Diyabetin Etkileri

Diyabetin Etkileri

Glikozun karaciğer tarafından serbest bırakılarak kana karışması vevücuttaki hücreler tarafından alınıp, yakılarak karbondioksit vesuya dönüşmesi gerekir. Glikozun hibe dış zarından geçmesini insülin sağlar . İnsülin yoksa glikoz alınamaz ve kanda birikir. Etkiler çok farklıdır.

En belirgin ve en önemsiz etkileri; kanda aşırı glikoz bulunması (oldukça zararsızdır), idrara aşırı glikoz karışması ve glikozu atabilmek için idrar miktarındaki artıştır. idrarda artış, sürekli susamaya neden olur. Aşağıda belirtildiği gibi bu, şeker hastalığının belirtilerinden biridir.

Vücut kimyasına ikincil etkileri daha önemlidir. Glikoz Yakılamadığı için yerine yağ yakılır ve hasta, kilo kaybeder. Ancak yağ yakımı tamamlanamaz yani, sadece glikozun yakılması sırasında elde edilen ürünler, karbondioksit ve su, eldesi sağlanamaz. Glikoz Yakılmadığı için yağın yakılması yarıda kalır. Ara ürünler; keton birleşikleri (organik karbon bileşiklerinin oluşumları) zehirli olmaya yetecek kadar birikir. Bu da kan ve diğer dokularda yüksek asi de(hidrojen-iyon konsantrasyonuna) ve sonuçta, hastaya insülin Verilmezse öleceği koma haline neden olur. Yağ gibi protein deyakıt olarak tüketilir ve böylece kas ve diğer dokular da zayıflar.

Şeker hastalığının yıpratıcı bir diğer etkisi göz ve böbreklerdeki Kılcal damarlar üzerindedir. Bu organlar etkilere açıktır ve Kontrolsüz şekere maruz kalma, görme kusurlarına ve hatta körlüğe ve böbreklerde (kandaki atıkları süzen kılcal damar ağı, tüpler ve bağırsak dokusunu değişik derecelerde etkileyen, toksin esaslı)böbrek iltihaplanmasına neden olabilir. Kol ve bacaklardaki sinirler ürperme ve uyuşma ile diyabetik sinir iltihaplanmasından etkilenirler; bunun nedeni kan gitmemesi olabilir.

Diyabetikler anjina gibi komplikasyonları ile büyük atar damar hastalıklarına (yağlı dejenerasyon) karşı da duyarlıdırlar. Bunun nedeni de yağ kimyasının bozulması olabilir.

Bir diğer yaygın sorun, bakteriyel enfeksiyondur. Çıban çıkması sık görülür. Belirtiler.

• İdrarda artış

• Aşırı susama

• Düzenli beslenmeye rağmen kilo kaybı

• İdrarda şeker (glikoz) bulunması

• Gözdeki kılcal damarlarda bozulma

• Böbrek işlevsizliği

Nedenler

• Aşırı kilo

• Hareketsiz yaşam

• Aşırı tatlı ve yemek yemek

• Kalıtım

• Yağlı yiyecekler

• fiziki etkinlik eksikliği

Tedavi:

Banting ve Best, şeker hastalığının tedavi problemini çözen saf insülini 1921 yılında ayrıştırana kadar, insanlar genç yaşta ölürdü, Ancak insülin iyileştirmez ve hastanın, hayatının geri kalanında her gün, insülin enjekte etmesi gerekir. Bir doz insülin almak, bir bardak suyun, susuzluğu geçirmesinden daha kalıcı bir tedavi değildir ama yine de etkisi sürerken hasta her anlamda sağlıklıdır.

İnsülinden sonra tolbutamid, fenorformin vb. gibi bir çok sentetikleri yapılmıştır fakat, etkileri geçiciydi ve yan etkileri vardı.Bu yüzden bitkiler denendi ve şeker hastalığının kontrolünde yararlı ve düşük maliyetli oldukları, hiçbir yan etkilerinin olmadığında bulundu.

Genel tedavi aşağıdaki hususlara dayanır:

• Şeker, yağ ve nişastalı besinler yenilmemelidir.

• Beslenme alışkanlığı idrar tahlilinden sonra, yeniden Düzenlenmelidir (normal kan şekeri seviyesi 100 cc. Kanda 80-120 mg.)

• Kilo fazlası varsa kademeli olarak kilo verilmelidir.

• Diyabet ilaçları düzenli olarak kullanılmalıdır.

ipuçları:

• Uzun sabah yürüyüşleri şarttır.

• Şeker hastalarında iyileşme yavaş olduğu için Yaralanmamaya özen gösterilmelidir.

• Sağlıklı taneli besinler alınmalıdır: Bakliyat vb.

• Kısa aralıklarla hafif yemekler yenmelidir.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp