedir. Yani göz merceği, uzağı - yakını ayar- layamaz. Bu bakımdan bulanık görmeden şikâyet edilir. Göz kapağı felci nadirdir. Eğer olursa, göz kapağı düşer.Kalp, yutak, larenks ve diyafragn felçleri 7 hafta içerisinde çıkar ve ölüme sebep olurlar. Kalpte ilk belirti, kalbin fazla atmasıdır. (Taşikardi). Böyle bir hastanın anî hareket yapması, meselâ yatağından anî kalkması, ölüme sebep olabilir.

Tedavi: Difterinin özel ve gerçek tedavisi, Difteri Serumu iledir (Difteri Antitoksik Serumu). Difteri toksini sür’atle hücre ile birleştiğinden ve Difteri serumu hücre ile birleşen toksine hiç bir tesir yapamadığından tedaviye erken başlan-malıdır. Serum tedavisinin erken başlanmasında dakikanın bile önemi vardır.Difteri tedavisinde yapılacak serum miktarı, hastanın kilosu veya yaşı ile ilgili değildir. Hastanın genel durumu, yalancı zarların genişlik ve kalınlığı ile alâkalıdır.Hafif vak’alarda 10.000 - 20.000 ünite.Orta şiddetli vak’alarda 25.000-40.000 ünite.Ağır vak’alarda 60.000 - 150.000 ünite serum yapılır. Gerekirse bu üniteler tekrarlanır.Difteri şüphesi olan herhangi bir vak’ada lâboratuar muayenesinin sonucunu beklemeden derhal serum tedavisine başlanmalıdır. Bununla beraber damara her gün 50 cc. Hiperto- nik serum glikoze yapılır.Hastanın 4 hafta tam istirahat etmesi şarttır. Hattâ tuvalete gitmesi bile men edilir.

Sık sık Elektro - Kardiyogram çekilerek kalp durumu kontrol edilmelidir.Difteri tedavisinde serum ile birlikte muhakkak surette yapılması gereken ilâçların en başında böbrek üstü bezi hormonları gelir. (Kortizon.) Çünkü toksin en çok böbrek üstü bezine zarar verdiğinden bu eksikliği gidermek için bu hormonların yapılması elzemdir. Diğer taraftan kalp atım ve teneffüs merkezinin kuvvetlendirici Coramin, Pentazol gibi ilâçlar tatbik edilir. Yalnız Dijital’den kaçınmalıdır. Ancak ağır kalp yetmezliği hallerinde, dikkatli olarak kullanılması hayat kurtarabilir.Penisilin, Difteri mikrobuna müessirdir. Bu bakımdan yüksek doz Penisillin yapılır. (Oreomisin, Kloramjenikol ve Terramisin de tesirlidir.)Krup vak’alarında boğulma tehlikesi varsa Trakeotomi yapılır. vYardımcı teneffüs adeleleri (Diyafragm, kaburgalar arası adeleleri) felci varsa, hasta çelikciğere konulur.Korunma: Hasta ve portörler, hastalığın etrafa yayılmasına sebep olurlar. Difteri ile savaşta üç mühim nokta vardır :

1 — Hastaların tecridi ve tedavisi (Boğazdan alman maddede mikrop 3 defa menfi çıkarana kadar genellikle 6 hafta,)

2 — Portörlerin tesbiti ve tedavisi,

3 — Difteriye hassas kişileri aşılama.

Umumiyetle çocukların ¡% 1 - 2 si portördür. Portörler 2 - 3 gün, günde 1000 -1500 ünite Difteri serumu ile birlikte 800.000 -1.000.000 ünite Penisilin yapılarak tedavi edilir. Gerekiyorsa bademcikler ve burun arkası eti alınmalıdır. Yalnız ameliyattan önce muhakkak surette Difteri serumu yapılmalıdır.Difteriye hassasiyet, Şik (Schick) testi ile anlaşılır. Yani bir kimsenin Difteriye bağışık olup olmadığı Şik testi ile tes- bit edilir.Şik Testi (Schick): Mikrop etsuyunda üretildikten sonra bu sıvının süzüntüsünden (filtresinden) 0,2 cc. deri içerisine zerkedilir. Zerk yerinde hiç bir reaksiyon görülmezse test menfidir. Yani şahıs Difteriye karşı muaftır, bağışıklığı vardır. Eğer şahıs bağışık değilse 24 saat sonra zerk yerinde kızarma olur. 48 saat içerisinde kızarma genişler. Bu kızarıklığın ortası koyu, kenarları açıktır.

Çapı 10 - 30 mm. dir. Zerk yeri hafif şişer. Bu reaksiyon 4 - 5 gün şiddetini arttırarak devam eder. Bundan sonra kızarıklık solar, yeri kepeklenir.Şik testi için özel olarak Refik Saydam Hıfzısıhha Enstitüsünde hazırlanmış Difteri toksini vardır.Difteri Aşısı: 3 hafta veya bir ay ara ile üç defa bir santimetre küp olmak üzere cilt altına yapılır. Bağışıklık, ilk zerkten 14 gün sonra teşekkül etmeye başlar.Difteri aşısı, bazen ehemmiyetsiz reaksiyonlar verir.Çocuk iki aylık olunca aşılanmalıdır. Difteri - Boğmaca - Tetanos karma aşısı şeklinde yapılırsa, çocuk üç hastalığa kar-şı bağışıklık kazanır. Bu aşı iki sene 1 santimetreküp olmak üzere bir defa tekrarlanır. Boğmacanın bağışıklığı böyle bir aşılanmadan sonra devam ettiğinden okul çağma kadar Difteri - Tifo - Tetanos karması şeklinde devam edilmelidir.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp